Geri git   A-Z ye Herkonu > Genel Konular

Cevapla
 
Seçenekler Stil
 
 
Alt 30.10.07, 08:23   #1
manayak
Herkonu.com Fanatik
 
manayak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Mesajlar: 229
Tesekkür etmis: 56
Tesekkür almis 39 -> 4.294.967.276 Konu
Standart

Şilili Suazo Aslan oluyor!



Meksika'nın Monterry takımında forma giyen Şilili golcü Humberto Suazo'nun menajeri Fernando Felicevic, Galatasaray'dan transfer teklifi aldıklarını iddia etti.
30 Ekim 2007 08:59
Yazı boyutunu büyütmek için


MEHMET ÇİFTÇİ'nin haberi

Şili'de bir spor programına konuk olan Felicevic, sarı - kırmızılı kulübün yaklaşık bir yıldır Suazo'nun peşinde olduğunu kaydetti.
Özellikle Şili Milli Takımı'nda attığı gollerle adını duyuran 26 yaşındaki forvetin ara transferde Türkiye'ye geleceğini vurgulayan menajer, "Aslında transfer sezon başında gerçekleşecekti ama son dakikada bazı problemler yüzünden Suazo, Galatasaray'a gidemedi. Fakat bu kez oyuncum fırsatı kaçırmak istemiyor. Suazo ara transferde İstanbul'a gidecek" ifadelerini kullandı.

Colo Colo'da coşmuştu

Fernando Felicevic, sarı - kırmızılı kulüple maddi konularda anlaşmanın sağlandığını da ileri sürdü. Suazo'nun, Meksika'ya adapte olamadığı için Monterry takımından ayrılmak istediğini ifade eden Felicevic, "Galatasaray'ın teklifi ciddi ve bizim için tatmin edici" diye konuştu.
Şili futbolunun en önemli golcüleri arasında gösterilen Humberto Suazo, Uluslararası Futbol Tarihi ve İstatistikleri Federasyonu tarafından, 2006'da uluslararası maçlarda 17 golle dünyanın en golcü oyuncusu ilan edilmişti. Suazo, geçen sezon Meksika'nın Colo Colo takımında 34 gol atarak dikkat çekmişti.
__________________


| | eN qüZeL ŞiiRLeRiMLe KaLeMe aDıNı SaYıKLaTıRıM ! oDaMıN HaYaLeTiSiN SeSSiZLiĞiNe aŞıĞıM !! |
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 30.10.07, 08:23   #2
manayak
Herkonu.com Fanatik
 
manayak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Mesajlar: 229
Tesekkür etmis: 56
Tesekkür almis 39 -> 4.294.967.276 Konu
Standart

Arşavi: Filistinliler en zor aşamada



Filistinli milletvekili Hannan Aşravi, Filistin halkının rekor düzeyde bir işsizlik ve yoksulluğa düştüğünü, bunun çözümünün de İsrail ile barıştan geçtiğini söyledi.
30 Ekim 2007 08:48
Yazı boyutunu büyütmek için


Yasama Konseyi üyesi Aşravi, ABD'deki Emory Üniversitesi'nde yaptığı
konuşmada, "Filistinliler, tarihimizin en güç aşamalarından birini
yaşıyorlar. Şimdi, yalnızca siyasi ve ekonomik bir savaşı değil aynı
zamanda Filistin ruhuyla ilgili bir savaşı görüyoruz" diye konuştu.

Filistin'in yıkımın pençesinde olduğunu belirten Aşravi, Gazze
Şeridi'nde yaşayan Filistinlilerin yüzde 75'inin yardıma gerek duyduğunu
ve bölgedeki işsizlik oranının yüzde 50'ye yükseldiğini kaydetti.

Orta Doğu barış görüşmelerinin de ilerlemesi gerektiğini ifade eden
Aşravi, "barışı rehin alamazsınız. 'Her Filistinli barışçı olana kadar
görüşmeyeceğim' diyemezsiniz" dedi.

ABD, kasım sonu ya da aralık ayı başında, İsrail-Filistin müzakerelerini
yeniden başlatabilecek bir konferansa evsahipliği yapmayı planlıyor.
__________________


| | eN qüZeL ŞiiRLeRiMLe KaLeMe aDıNı SaYıKLaTıRıM ! oDaMıN HaYaLeTiSiN SeSSiZLiĞiNe aŞıĞıM !! |
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 30.10.07, 08:24   #3
manayak
Herkonu.com Fanatik
 
manayak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Mesajlar: 229
Tesekkür etmis: 56
Tesekkür almis 39 -> 4.294.967.276 Konu
Standart

Barzani'nin cebinde hangi yazar var



Yazar Hasan Cemal Irak kürdistan Bölgesi Lideri Mesut Barzani ile görüştü. Türkiye'ye mesajlar veren Barzani'nin cebinden bir türk gazetecinin adı yazılı bir kağıt çıktı...
30 Ekim 2007 08:30
Yazı boyutunu büyütmek için


Hasan Cemal'in röportajı

BARZANİ, MİLLİYET ARACILIĞIYLA TÜRKİYE'YE MESAJ VERDİ
PKK şiddetten vazgeçmezse Kürtleri de kaybeder
Barzani: "Ben Türk milletinin dostuyum, düşmanı değil. PKK ya şiddetten vazgeçecektir ya da yalnız Türkiye'yi değil, bütün Kürt ulusunu karşısında bulacaktır. Türkiye'nin güvenliği açısından biz Kürtler tehdit değiliz ve olmayız." Barzani: "Onlarca defa söyledim, yine söylüyorum: Silahın, şiddetin zamanı geçmiştir. PKK silah bırakmalıdır. Artık olması gereken barışçı yoldur. Kürt sorunu çözüldükçe PKK da biter. Bize haksızlık yapılıyor."

Hasan Cemal Kuzey Irak'ta

SELAHATTİN, KUZEY IRAK
Habur'dan geçen cuma günü giriş yaptım Kuzey Irak'a. Sınır kapısının üstünde, "Irak Kürdistan Bölgesi'ne hoş geldiniz" yazıyordu.
Irak bayrağı yoktu.
Kırmızı, beyaz, yeşil renklerle, ortasında sarı güneş figüründen oluşan Kürdistan yönetimi bayrağı dalgalanıyordu bir tek...
Dört yıllık bir aradan sonra ilk kez geliyorum bu topraklara. Son defa 2003 yılı kasım ayında Bağdat'tan dönerken buralarda bir süre sağa sola bakınarak Türkiye'ye dönmüştüm.
Kaç gündür dolaşıyorum.
Erbil, Kerkük, Süleymaniye, Selahattin...
Herkesin gözü kulağı Türkiye'de. Radyolarda, televizyonlarda birinci haber de, sonuncu haber de bizimle ilgili.
Türkiye operasyon yapacak mı?
Sınırlı mı olacak?
Yoksa büyük harekât mı?
Şantaj mı yapıyor Ankara?
Yoksa ciddi mi?
Ama konuştuğum herkes, 'kritik bir hafta'ya girildiğinin çok iyi farkında. Onun için de tedirginlik atmosferi gitgide elle tutulur hale geliyor.
Ama bu arada bir nokta hemen her sohbetimde özellikle vurgulanıyor:
Operasyon çare değil!

'Türkiye kötü haber'
Ve şu izlenim şekilleniyor:
Halkta, sokaktaki adamın gözünde Türkiye gitgide kötü haber haline geliyor. Kürtlerin arasında Türkiye'ye karşı husumet duyguları yükselmeye başlamış...
Ne yazık ki öyle.
İzlenimlere hafta içinde devam edeceğim.
Köşemde önce Kuzey Irak'taki bir numaranın, Irak Kürtdistan Bölgesi Başkanı Mesud Barzani'nin gazetemiz Milliyet'e pazar günü yaptığı açıklamalar yer alıyor.
Barzani'yle ilk kez 1993'te Dohuk'ta uzun bir görüşme yapmıştım. Son mülakatım ise dört yıl önce 2003'ün kasım ayında yine Selahattin'de gerçekleşmişti.
Bu sefer farklı olan, Selahattin'de ve Başkanlık Sarayı'nda güvenlik önlemlerinin olağanüstü sıkılaştırılmış olmasıydı.
Barzani'nin kartal yuvasını andıran karargâhı ve Başkanlık Sarayı dağın tepesinde, Seri Reş'de.
İlginçti.
Büyük bir toplantı salonunun ortasındaki upuzun bir masaya karşılıklı olarak oturduk. Kürtçe, Türkçe ve İngilizce bilen dört çevirmen iki yanımıza sıralandılar.
Barzani'nin sağ yanında Başkanlık Divanı Başdanışmanı Dr. Fuat Hüseyin oturuyordu. Barzani arada bir ona danışıyor, onun önüne verdiği notlara göz atıyordu.
Namık Durukan birkaç kare fotoğraf ve görüntü aldıktan sonra dışarı çıktı.
Mesud Barzani, Celal Talabani'den biraz farklıdır. Pek güler yüzlü sayılmaz. Genellikle sıkar kendini. Samimiyetini, sıcaklığını ise ancak yüz çizgilerini gevşeterek belli eder. Gülmesi öyle kolay değildir.
"Türkiye'de yangın var!" diye söze girdim.

1 ayda 45 şehit!
PKK'ya karşı ne yapacaksınız diye sordum.
Barzani önce mesajlarını verdi.
Tırnak içindeki sözleri şöyleydi:
"Ben Türk milletinin dostuyum, düşmanı değil. Türk halkının, Türkiye'nin dostuyum."
"Kürtlerle Türkler kardeştir, öyle kalmalı ve yaşamalıdırlar."
"Aramızda düşmanlık olmamalı."
"Türkiye'nin güvenliği açısından biz Kürtler tehdit değiliz ve olmayız."
"Türkiye'nin de, bizim de ortak çıkarımız birlikte barış içinde yaşamaktır."
"Bize haksızlık yapılıyor. Biz öteden beri Türkiye'yle dostluk istiyoruz ve bunu hep gösterdik Türkiye'ye..."

'PKK silah bırakmalı'
"Onlarca defa söyledim, PKK silah bırakmalıdır diye... Silahın, şiddetin zamanı artık geçmiştir diye... Şimdi de söylüyorum. Silahın, şiddetin zamanı geçmiştir. PKK silah bırakmalıdır. Artık olması gereken barışçı yoldur."
"PKK ya şiddetten vazgeçecektir, ya da yalnız Türkiye'yi değil, bütün Kürt ulusunu karşısına alacaktır."
Mesajlarının özeti böyleydi.
Mesud Barzani, Türk kamuoyundaki yangının farkında olduğunu, bundan kaygı duyduğunu belirtiyor.
Şu sözler Barzani'nin:
"Türk kamuoyunda sorunun rotasını değiştirmek isteyenler var. Sanki sorunun nedeni bizmişiz gibi bir hava yaratılıyor. Bu doğru değil. Ben hayatım boyunca savaştım. Ama bir gün bile şiddete, teröre inanmadım. Hiçbir zaman da izin vermedim şiddete. Biliyorum askerler öldü, şehit oldu. Bundan dolayı duyduğumuz üzüntüyü acıyı hem kamuoyuna duyurduk hem de şehitlerin ailelerine. Acılarını paylaştık. Şimdi de PKK'nın rehin aldığı askerlerin serbest bırakılmasına çalışıyoruz."

Medyadan yakınıyor
Türk medyasındaki havadan yakınıyor Barzani. Hürriyet'in adını zikrediyor. Bu arada cebinden bir kâğıt çıkarıyor, gözlüğünü taktıktan sonra Ertuğrul Özkök'ün adını okuyor.

Belli çok alınmış...
Sesinde sinirli titreşimler tepki veriyor:
"Beni yok etmek çözüm mü olacak?.. Sorunlar bitecek mi?.. Kabul edilemez bir üslup bu. Ben kardeşlikten yanayım. Barış ve dostluktan yanayım. Şiddete karşıyım. Ama halkımın haklarını da sonuna kadar savunurum. Bundan da korkmam. Kimseye boyun eğmem. Şantaj dilini, tehdit dilini sevmem, hiç sevmedim. Ben dostuyum Türkiye'nin. Ama değil Türkiye'den, kimseden de talimat almam."
Mesud Barzani, açıklamaları sırasında Türkiye'de 'askerin tutumu'nu da eleştirmekten geri kalmıyor. Türk kamuoyunun bu noktayı da sorgulaması gerektiğini söylüyor.
Sözlerinin özeti şöyle:
"PKK olayı ve saldırılar son birkaç ayın olayı değil ki. Sanki böyle bir hava yaratılıyor. Herkes sorsun kendine. Türk askeri 23 yıldır neden bitirmedi PKK'yı? Bu soruyu da sorun. Şimdi neden bu başarısızlık başkalarına havale ediliyor ki?.."
Barzani, PKK bahane gibi kullanılmakta demeye getiriyor.
Şöyle devam ediyor:
"Tecrübe gösterdi ki bu sorun, askeri yolla, savaşla çözülmüyor. Geçmişte yaşadık bunu. Askeri operasyonlar kaç defa yapıldı. Bir ikisine biz de katıldık, ne oldu? Yine sorun devam ediyor. Gelin nedenlerin üzerine yürüyelim. Nedenleri çözmeden, bir sonuç olan PKK'yı çözemeyiz. Yıllar bunu göstermedi mi? Kürt sorununu barışçı, demokratik yollardan çözmek için işbirliği yapalım. Kürt sorunu çözüldükçe PKK da biter."
Bir noktayı belirtiyorum:
"PKK'nın terör ve şiddeti, bir yandan derin acılara, kan ve gözyaşına yol açıyor. Ama aynı zamanda demokrasiyi sevmeyenlerin, hukuktan hoşlanmayanların ve Türkiye'nin AB yolunu kesmek ve ABD ile arasını açmak isteyenlerin de değirmenine su taşıyor. Bütün bunların size bir yararı var mı? Demokratik, AB yolunda bir komşu mu istiyorsunuz, yoksa tersi mi? Örneğin Baasçı bir Türkiye mi?"
Barzani, bu sorumu herhangi bir kuşkuya yer bırakmadan yanıtlıyor. Demokrasiyle yönetilen, AB yolunda ve Amerika'nın dostu bir Türkiye'yle komşu olmanın kendi çıkarlarına da olduğunu belirtiyor.

'Erdoğan iyi demeç veriyor'
Soruyorum yine:
"Peki, o zaman PKK'yı durdurmak için ne yapacaksınız? PKK, Türkiye'de Baasçıların elini güçlendiriyor."
PKK'nın silah ve şiddetten vazgeçmesi gerektiğini yineliyor, şöyle devam ediyor Barzani:
"Dökülen kandan elbette ki mutlu değiliz ve hiçbir zaman da mutlu olmayacağız. Kan dökülmesini durdurmak için elimizden geleni yaptık ve yapacağız. Bu çabamızdan da gurur duyacağız. Ama bu arada Türkiye de bir şeyler yapmalı demokrasi çerçevesinde barışçı çözüm için. Bazı adımlar atmalı. Bunların arasında af da düşünülmelidir, dağdakileri indirmek için... Başbakan Erdoğan'ı izliyorum. Bazen çok iyi demeçler veriyor Kürt meselesiyle ilgili, PKK'nın silah bırakıp dağdan inmesi için..."

'Muhatap almadan bir şey isteniyor'
Şöyle devam ediyor Barzani:
"PKK geçen yıl da ateşkes ilan etti. Biz de bunun için baskı yapmıştık. Asker ise böyle bir ateşkes ilan edilmemiş gibi davrandı, algısı bu oldu. Barışçı çözüm için bir niyet, bir siyasal irade olursa, yol açılır barışçı çözüme doğru..."
Barzani'nin bir eleştirisi daha var Ankara'ya yönelik:
"Benimle konuşmuyorsun Türkiye olarak. Beni muhatap almıyorsun. Benimle diyalog kurmuyorsun. Sonra da benden bir şey istiyorsun PKK'ya karşı... Bu nasıl iş?.. Bu arada biz de Türkiye'den güvence istiyoruz, bütün bu askeri önlemler bize karşı değildir diye..."
Mesud Barzani, anayasal olarak Irak'ın bir parçası olduklarını belirtiyor. TBMM'den çıkan tezkerenin bu noktayı göz ardı ettiğini söylüyor, soruyor:
"Türkiye'nin, Irak'ın Kürdistan bölgesine yönelik düşmanlığı nedir, söyler misiniz? Yoksa esas mesele PKK değil de biz miyiz Ankara'dakilerin gözünde?.."
Barzani'nin, Başbakan Erdoğan ve AKP ile asker arasında siyasal bir rekabetin varlığına inanan bir üslubu da var.
Anlaşılan o ki:
Hükümetin Kuzey Irak'ta operasyona çekilerek zayıflatılmak istendiğine ilişkin bir soru işaretinin çengeli Barzani'nin zihninde kıvrılıyor.
Bir saati aşan konuşmamızı şöyle bitiriyor Barzani: "Tekrar ediyorum. Ben Türk milletinin düşmanı değil, dostuyum. İşbirliği yapalım ve sorunun barışçı yollardan çözümü için kapıyı açalım. Bunun için, zemini hazırlamak için biz de buradan elimizden geleni yaparız."
Kapının önüne çıkıp bir de ayakta Namık Durukan'a son birkaç kare poz verdikten sonra Mesud Barzani'yle vedalaşıyoruz.
Bu topraklardan izlenim ve röportajlara devam edeceğim. Yarınki yazı başkent Bağdat'tan...
__________________


| | eN qüZeL ŞiiRLeRiMLe KaLeMe aDıNı SaYıKLaTıRıM ! oDaMıN HaYaLeTiSiN SeSSiZLiĞiNe aŞıĞıM !! |
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 30.10.07, 08:25   #4
manayak
Herkonu.com Fanatik
 
manayak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Mesajlar: 229
Tesekkür etmis: 56
Tesekkür almis 39 -> 4.294.967.276 Konu
Standart

Celal Bayar'ın 'Kürt' sırrı neydi?



Atatürk devrinde dahi 16 Kürt isyanı oldu. "Şark raporu" hazırlayan Celal Bayar döneminde ise tek bir isyan yok. Kara Kuvvetleri komutanı Org. Başbuğ'un çözüm önerilerine bakarsak...
30 Ekim 2007 08:30
Yazı boyutunu büyütmek için


Emre Aköz'ün köşe yazısı

Celal Bayar'ın 'Kürt' sırrı

Artık her türden bayram tebriki için cep telefonu kullanılıyor ya... Dün gelen mesajlardan biri de araştırma şirketi sahibi, siyasi danışman Erhan Göksel'e aitti ve şöyle diyordu: " Tarih bilmeyenin, ' tarih bilinci ', tarih bilinci olmayanın ' siyasal bilinci ' olmayacağını hatırlatması umuduyla Cumhuriyetimizin 84'üncü yılı kutlu olsun. "

Bu tür özlü sözleri ben de severim. Arada sırada kullanırım. Ama şunu da itiraf edeyim ki özellikle yakın tarihimiz hakkında okudukça, benim zihnim berraklaşmadı, tersine fena halde karıştı.



Dün ' cumhuriyet'ten sonra en çok işittiğimiz söz ' birlik ve beraberlik'ti. Sokakta bayrak sallayan gençten, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e dek herkes birlik ve beraberliğin öneminden söz ediyordu.

Ama mesela ana muhalefet partisi CHP, 29 Ekim vesilesiyle Çankaya Köşkü'nde düzenlenen resepsiyona katılmamıştı. Niye? " Efendim, Cumhurbaşkanını protesto ediyoruz. "

Dün bu haber duyulduğunda bazı internet siteleri maytap geçti: " Kevin Costner var, CHP yok! "

Cumhuriyet tarihinin önemli bir bölümüne aktif olarak katkıda bulunmuş bir partinin, tam da böyle anlamlı bir günde ve bu şartlar altında, resepsiyona katılmaması nasıl bir tarih bilgisinin, tarih bilincinin ve de siyasal bilincin sonucudur? Biri bunu bana anlatsın.



Aslına bakılırsa " tarih bilinci " biraz muğlak bir kavramdır. Aynı tarihi okuyanlar farklı yorumlarda bulunabilir.

" Tarih bilgisi " ise ondan çok daha nettir, kesindir, nesneldir. Neticede bir olayın meydana gelip gelmemesine dayanır.
Yine dün medyada sık sık boy gösteren sözlerden biri Atatürk fotoğrafının altına yazılan " Onu çok arıyoruz " kalıbıydı.

Sanırım şöyle bir mantık yürütülüyor: " Eğer Atatürk sağ olsaydı, PKK gibi bir bela başımıza gelmezdi. "

Haklı olabilir tabii bunu iddia edenler. Ancak burada defalarca yazdığım gibi, 1923 ile 1938 yılları arasında irili ufaklı 16 Kürt isyanı oldu bu ülkede.

Biraz tarih okudunuz mu, işte zihniniz böyle karışıyor. Atatürk gibi bir büyük liderin olduğu dönemde dahi ülkenin doğu ve güneydoğu bölgelerinde ciddi bir huzursuzluk varmış.

Yani " bu açıdan " baktığımızda hiç de aranacak ya da özlenecek bir dönem değil o 15 yıl.

Dönemin 'İktisat Vekili' Celal Bayar'ın hazırladığı ve özetle " Bu iş sadece güç kullanarak çözülmez, başka (ekonomik, sosyal, vs) tedbirler almalıyız " dediği " Şark Raporu " kaç tarihini taşıyor biliyor musunuz: 1936!

Bayar'ın önerdiği tedavi şeklinin bir benzerini geçenlerde Kara Kuvvetleri Komutanı Org. İlker Başbuğ'un ağzından da işittik.

Vaziyete bakar mısınız:

71 yıl sonra aynı konuyu tartışıyoruz.

Benzeri sorunlarla karşılaşan devletler bir çözüm üretmiş. 83 yıldır kavga ediyor, en azından 70 yıldır da tartışıp duruyoruz.

Hani bilim bize yol gösterecekti?

Bu arada hatırlatayım... İster " Kürt sorunu " deyin, ister " Doğu sorunu "... Ne ad verirseniz verin; şurası kesin: O bölgelerin en huzurlu, en sakin dönemi ne zaman biliyor musunuz?

Sıkı durun: Celal Bayar'ın Cumhurbaşkanı, Adnan Menderes'in ise Başbakan olduğu 1950-1960 arası.

Ancak kimse bu türden bir tarih bilgisine ilgi göstermiyor. Siz hiç, şu Kürt sorunu gündeme geldiğinde, " Bayar'ı ve Menderes'i arıyoruz " denildiğini işittiniz mi?

" Bu adamlar ne yaptılar da, daha önce isyan üstüne isyan patlatan bu etnik grubu teskin ettiler, sırları neydi " diye soran ve cevap arayan var mı?

Ben görmedim.
__________________


| | eN qüZeL ŞiiRLeRiMLe KaLeMe aDıNı SaYıKLaTıRıM ! oDaMıN HaYaLeTiSiN SeSSiZLiĞiNe aŞıĞıM !! |
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 30.10.07, 10:13   #5
manayak
Herkonu.com Fanatik
 
manayak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Mesajlar: 229
Tesekkür etmis: 56
Tesekkür almis 39 -> 4.294.967.276 Konu
Standart

ABD'nin kayıp silahları PKK'dan çıkıyor



Amerika'nın kaybolduğu dediği silahları teröristler güvenlik güçlerine karşı kullanmaya devam ediyor. Son olarak Bingöl'de güvenlik güçleriyle çatışmaya giren teröristler, yine Amerikan silahı olan M-16 Piyade tüfeklerini kullandı.
30 Ekim 2007 10:34
Yazı boyutunu büyütmek için

Türkiye'nin terörle mücadelede sürekli karşısına engeller çıkaran Amerika'nın silahlarını ise teröristler kullanıyor. Her geçen gün güvenlik güçlerinin ölü ele geçirdiği teröristler üzerinden terör örgütü PKK'nın Amerikan yapımı silahlar kullandığı yönündeki iddiaları güçlendirecek yeni deliller ortaya çıkıyor.

Teröristler güvenlik güçleriyle girdiği çatışmalarda, Amerika silahlarını kullanıyor. Bingöl'ün Karlıova ilçesi dağlık arazi kesiminde güvenlik güçleri tarafından icra edilen arama ve tarama faaliyeti esnasında bir grup terör örgütü mensubu ile karşılaşıldı.

Güvenlik güçlerinin "Teslim ol" çağrısına, teröristler tarafından ateşle karşılık verilmesi üzerine kısa süreli çatışma çıktı. Olayda herhangi bir can kaybı yaşanmazken; teröristlerin yine Amerikan silahlarıyla güvenlik güçlerine saldırdığı ortaya çıktı.

Çatışma sonrası bölgede yapılan aramada, terör örgütü mensuplarına ait; bir adet Kaleşnikof piyade tüfeği, bir adet Biksi makineli tüfek, 10 adet dinamit lokumu, 6 adet el bombası, 2 adet roketatar mühimmatı, 50 adet M-16 Piyade tüfeği mühimmatı, çok sayıda elektrikli fünye ve örgütsel doküman ele geçirildi.

Güvenlik güçlerinin terör örgütüne yönelik düzenlediği operasyonlarda, 2007 yılında çok sayıda Amerika'ya ait M-16 silahı ile birlikte tüfeğin mühimmatı bulundu.

Terör örgütünden kaçarak Türkiye'ye teslim olan 3 militan, "ABD askerleri 2 kamyon dolusu silahı örgüt liderlerine teslim etti." iddiasında bulunmuştu.

Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Nabi Şensoy da, ABD'ye ait silahların Kuzey Irak'taki yerel gruplar tarafından terör örgütüne verildiğini belirtmişti.

Bu açıklamanın hemen ardından silahlarla ilgili bir dosya hazırlanarak ABD'ye iletilmişti. Konuyla ilgili araştırma başlatan Amerika, şu açıklamayı yapmıştı: "Irak'a verdiğimiz silahlar para veya etnik-ideolojik nedenlerle kontrolsüz biçimde PKK'nın eline geçmiş olabilir."

TERÖRİSTLER LEPTOP KULLANIYOR

Sürekli dış güçlerden silah ve teknoloji yardımı alan terör örgütü PKK'nın ele geçirilen malzemeleri dikkat çekiyor. Teknolojinin tüm imkanlarını kullanan teröristler uydu telefonu dahi kullanıyor.

Teröristlerin uydu telefonunu, Kuzey Irak'taki Kandil Dağı'nda yuvalanan örgütün elebaşlarından talimatlar almak amacıyla kullandığı tahmin ediliyor.

Terör örgütüne ait sığınaklarda yapılan aramalarda dizüstü bilgisayarlar dahi bulunuyor. Terör örgütü, diz üstü bilgisayarları, özellikle araziye döşediği uzaktan kumandalı mayınlar için kullandığı belirtiliyor.

Teröristler, kurdukları A-4, C-4 karışımı mayın tuzaklarının şiddetini dahi ölçebiliyor. Teröristlerin sığınaklarından el telsizlerinin yanı sıra radyo frekans cihazı (RF), güç kaynağı, ses kayıt cihazı, avometre gibi malzemelerin çıkması ise, bunun en büyük kanıtı olarak değerlendiriliyor.

Terör örgütünün 1 Ocak-26 Ekim 2007 tarihleri arasında gerçekleştirdiği 376 eylemde kullandığı patlayıcı miktarı ise 2 ton 303 kilo 3 grama ulaştı.

2006 yılında güvenlik güçleri tarafından PKK'ya karşı yürütülen operasyonlarda ele geçirilen Irak menşeli patlayıcı miktarı 2 ton olmuştu.
__________________


| | eN qüZeL ŞiiRLeRiMLe KaLeMe aDıNı SaYıKLaTıRıM ! oDaMıN HaYaLeTiSiN SeSSiZLiĞiNe aŞıĞıM !! |
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 30.10.07, 10:17   #6
manayak
Herkonu.com Fanatik
 
manayak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Mesajlar: 229
Tesekkür etmis: 56
Tesekkür almis 39 -> 4.294.967.276 Konu
Standart

Kız kardeşini düşürdü, ruhu duymadı



Arkasında oturan kız kardeşi motosikletten düşen şaşkın sürücü, hiç bir şey olamamış gibi yoluna devam etti. Talihsiz kızcağız sonu felaketle bitebilecek bir kazadan yaralı olarak kurtuldu.
30 Ekim 2007 11:04
Yazı boyutunu büyütmek için


Kaza Batman Komando Caddesi Peygamber Camii yanında meydana geldi. Çarşıdan eve gitmek için motosikletine binen Erdal Biter, kız kardeşi İkbal Biter'i(14) de arkasına bindirdi.

Motosiklet seyir halindeyken Komando Caddesi üzerinde dengesini kaybeden İkbal Biter, motosikletten düştü. 30 metre daha yoluna devam eden sürücü Erdal, yol kenarında bulunanlar tarafından uyarıldı. Bunun üzerine arkasında kız kardeşi olmadığını fark eden dalgın sürücü geri döndü.

Ambulansla Batman Devlet Hastanesi'ne kaldırılan genç kızın ayak ve kolunda zedelenmeler oluştuğu belirtildi.

Genç kız, yapılan ilk müdahalenin ardından müşahede altına alın
__________________


| | eN qüZeL ŞiiRLeRiMLe KaLeMe aDıNı SaYıKLaTıRıM ! oDaMıN HaYaLeTiSiN SeSSiZLiĞiNe aŞıĞıM !! |
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 30.10.07, 10:18   #7
manayak
Herkonu.com Fanatik
 
manayak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Mesajlar: 229
Tesekkür etmis: 56
Tesekkür almis 39 -> 4.294.967.276 Konu
Standart

Moskova'da Türklere saldırı: 1 ölü, 3 yaralı



Rusya'nın başkenti Moskova'daki bir pazarda 4 Türk vatandaşına silahlı saldırı gerçekleştirildi. Saldırıda bir Türk vatandaşı hayatını kaybetti, 3 Türk vatandaşı da yaralandı.
__________________


| | eN qüZeL ŞiiRLeRiMLe KaLeMe aDıNı SaYıKLaTıRıM ! oDaMıN HaYaLeTiSiN SeSSiZLiĞiNe aŞıĞıM !! |
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 30.10.07, 10:19   #8
manayak
Herkonu.com Fanatik
 
manayak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Mesajlar: 229
Tesekkür etmis: 56
Tesekkür almis 39 -> 4.294.967.276 Konu
Standart

'Terörle mücadelede insiyatif ABD'de'



USAK Araştırma Merkezleri Başkan Doç. Dr. Sedat Laçiner, terörle mücadelede insiyatifin Türkiye'de değil Amerika'da olduğunu belirterek "Stratejimiz yok, taktik var. Taktik kısa dönemli mücadele demektir." dedi.
30 Ekim 2007 11:15
Yazı boyutunu büyütmek için

Terör örgütüne karşı mücadelenin tepkisel olarak yürütüldüğünü savunan Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) Araştırma Merkezleri Başkan Doç. Dr. Sedat Laçiner, olayların seyrine göre hareket edildiğini belirtti.

"İnisiyatif bizde değil." diyen Laçiner, "Şuan tabloya göre birinci sırada Amerika, ikinci sırada Barzani ve Talabani, üçüncü sırada PKK, 4 ve 5'te başka ülkeler var. Biz ilk 5'e ya giriyoruz ya da girmiyoruz. Olayların önünde sürükleniyoruz. İnsiyatif Türkiye'nin elinde hiç olmadı. En büyük sıkıntı bundan kaynaklanıyor, Olayların gelişimine göre sürükleniyoruz. 13 askerimiz şehit olduktan sonra tezkere kararı alındı. PKK eylem yapıyor, biz harekete geçiyoruz. İplerin Türkiye'nin elinde olması lazım. İnsiyatif başkalarının elinde olmamalı." şeklinde konuştu.

Bölgenin çok geniş olduğunu ve sınırın çok sayıda askerle korunduğuna dikkat çeken Laçiner, Doğu ve Güneydoğu içine alındığında 250 bin askerden bahsedildiğini anlattı. Mücadelenin açık arazide yapıldığını ifade eden Laçiner, mücadele yönteminin sorgulanması gerektiğini söyledi.

Terörle mücadelenin bir savaşa benzemediğini dile getiren Laçiner, "Balyozla sinek avlanmaz. Hem kendi askerimizi yoruyoruz hem de çok zayiat veriyoruz. 250 kişi bir yeri basıyor ve çatışma 3 saatten fazla sürüyorsa, birden fazla noktadar saldırı var ise teröristler roketatar ve uçak savarlar taşıyabiliyorlarsa, 12 şehit çok sayıda asker yaralanıyor ve yanlarında 8 askeride kaçırıyorlarsa, tüm bu faaliyetler iletişim, istihbarattan kaçıyorsa; 250 teröristin 34'ü öldürüldüyse; bunun başarılı mı yoksa başarısız olduğunun sorulması gerekiyor." diye konuştu.

Terör örgütünün içine Amerika, İran, İsrail'in adam sızdırdığının bilindiğini öne süren Laçiner, bu şahısların teröristlere eğitim verip strateji belirlediklerini savundu.

"Önemli olan PKK'nın içinde benim ne kadar istihbaratım var?" diyen Laçiner, şimdi hükümetin ve güvenlik güçlerinin muhasebe yapması gerektiğini vurguladı.

Terörle mücadelenin sokağa düşmemesi gerektiğini kaydeden Laçiner, medyanın bilgi ve yönlendirme eksikliğinden dolayı yanlış yayınlar yaptığını belirtti.

Ankara'da terörle mücadale konusunda bir ofisin kurulmasının şart olduğunu söyleyen Laçiner, "Sürekli tahrik edici yayınlar yapılıyor. Böyle psikolojik hareket yapılmaz. Buna kontrolsüz duygu boşalması denir. PKK'nın da yapmak istediği bu. İnsanları sokaklara dökerek manevralarımızı daraltıyoruz. Bir de ortamdan faydalanmaya çalışan siyasi hesaplar var." şeklinde konuştu.
__________________


| | eN qüZeL ŞiiRLeRiMLe KaLeMe aDıNı SaYıKLaTıRıM ! oDaMıN HaYaLeTiSiN SeSSiZLiĞiNe aŞıĞıM !! |
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 30.10.07, 10:21   #9
manayak
Herkonu.com Fanatik
 
manayak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Mesajlar: 229
Tesekkür etmis: 56
Tesekkür almis 39 -> 4.294.967.276 Konu
Standart

Gül'ü gezdiren Cadillac'ın öyküsü



Cumhurbaşkanı Gül, 29 Ekim töreninde halkı üstü açık Cadillac marka otomobilden selamladı. Geçit törenlerinde kullanılan 50 yıllık Cadillac'ın ilginç bir öyküsü var:
30 Ekim 2007 10:40
Yazı boyutunu büyütmek için


Cumhurbaşkanı Gül'ün halkı selamlamada bindiği araç, Celal Bayar döneminde alınmış; 50 yaşında..

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Cumhuriyet Bayramı törenlerinde halkı üstü açık Cadillac marka otomobilden selamladı. Hipodrum'daki geçit törenlerinde kullanılan 1957 model siyah araba, görenlerin ilgisini çekti.

50 yıllık Cadillac'ın ilginç bir öyküsü var. Artık senede bir gün kullanılan araba, 3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar döneminde Amerika'dan getirtilmiş. Bir süre makam otomobili ihtiyacını karşıladıktan sonra milli bayramlarda cumhurbaşkanlarının halkı selamlamaları sırasında kullanılmaya başlanmış. Ancak, sadece törenlerde boy göstermemiş. Cumhurbaşkanlarının Türkiye gezilerinde onlara eşlik etmiş. Cumhurbaşkanları makam araçlarıyla gittikleri illerde, önceden getirilen Cadillac ile şehir turu atmış. Araba, Celal Bayar'ın yanı sıra kendisinden sonra gelen cumhurbaşkanları Cemal Gürsel ve Fahri Korutürk'e de hizmet vermiş.

Yıllardır orijinalliği korunan Cadillac, artık sadece Cumhuriyet Bayramı törenlerinde görev yapıyor. Cumhurbaşkanları Kenan Evren, Turgut Özal ve Süleyman Demirel, kilometre kadranı 67 bin 500'ü gösteren otomobille halkı selamladı.

Cumhurbaşkanı Gül, Çankaya Köşkü'nün emektarına bu bayram ilk kez bindi. Gül'le birlikte araçta protokol gereği Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ve Ankara Garnizon Komutanı da bulundu. Üstü açık tören aracının şoför koltuğunda ise her zamanki gibi Cumhurbaşkanlığı'nın kadrolu şoförlerinden biri oturdu.

İşte Abdullah Gül'ün Cadillac üzerinden halkı selamladığı görüntüleri:
__________________


| | eN qüZeL ŞiiRLeRiMLe KaLeMe aDıNı SaYıKLaTıRıM ! oDaMıN HaYaLeTiSiN SeSSiZLiĞiNe aŞıĞıM !! |
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 30.10.07, 10:22   #10
manayak
Herkonu.com Fanatik
 
manayak - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Mesajlar: 229
Tesekkür etmis: 56
Tesekkür almis 39 -> 4.294.967.276 Konu
Standart

Ralston'dan Bush'u kızdıracak itiraf



Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Nabi Şensoy ve eşi Gülgün Şensoy tarafından verilen 29 Ekim resepsiyonuna ABD'li general Joe Ralston'un açıklamaları damgasını vurdu.
30 Ekim 2007 10:30
Yazı boyutunu büyütmek için

Resepsiyona, başta ABD Savunma Bakanı Robert Gates ve ABD Genelkurmay Başkan Yardımcısı Orgeneral James Cartwright olmak üzere çok sayıda üst düzey davetli katıldı.

Resepsiyona katılan diğer yabancı konuklar arasında, ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Nick Burns, ABD Savunma Bakan Yardımcısı Eric Edelman, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Avrupa ve Avrasya işlerinden sorumlu yetkilisi Matt Bryza, IMF Türkiye Masası Şefi Lorenzo Giorgianni ve ABD'nin PKK ile mücadelede özel temsilciliğinden kısa süre önce ayrılan Emekli General Joe Ralston yer aldı

Washington Büyükelçiliğindeki resepsiyon, Amerikan tarafından son yılların en geniş katılımının gerçekleştiği resepsiyon oldu.

Resepsiyonun hemen başında, geniş güvenlik önlemleri çerçevesinde Washington Büyükelçiliği binasına gelen Gates, bir süre Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Nabi Şensoy ile ikili olarak sohbet etti. Şensoy ile konuşmasını tamamlamasının ardından Gates binadan ayrıldı.

-RALSTON: "MEKANİZMA İŞLEMEDİ"-

Türk Silahlı Kuvvetleri Ataşesi Hava Pilot Tuğgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan'ın da bulunduğu Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunda Ralston, A.A'ya, "İstifamı verdim ama kabul edilip edilmediğini bilmiyorum" dedi. Neden istifa ettiğinin sorulması üzerine Ralston, bu konuda yorum yapmasının doğru olmayacağını belirterek, "bunu ABD Dışişleri Bakanlığı'na sorun" dedi.

Ralston, söz konusu göreve bir yıl için atandığını ve kendisinin de sadece bir yıl çalışmak üzere görevi kabul ettiğini belirterek "benim için bir yılın sonunda devam etmek mümkün değildi" diye konuştu.

PKK ile mücadelede özel temsilcilik mekanizmasının işleyip işlemediği sorusu üzerine Ralston, "hayır" yanıtını verdi. Bütün ilgili ülkelerin yapması gereken şeyler olduğuna işaret eden Ralston, "öyle ya da böyle yapılanlar yetersiz. Üzgünüm, ancak ABD'nin yaptıklarından daha fazlasını yapması gerekiyor. Bekleyip göreceğiz" dedi.

Ralston, PKK ile mücadelede özel temsilcilik görevini yürüttüğü sırada Türkiye'deki muadili olarak görev yapan Emekli Orgeneral Edip Başer ile ilgili bir soru üzerine, "Başer'e çok büyük saygım var, ancak onunla son dönemde bir temasım olmadı" şeklinde konuştu.

AA
__________________


| | eN qüZeL ŞiiRLeRiMLe KaLeMe aDıNı SaYıKLaTıRıM ! oDaMıN HaYaLeTiSiN SeSSiZLiĞiNe aŞıĞıM !! |
Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 3 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 3 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz aktif değil dir.

Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 06:03 .

Powered by Herkonu team