Ağıt
oğul sana söyle nasıl kıydılar?
yüreğime ateşleri koydular
kim çıkardı yıkılası töreyi?
Kabil gibi kör şeytana uydular
bahar_ı ömrümü talanlar vurdu
şu yanık içimi bir yara sardı
dağlar hani benim kuzum nerdedir?
niye saklarsınız aç gözlü kurdu?
benim oğlum daha yirmi yaşında
kurşun izi kaldı yiğit döşünde
bir hazan sabahı yağmur yağarken
pusuya yattılar çeşme başında
kışlara rast geldi sarardı bağlar
ölenler öldüde düşmanmış sağlar
gözlerime damla damla yaş indi
benimle beraber ağlayın dağlar
|