Özel - Fikralar

[SAHmerdan]

Bir ülkede bir bakan, kendisini gazetecilere hiç sevdirememişti. Ne yapsa makbule geçmiyor, basın hergün kendisiyle uğraşıyordu. Nihayet :
- Öyle bir şey yapayım ki, gazeteciler mat olsun, diye düşündü ve ilan etti:
- Pazar günü saat 10'da bakan denizin üzerinden yürüyerek geçecek.
Pazar sabahı saat 10'da tüm basın mensupları toplandılar orada. Bakan geldi ve elinde bastonuyla denizin üzerinde yürümeye başladı. Karşı kıyıya kadar da yürüdü geçti. Herkesin gözleri dehşetle açılmıştı. Fakat ertesi günü tüm gazetelerde şu başlık okundu:
- Bakan yüzme bilmiyor !

[SAHmerdan]

Adamın biri kahvaltı yaparken, karısı arkasından gelip elindeki tava ile sertçe adamın
kafasına vurur.

- "Hey ne yaptım ki ben ?"

der adam,

"Daisy kim?"

diye kızar karısı. Adam,

- "Daisy?"

Kadın,

- "Benimle oyun oynama ceketinin cebinde bu kağıdı buldum, üzerinde Daisy yazıyor. Kim bu kadın?"

"Ya şekerim, biliyorsun ki at yarışı oynuyorum.

Geçen gün bahis yatırdığım atın adı Daisy"

Kadın üzülerek,

- "Tatlım çok özür dilerim,biliyorsun seni çok kıskanıyorum."

İki hafta sonra adam oturma odasında gazete okurken, karısı adamın arkasından, tavayla
sertçe adamın kafasına tekrar vurur.

"Heyy yine ne yaptım ?"

Kadın sinirli bir şekilde adama bakıp,

- "Atın aradı"

[SAHmerdan]

Evli bir çift cadılar partisine davetliydi. Dışarıya çıkmak için hazırlanırlarken kadının migreni tuttu, evde kalmak zorundaydı.Kocasına, partiye yalnız gitmesini, onun eğlencesini Bozmak istemediğini söyledi.Biraz tartıştıktan sonra adam kostümünü giydi ve partiye gitti kadın da birkaç Aspirin alıp yattı. Biraz uyuduktan sonra kendini daha iyi hissederek uyandı ve partiye giderek kocasına sürpriz yapmaya karar verdi.T am hazırlanırken,

- "Acaba ben yanında değilken kocam neler yapıyor"

diye düşündü ve kocasının kendisini tanımaması için değişik bir kostüm giyerek partiye gitti. Oraya vardığında bir kenarda onu izlemeye başladı. Kocası arka arkaya değişik kızlarla ve onlarla çok yakınlaşarak dans ediyordu. Nereye kadar gidebileceğini görmeye karar verdi. Kocasına yaklaştı, Onunla çok samimi bir şekilde dans etmeye başladı, kulağına dışarıya çıkabileceklerini fısıldadı. Arabalardan birine girerek birlikte oldular ve gece yarısından önce maskeler çıkarılmadan kadın eve gitti. Kocasının dönüşünü beklemeye başladı.Adam sabaha
karşı 01.00 sularında ve döndü ve doğru yatağa gitti. Kadın,

- "Parti nasıldı kocacığım"

diye sordu. Adam da,

- "Sensiz hiç eğlenemedim tatlım"

diye yanıtladı. Kadın,

- "İnanmıyorum"

diye cevapladı,

- "Bahse girerim çok eğlenmişsindir"

Adam,

- "Gerçekten hayatım. Partiye gittiğimde bazı arkadaşlarla sıkıldık, alt kata inip bütün gece poker oynadık. Fakat kostümümü ödünç verdiğim o Allah'ın cezası herif bir eğlenmiş, bir eğlenmiş, anlata anlata bitiremedi..

[SAHmerdan]

MEYHANECİ

Adam meyhaneciye telefon eder.

- Meyhaneyi ne zaman açacaksın ?

Meyhaneci cevap verir.

- Yarın Saat 9.la 10.arası.

1.saat sonra Adam tekrar telefon eder.

- Meyhaneyi ne zaman açacaksın.

Meyhaneci kızarak cevap verir.

- Sen Laftan anlamıyor musun.

der ve telefonu tekrar kapatır.Fakat telefon tekrar çalar.Meyhaneci telefonu hışımla açar ve şöyle der.

- Meyhaneyi yarın açtığımda seni içeriye almıyacam.

Adam derki.

- Ben meyhaneye. Girmek için değil çıkmak için seni arıyom.

[SAHmerdan]

Temel kanser olmuş. Doktor Bir ay ömrün kaldı demiş.

Temel eve gitmiş ve durumu Fadimeye anlatmış.

Fadime iki gözü iki çeşme başlamış ağlamaya.

Temel ne yapsın? O da Fadimeyi teselli etmek için dil dökmeye başlamış.

- Fadime üzülme. Sen daha gençsin. Benden sonra hayat devam ediyor. Sen bir daha evlenirsin. Mutlu olursun demiş.

Fadime daha çok ağlamaya başlamış.

- Ne biçim konuşuyorsun. Senden sonra bana yaşamak haram. Sen benim tek erkeğimsin demiş.

Temel Fadimeyi teselliye devam ederek.

- Olmaz öyle şey. Ölenle ölünmez. Sen bir daha evlen. Hatta yeni kocana da bol bol fasulye turşusu yap. Afiyetle yesin.

Fadime daha çok ağlamış. Temel de,

- Söz ver bakayım demiş. Fasulye turşusu yapacaksın değulmi?

Fadime ağlarken bir taraftan da söylenmeye başlamış,

- Ha sen ne picum konişuysun da. Ölmeden önce beni kizdirma daa. Ne fasulye

turşusu, bi tutturdun. Başka laf bilmeymisun. Hem adam fasulye turşusunu zaten

hiç sevmiy daa.

[SAHmerdan]

Temel trafik kazasında ölür ve cehenneme gider.

Cehenneme girerken kapıda zebaniler bunu dövmeye başlar.

Temel durun durun diye bağırır.

Zebanilerde bir şey anlamazlar ve neden duracakmışız diye sorarlar.

Temel de,

- Ama ayıp ediyorsunuz, böyle yaparsanız buraya bir daha kimse gelmez der.

[SAHmerdan]

Donald Ramsfeld ölmüş ve cennete gitmiş .. Aziz Peder' in karşısında cennetin

kapısında dururken arkasında saatlerle dolu çok büyük bir kapı görmüş ve
sormuş,

-"Bu saatler ne böyle ?"

Aziz Peder cevap vermiş,

-"Bunlar yalan saatleri. Dünyadaki herkesin bir yalan saati vardır.. Her yalan söylediğinde saatteki ibre hareket eder.."

Ramsfeld,

-"OO, peki bu kimin saati?"

-"Bu Azize Teresa' nın saati.. İbre hiç bir zaman oynamadı , yani hiç yalan söylememiş ..

-" İnanılmaz" demiş Ramsfeld,

- "Peki bu kimin saati??"

Aziz Peder cevap vermiş :

-"Bu Abraham Lincoln' ü n saati. İbre iki kez hareket etti, yani Abraham hayatında sadece iki kez yalan söyledi.."

En sonunda Ramsfeld dayanamamış ve sormuş,

-"Peki Bush'un saati nerede??"

-"Bush'un saati Isa' nın ofisinde, İsa onu vantilatör olarak kullanıyor.."

[SAHmerdan]

3 astronot uzaya gidecek. Bunlardan biri Alman biri İngiliz biride bizim Temel. Bunlar uzun zaman gelemeyecekleri için en önemli ihtiyaçlarını sorulur. Alman,

- Bana sarışın,esmer,kumral hatun der.İngiliz,

- Bana bol bol içki der.Bizim Temel,

- Baaa bol bol cigara

der.Neyse istekler temin edilip uzaya fırlatılırlar. 3 astronot aradan geçen zamandan sonra geri dönerler. Tabii aileler merakla bekliyor.Önce Alman iniyor dalyan gibi Alman olmuş iğne iplik. Sonra İngiliz iniyor adam zil zurna sarhoş. Tabii ki sıra Temel***8217; e geliyor. Temel kapıda görünür görünmez bir fırlıyor ağzında sigarayla,

- "Allahını seven baaa ateş versuuun.

[SAHmerdan]

Bir bahar günü adam, karısı ile birlikte ******at bahçesine gider...
Kadın hoş bir kolsuz pembe elbise giymiştir.
******at bahçesinde kimse yoktur.
Çiftimiz gezerken gorillerin olduğu bölümde oldukça kıllı ve iri bir goril görürler.
Goril kadını ve kadının dekolte elbisesini görünce heyecanlanır ve çite tırmanıp tek eliyle göğsünü döverek kur yapmaya başlar. Adam bunun komik olduğunu düşünür ve karısına gorili daha fazla tahrik etmesini önerir. Kadın elbisesinin omuzlarını indirir ve goril çığlıklar atmaya başlar.
Adam karısını biraz daha teşhirciliğe ikna eder ve kadın eteğini biraz yukarı kaldırır
dolayısıyla goril çıldırır, zıplamakta ve bağırmaktadır. O anda adam karısını tutar, gorilin kafesini açar ve karısını içeri atarak kapıyı kapatır.

- "Şimdi ona başının ağrıdığını söyle" der.

[SAHmerdan]

Sabah kahvaltıda kadın,

- " Eminim sen bu günün ne olduğunu hatırlamıyorsun bile" dedi..

- "Tabii hatırlıyorum " der adam...

Çıkar, gider.
Öğleye doğru kapı çalınır.. Çiçekçi çocuk harika bir kırmızı gül buketi bırakır..
Az sonra kapı tekrar çalınır, bu defa köşedeki pastanenin çırağıdır gelen...
Kocaman bir çikolata kutusu bırakır gider.
Öğleden sonra gelen kutudan da, olağanüstü güzel bir elbise çıkar..
Kadın kocasının dönmesini zor bekler ve daha kapıda boynuna sarılır..
Önce çiçekler, sonra çikolata, en son da elbise..

***8216;***8217;Bu hayatımdaki en güzel Cumhuriyet Bayramı..***8217;***8217;