Not: Buradaki tüm maddeler, doğruluğu araştırılarak hazırlanmış, bu konuda hassas olunmaya çalışılmıştır.
1. Başbakan Erdoğan bir Amerikan gazetesine yazdığı makalede Irak'a savaşmaya giden ABD'li askerlere dua etti:
"Irak'ta savaşan ABD'li kahraman bay ve bayan askerlere, en az zayiatla ülkelerine mümkün olan en kısa zamanda dönmeleri arzusuyla dua ediyoruz."
"We further hope and pray that the brave young men and women return home with the lowest possible casualties, and the suffering in Iraq ends as soon as possible."
By Recep Tayyip Erdogan
The Wall Street Journal
March 31st, 2003
2. Dışişleri Bakanı Gül
"Dünya barışı için, barışı korumak için, son 50 senede dünyada en çok Amerikalılar kendi çocuklarını feda etmişlerdir .
"dedi. (
http://www.milliyet.com/2006/05/16/siyaset/siy03.html )
3. Yirmibeş İslam ülkesinin sınırlarını değiştirip hepsini Irak gibi yapma projesi olan ABD kaynaklı BOP'la ilgili Sayın Gül'ün görüşü:
"Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) Türkiye'nin dış politika ilkelerine uygun. ABD ile hareket ediyoruz. Amacımız İslam ülkelerine özgürlük ve demokrasi getirmek."
(
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=181295 )
Not: Vatandaşlarımızın % 72'si BOP'u tehlikeli görüyor.(25.07.2004 ***8211; Yeni Şafak)
4. Diyanetten Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Aydın diyor ki:
"Ben Avrupa'ya gittiğimde kiliseye çok giderim, büyük zevk duyuyorum."
(II. Din Şurası Tebliğ ve Müzakereleri cilt:2 sayfa:375)
5. Diyanetten sorumlu Devlet Bakanı yapılan Sayın Mehmet Aydın, İslam dinini Müslüman olmayanlara tebliğ etmeye 'en DİNSİZCE hakarettir' dedi:
"Bazı müslüman kardeşlerimiz diyor ki yahu bir fırsat düştü, müslümanlığı anlatalım hıristiyanlara; Allah belki hidayetini gösterir. (Diyalog çalışmalarında)***8230; işin ucunda bilmem adam kazanmak, üye kazanmak varsa, açıkçası bu bir din mensubuna yapılacak en DİNSİZCE bir hakarettir."
(II. Din Şurası Tebliğ ve Müzakereleri cilt:2 sayfa:322)
6. ABD Savunma Bakan yardımcısı Paul Wolfowitz:
"Biz Irak'a müdahale konusunda tereddüt ediyorduk, Tayyip Erdoğan bize cesaret vermiştir."
(Irak işgalinden üç ay önceki Türkiye ziyareti esnasında yaptığı açıklamadan.)
7. Erdoğan, AJC örgütünden bugüne kadar "cesaret ödülü" alan 10 kişi içinde Yahudi olmayan tek kişi.
Tayyip Erdoğan'a "cesaret ödülü" veren "American Jewish Congress" (AJC) adlı kuruluş, WJC'ye bağlı. Theodore Herzl tarafından Dünya Musevilerini bir "ulusal yurda" kavuşturma amacıyla 19. yüzyıl sonunda kurulan "World Jewish Congress" (WJC) İsrail devletini kurmakla amacını gerçekleştirmiş bir Yahudi teşkilatıdır.
Daha önce AJC tarafından 10 kadar kişi ödüle lâyık görülmüştü; bunlar arasında İsrailli veya Musevi olmayan tek kişi Tayyip Erdoğan. Listede İsrail'in önemli bütün başbakanları var. Türkiye başbakanına bu ödülün verilmesi de, verildiği mekân da anlamlı: HSBC bankasının New York merkezi... (
http://www.yenisafak.com.tr/arsiv/20...5/tkivanc.html )
8. Bush, Erdoğan'a "Sen ne harika bir adamsın" dedi. (You are a great man) Kasım 2004
9. Çeçenler Rusların dilinde terörist. Erdoğan 3 Kasım seçimi sonrası AKP genel başkanı olarak 170 kişilik heyetle ziyaret ettiği Rusya'da teröre karşı işbirliğinden söz etti.
10. Erdoğan genel başkan sıfatıyla gittiği Çin'de de şöyle dedi:
"Tek Çin anlayışını destekliyoruz. Çin'in toprak bütünlüğü konusunda Türkiye'nin herhangi bir tereddüdü yok, saygısı vardır. Terörün dini, milleti, ırkı olamaz."
(Çin, işgal ettiği Doğu Türkistan'ı kendi toprağı sayıyor. Özgürlük mücadelesi veren 30 milyon Uygur Türkü kardeşimize de terörist diyor. Tayyip Bey'in sözü bu manada nasıl değerlendirilecek?)
(Tayyip Erdoğan, diline pelesenk olduğu üzere, Pekin'de de "Han, Mançur, Moğol, Doğu Türkistanlı, Tibetlisi ile Çin bir büyük mozaiktir. Bu da büyük zenginliktir" demeliydi (!) alıntı)
11. Yurtdışı turları ve ilginç temasların ardından Erdoğan, milletvekili oldu. Aradan dört buçuk yıl geçmesine rağmen AKP "Acil Eylem Planı"nı bile tatbik edemedi.
12. Kuzey Irak'ta askerlerimizin başına çuval geçirildi. Buna ciddi hiçbir tepki gösterilemedi.
13.Üstelik ağır ve ciddi çuval olayı sonrası "ABD'ye nota verecek misiniz?" sorusuna başbakan şöyle veciz(!) bir cevap verdi:
"Bu müzik notası değil. Öyle aklınıza her estiğinde verilmez. Ağırlığı ve ciddiyeti vardır."
(
http://www.hurriyet.com.tr/agora/art...sid=1&aid=2257 )
14. Erdoğan'dan enteresan bir açıklama:
"Amerika'nın düşündüğü Büyük Ortadoğu Projesi var ya, Genişletilmiş Ortadoğu Projesi; Diyarbakır işte bu proje içinde bir yıldız, bir merkez olabilir. Bunu başarmamız lazım."
(15 Şubat 2004, Kanal D, Teke Tek Programı) 18.02.2004. Hürriyet Gazetesi, sayfa: 20.
15. Sözde Ermeni Soykırımı meselesinde Dışişleri bakanlığı, yetersiz kaldı. Üstelik Sözde Ermeni soykırım yasasını kabul eden ülkelere yenileri eklendi: İsviçre (2003), Slovakya (2004), Hollanda (2004), Polonya (2005), Litvanya (2005), Arjantin (2006)***8230;
16. 1 Mart Tezkeresi reddedilmesine rağmen, bir genelgeyle, ABD'nin savaş araç-gereçleri Türkiye üzerinden nakledildi.
17. İsrail'in talebiyle ve onun güvenliği için, kamuoyuna rağmen Lübnan'a asker gönderildi.
18. Başbakan Erdoğan, İspanya Başbakanıyla beraber Medeniyetlerarası İttifak(!?) eşbaşkanı oldu.
(Medeniyetler arası ittifak, Dinlerarası diyaloğun diğer bir ismidir.Gösterilen tepkiden dolayı, medeniyetler arası ittifak ifadesi kullanılıyor.)
19. Başbakan Erdoğan, BOP'un da (Büyük Ortadoğu Projesi) eşbaşkanı oldu. İkinci başkan, Bush.
20. Erdoğan, Gül ve bakanların baskısına rağmen 1 Mart tezkeresine 'hayır' diyen milletvekilleri, 22 Temmuz seçiminde aday gösterilmediler.
21. Tezkereye 'evet' denmesini isteyen Erdoğan "Her zaman
'hayır'da hayır yoktur. Rahat olun, gelişmeler kontrolümüzde"
dedi.
22. Erdoğan, tezkere geçse de geçmese de ABD'nin harekatta kararlı olduğunu belirterek, Türkiye'nin 2003 yılı içinde 73 milyar dolar borç ödemesi olduğunu söyledi ve tezkerenin çıkmaması halinde Türkiye'nin ekonomik olarak çok sıkıntıya gireceğini ifade etti.
(Hatta Erdoğan'ın "Tezkereye hayır diyen, bana hayır demiş olur"***8230; "Tezkere geçmezse memur maaşlarını ödeyemeyiz" dediği ifade edildi.)
23. Devlet Bakanı Ali Babacan, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül ve Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış, tezkerenin yararlarını sıraladı:
"ABD ile her platformda stratejik ortaklığımız artarak gelişir."
(Irak'a ve Iraklılara yapılanlar da mı?)
24. AKP önderleri tezkerenin geçmemesi durumunda olacakları da hatırlattılar:
"Tezkereyi reddetmemiz Müslüman ülkelerden destek bulsa da dünyada etkili bir güce sahip olan Yahudi lobisinin desteğini kaybederiz."
25. Irak savaşında ABD'ye verilen destek, KREDİ pazarlığına dönüştü.
Bakanlar Kurulu toplantısı sırasında Başbakanlık'a giden Dışişleri Müsteşarı, ABD Büyükelçisi Pearson'ın getirdiği ABD önerilerini hükümetin onayına sundu.
(
http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=66614 )
· Türkiye'nin asgari "6 milyar dolar hibe", "20 milyar doları bulan kredi" ve "ticaret desteğini" içeren seçenek üzerinde durduğu, bu seçeneğin hibe bölümünü artırmak üzere pazarlık ettiği öğrenildi.
· 92 milyar dolarlık bir kayıp faturası gündeme getiren Ankara, 2003'te 25, sonraki dört yılda 15-17 milyar dolar desteğe ihtiyaç duyulabileceğini belirtti. ABD, Türk ekonomisini ayakta tutma güvencesi verdi.
26. CIA'nin işkence uçakları hava sahamızı ve hava limanlarımızı kullandı. (
www.aksiyon.com.tr )
27. Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül açıkladı:
"Irak savaşında ABD , İncirlik'i kullandı ve buradan 4 bin 990 sorti gerçekleştirdi."
(Vecdi Gönül'ün "Los Angeles World Affairs Council" adlı kuruluşun düzenlediği konferansta yaptığı "Avrasya'da değişen güvenlik ortamı ve Türkiye'nin stratejik önemi" konulu konuşmasından.) AA
28. Erdoğan ve Gül, 29 Ekim 2004 tarihinde AB Anayasası'nı imzaladılar. Nerede?
"Bütün Türkler yok edilmeden Hristiyan dünyası rahat etmeyecek."
diyen Papa Cixtus'un (1585-1590) heykeli altında, manevi huzurunda***8230;
29. AB müzakere haberi, Kızılay'da gündüz gözüne havai fişeklerle kutlandı.
30. Erdoğan
"Küresel sorunlarla mücadelede dünyanın ABD'ye ihtiyacı olduğunu; Türkiye ile ABD'nin temel hedeflerinin örtüştüğünü"
söyledi. (
http://www.yenisafak.com.tr/arsiv/20...AN/11/p01.html )
31. AKP milletvekili Ömer Çelik, kadınları tecavüze uğrayan ve ülkesi işgal edilmiş Iraklı direnişçilere: "Katiller sürüsü!" dedi. (21.08.2004 ***8211; Vakit)
32. Erdoğan'ın danışmanı Cüneyd Zapsu, Amerikalılara Tayip Erdoğan hakkında, "Bu adamı kullanın!" dedi.
İşte American Enterprise Institute adlı düşünce kuruluşundaki konuşmanın teyp kaydı:
" This man is an honest man. And he has his own beliefs and he is true to his beliefs. Please try to... I'd say "exploit"(sömürmek,istismar etmek, kendi çıkarına kullanmak) is a bad word, but kullanmak or use... (Zapsu burada Türkçe kullanmak sözcüğünü telaffuz ediyor ve İngilizce nasıl denir anlamında dinleyicilere bakıyor ve bir Türk dinleyicinin hatırlatması üzerine sözlerine devam ediyor) take advantage of this man. Because this person has so much credibility, because of his own beliefs in the Muslim world and he believes in the Western style democracy. I think instead of pushing him down, putting him to the drain, use... Here and in Europe you should take advantage of that. This is my offer... "
(
http://www.milliyet.com.tr/2006/04/1...t/axsiy02.html )
33. En büyük ortaklarından biri Yunan Kilisesi olan National Bank af Greece(NBG), ülkemizden banka satın aldı. ( Fakat aynı Yunanistan, Ziraat Bankası'nın Atina'da şube açmasına izin veriyor mu?)
34. Başbakan Erdoğan; "etnik, coğrafi ve dini temele dayalı ekonomik birliktelikleri, küreselleşme sürecinin reddettiği bir durum olduğu için, doğru bulmadığını" söyledi.Etnik denilen: Orta Asya Türk Devletleri. Coğrafi denilen: Komşularımız. Dini denilen: İslam Ülkeleri***8230; (AB ile ABD bize yeter denilmek mi isteniyor?)
35. 4928 No.lu ve 15.07.2003 tarihli Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'da 'cami' kelimesi 'ibadethane' olarak değiştirilerek apartman kiliselerinin önündeki yasal engel kaldırıldı.
(25173 sayılı Resmi Gazete - Yayın tarihi:19 Temmuz 2003 Cumartesi)
36. Van Akdamar Kilisesi'nin onarımını Başbakan gizlice denetledi. ( Peki ama niçin gizli?..)
Erdoğan, Hakkari'den Van'a gelirken beklenmedik bir şekilde Van Gölü üzerindeki Akdamar Adası'na indi. Görevli bekçinin dışında hiçbir yetkilinin bulunmadığı adaya konan helikopterden inen Erdoğan ve beraberindeki bakanlar, Ermeni Kilisesindeki restorasyon çalışmalarını inceledi.
Hakkari'den havalanan diğer 2 helikopter, Van Ferit Melen Havaalanı'na inerken protokol üyeleri bir süre Erdoğan'ın içinde bulunduğu diğer helikopteri bekledi.
(Yetkililer, Başbakan'ın Akdamar Adası ziyaretiyle ilgili ısrarlı soruları cevapsız bıraktı.)
21.11.2005
· Bu denetlemeden 16 ay sonra (Kur'an Kursu yıkımından 5 gün önce), onarılan kilisenin açılışı gerçekleştirildi.
3 yıl süren bu kilise tamiratının yaklaşık 3milyon YTL'ye (3 trilyon lira) mal olduğu belirtildi.
37. "Kur'an Kursu Yıkımı" ülke tarihinde bir ilk oldu.
Tarih: 3 Nisan 2007 ( Mevlid kandilinden 3 gün, Akdamar Kilisesi açılışından 5 gün sonra***8230;)
Yer: Kasımpaşa ( Sayın Erdoğan'ın mahallesi***8230;)
· Yüzlerce polisin hazır bulunduğu yıkımda cemaate biber gazı sıkıldı.
· Yıkımı Beyoğlu Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi ekipleri yaptı.
· Büyük Piyale Kur'an Kursu, "yürütmeyi durdurma kararına rağmen" yıkıldı.
(30 günlük yürütmeyi durdurma kararı: İstanbul 5. İdare Mahkemesi. Esas No: 2007/647)
· Tüm ısrarlara rağmen yıkım için okullar kapanana kadar (2 ay) beklenmedi.
38. Kur'an Kursu Yıkımına şöyle gelindi:
· "Piyalepaşa Câminin etrafının açılması için Anıtlar Kurulu'nun kararıyla kursun kaldırılacağı" bildirildi.
· Dernek mensupları, aylar süren koşturmacayla ilgililerle görüştüler. "Bu kursta 1959'dan beri binlerce talebeye hizmet verildiğini, yıkımın yanlış olacağını, kendilerine proje ve imkân verilirse, kursu, câminin mîmârî yapısına uygun hale getireceklerini"
söyledilerse de kabul ettiremediler.
39. Yıkımla ilgili tavırlar gittikçe sertleşti. Önce çözümden bahseden Bakan Mehmet Ali Şahin sonra tavrını değiştirdi. Zira parmaklar yukarıları işaret ediyordu. Şöyle ki:
· Dernek mensupları, vakıfların kendisine bağlı olduğu Bakan Mehmet Ali Şahin'le görüştüler. Bakan Bey, derhal İstanbul Vakıflar Bölge Müdürü'yle görüştü. Görüşme bittikten sonra da dernek mensuplarına, "Kur'an kursunun yıkımının yanlış olacağını" söyledi ve "Rahat olun" deyip uğurladı.
· Ancak Bakan Bey, daha sonra İstanbul'a bir geldiğinde, "Kur'an kursu binasının câmiyi kapattığını" söylüyordu.
40. Kur'an Kursunu yıkanlar, kursun kaçak olduğunu söyleyerek kamuoyunu yanılttılar.
"Derneğe başka bir yer gösterdik kabul etmediler "
yalanını söylediler. İşte o yerler (!):
· Sinan Paşa Câmii'nin avlusundaki tamamlanmamış bina.
(Hem burası hakkında da yıkım kararı vardı; hem de yıkımdan sonra burayı da vermeyeceklerini söylüyorlardı)
· Kulaksız'daki Okçular Tekkesi ile Okçular Tekkesi'nin yanındaki top sahası.
(Bu iki yer daha önce Beyoğlu Belediyesi'ne verilmişti. Belediye "Buraya çivi bile çaktırmam" diyordu.)
· Sütlüce'deki Elif Tekkesi (Büyükşehir Belediyesi burayı da kesinlikle vermeyeceğini söylüyordu.)