Geri git   A-Z ye Herkonu > Genel Konular

Cevapla
 
Seçenekler Stil
 
 
Alt 26.01.08, 15:03   #91
masal_1
Site Ondan Sorulur
 
masal_1 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Dec 2007
Mesajlar: 411
Tesekkür etmis: 58
Tesekkür almis 175 -> 4.294.967.280 Konu
Standart

AŞKIN GÖZYAŞLARI......

Oturduğu yerden usulca kalktı ve yüzünü gökyüzüne döndü. Rüzgar sanki bedenini alıp götürecekmiş gibi esiyordu. Bedeni ise ona inat ayakta durmaya çalışıyormuş gibi hafif sallanarak dimdik ayaktaydı. Gözyaşları gözlerinden hırçınca çıkıyor, yanaklarından hızla süzülüp, yüreğine yavaşça akıyordu. Delip geçiyordu yağmur her yerini. Düşündüğü hatıralar yağmurla bir bir akıp gidiyordu içinden. Bir ara hatıraların birinde düşecekmiş gibi oldu. Eğer güçlü olmasaydı biliyordu ki o anda yere yığılıp kalacak ve bir daha kalkamayacaktı. Ölmek onun için aslında bir şey ifade etmiyordu. Ölse de olurdu, yaşasa da. Ölümü düşünmek için önünde yıllar varken o yaşa şimdiden girmişti...

O zaman neye direniyordu? Ölmeyi istiyorsa neden hala yaşıyordu?

Aslında bizim gibi o da bilmiyordu bu sorunun cevabını. Belki de onu yeniden kazanabilirim umudu içindi, yaşamayı seçmesi. Zor bir ihtimaldi belki de ama herşeye değerdi.

Kimse bilmiyordu içinde kopan fırtınaları, yaralandığını, savunmasız olduğunu. Dayanabilir sanıyorlardı oysa o çoktan yenilmişti. Gözyaşları yağmurla birleşip adeta göl oluşturmuşlardı. Saçlarında sanki bir ayrilik ezgisi dolaşıyordu.

Kimdi?

Neden böyleydi?

Neler yaşamıştı hayatın ve gerçeğin soğukluğunda...

Sevginin güzelliğini çoktan unutmuştu. Çok denemişti ondan sonra ama olmamıştı. Yapamamıştı.

Kimdi onu bu kadar yaralayan?

Y akalanamayan bir yüz mü yoksa bir ses mi?

Ondan gelecek tek bir haber bile yeterdi yaşamasına. Zaten bunun için yaşamıyor muydu?

Tek bir ses her şeyi yapmasına yeterdi.

Gel dese gelir, öl dese ölürdü.

Yağmur bir anda dinince, ilişkilerininde bir anda böyle nedensiz ansızın bitivermesini hatırladı.

Hayatında ilk defa mi seviyordu? Yok ikinci kez. İlkinde aşık olmuştu ama ikinci de tutulmuştu. Değişik bir sevgiydi onunki. Hem seviyor hem de nefret edebiliyordu. Yüreğinde iki zıt duyguyu aynı insan için besleyebiliyordu. Özlemi giderek artıyordu tıpkı denizin duvara hırçınca çarpması gibi özlemleri de kendisine çarparak büyüyordu. Buna bir türlü engel olamıyordu. Delicesine seviyor, delicesine özlüyor, delicesine kıskanıyor ve delicesine kin duyuyordu. Bitmeyen, yoğun duygulardı onun için. Aylardır tek başına sürdürüyordu içinde bu sevdayı. Aslında o bir ölüyü özlüyor ve seviyordu. Ölüden hiç bir farkı olmayan bir erkeğe böyle delicesine bağlanabiliyordu. Ölü biriydi çünkü onun ne sesini duyabiliyordu, ne kendisini görebiliyordu ve her şeyden önemlisi bir kalbi yoktu.

Kısa bir süre içinde onu etkilemeyi başarmıştı. Önceleri farketmemişti onu bu kadar çok sevdiğini. Güçlü sanıyordu kendini ama her görüşmelerinde yanan bir mum gibi eriyordu yavaş yavaş. Sonuna kadar yanacağını düşünürken bir rüzgarla söne vermişti mum. Çoktan sönmüştü de nedense dumanı hala daha sürüyordu. Ona yenilmişti ve ona karşı çok zayıftı. Karanlık çoktan çökmüştü ama o hala daha aynı yerdeydi. Bu akşam dolunay vardı gökyüzünde ve yıldızlar her zamankinden daha parlaktı. Oysa o bu güzellikleri göremeyecek kadar yastaydı. Bazen boşversede bu sevgiyi, özlem nöbetleri dinmek bilmiyordu. Birden haykırmaya başladı :

"NEDEEEENNN?"

Durmak bilmiyordu defalarca haykırdı en sonunda yoruldu ve yere çöküp ağlamaya başladı. Hıçkıra hıçkıra, gözyaşlarına engel olamıyordu. Birden sıcak bir el dokundu omzuna. O sandı birden ve aniden döndü ama o değildi.

"Lütfen artık içeri girin"dedi.

Ayağa kalktı ve yavaş yavaş yürümeye başladılar içeriye doğru.

Geride sadece deniz köpüklü, kollarını iki yana açmış, gel bana dercesine bir erkek resmi kaldı deliler hastanesinin o yalnızlık bahçesinde....
__________________
Hangi ruh seni duydu benim kadar derinden?
Hangi gönülde yandın böyle bir yangınla sen?
Ya benim gözlerimdir seni bambaşka gören
Ya hepsinin gözleri sana görmeden baktı....
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 28.01.08, 16:49   #92
deniz_25710
Moderator
 
deniz_25710 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Oct 2007
Mesajlar: 773
Tesekkür etmis: 202
Tesekkür almis 325 -> 219 Konu
Standart

Kapı çalar...
Sabahın erken saatlerinde. Açarsınız. Sütçünüzdür gelen. Sütçünün litreliğinden kabınıza dökülen beyazlıkta sabahın güzelliğine kavuşursunuz. Gözünüzde pırıl pırıl bir sabah kahvaltısı canlanır. İçinizden "bugün kahvaltıyı bahçede yapalım" diye geçirirsiniz.

Kapı çalar...
Gelen postacıdır. Kucağında büyükçe bir paket. Uzattığı kâğıda imza atarsınız. Daha önceden ısmarladığınız kitaplara kavuşmanın sevincini yaşarsınız. Zaten tatilde olduğunuzdan bu kitaplara çok ihtiyacınız vardır. "artık canım sıkılmayacak " deyip keyiflenirsiniz. En çok merak ettiğinizi alıp şezlonga uzanırsınız.

Kapı çalar...
Kapıya koşarsınız. Yıllardır görmediğiniz bir dost gelmiştir. Sevinirsiniz. Sohbetleriniz saatler boyu hatta bütün gün sürer. "yaşamak ne güzel" dersiniz içinizden. Hele böyle dostlar varken.

Kapı çalar...
Dürbünden bakarsınız. Kimseyi göremezsiniz. Dönüp yeniden koltuğa gömülürsünüz. Bir daha çalar. Bakarsınız, yine kimse yok. Tam o sırada bir daha çalınca kapıyı açarsınız. Komşunuzun oğlu, elindeki sopayla zile uzanmakta. Meğer tuzları bitmiş. İçeriden tuz getirirken kendi kendinize söylenirsiniz. "elbette göremem. Keratanın boyu bir metre." bu küçük hadise neşelendiriverir ortalığı.


Kapı çalar...
Düşüp bayılacak kadar şaşırırsınız. Askerdeki oğlunuz haber vermeden izne çıkmıştır. "oğlum benim" diye hasretle kucaklarken gözyaşlarınızı zapt edemezsiniz. Mutluluğunuz oğlunuzun izni kadar uzar...

Kapının her çalışında sanki mutluluğa koşmaktasınız. Huzur tüter gözlerinizden. Her sessizlikte kulaklarınız zil sesi arar...

Ve kapı çalmaz...
O gün en büyük misafiriniz gelir. Adeta kapıyı kırmıştır. Alıp gider sizi, şaşırırsınız. "niye haber vermedi?" diye içinizden geçirirken; "doğduğundan beri zile basmaktayım" der. Bir şeyler söylemek istersiniz o an. Ama o andan sonra diliniz dönmez. Ölüm sessiz sedasız gelivermiştir...
__________________


İnanıyorsan savundukLarına, arkasında duracaksın..
gerek yok ceLLada cıkarıLdığında darağacına, tabureye sen vuracaksın !
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 01.02.08, 12:50   #93
rayiha
Moderator
 
rayiha - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Apr 2006
Mesajlar: 349
Tesekkür etmis: 289
Tesekkür almis 145 -> 36 Konu
Standart

En çocuksu yanlarımla, isyan kuşaklarındayım şimdi...
Şehirleri kuşatan yalnızlıklarla.. ve kaldırımda kalan kokunla başbaşayım şimdi...

Hayalinle başbaşayım...

İçimde bir eşkıya öfkesi. Bir deli isyan sarıyor ruhumu.

Hükümsüz kayıplar yaşamaktayım.

En kuytularına bıraktığım endişelerimle, yeniliyorum bu şehre. Gözlerime hayalin geliyor.. uzaktan yakından hayaller.

Bütün bütün kayboluyor her şey. Sen uzaklaşıyorsun. İstanbul uzaklaşıyor...

Bir haşiye düşer gibi ruhumun yalnız sayfalarına, adını kazıyorum yüreğime...

Susmak yazgımız olsa bile, yüreğimde tutuyorum seni.

Hiç konuşma ne olur!

Sus!

Sus ki; sevda bileyim bana olan meylini...

Ve ne olur, bari Kız Kulesi..

Bari şu İstanbul hatırına unutma beni...
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 01.02.08, 12:52   #94
rayiha
Moderator
 
rayiha - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Apr 2006
Mesajlar: 349
Tesekkür etmis: 289
Tesekkür almis 145 -> 36 Konu
Standart

Keşke hep sevdiğim olarak kalabilseydin***8230;.

Eski ***8220; sen***8217;i ***8221; arıyorum***8230; Başını bildiğim ama sonu asla belli olmayan yollarda***8230;

Bir şeyler eksik biliyorum bu hayatta. Daha başlamadan bitecek olan bu yaşantıya üzülüyorum. Bilinmeyenler içinde kendini kaybetmiş, hayattan bi habersin. Oysaki açsan gözlerini etrafına şöyle bir baksan***8230;. Gerçek hayatın aslında görmek istemediğin yerlerde olduğunu göreceksin.

Sana sesleniyorum***8230;
Kaldır başını ve bana bak. Hala kendine biraz saygın varsa toparlan, kalk ayağa ve gözlerimin içine bak. O bir zamanlar delicesine aşık olduğum, bakmaya kıyamadığım sevdiğim insanı görmek istiyorum. Kalbim artık dayanmıyor. Hergün seni biraz daha çukura batmış görüp, her çırpınışında karşında bişey yapamadan izlemek içimi sızlatıyor.

Hayatım boyunca ilk defa bir şey istiyorum senden***8230;.
Hep derdin ya, sen benim mucizem, geleceğimsin diye***8230; o mucizenin devam etmensi istiyor, geleceğinin bugünkü halinden daha güzel olmasını istiyorsan tut ellerimden ve sakın bırakma. Sen benim hayatım, nefesimsin***8230;. İnsan en fazla ne kadar yaşar nefessiz? Hiç nefessiz kalmadım, bilemiyorum. Ama sadece nefesimin tükenmek üzere olduğunu hissediyorum. Çaresiz değilsin, yalnız asla değilsin. Seni kocaman bir yürekle seven, her şeyi göze alabilecek, bir hamlende on adım atacak olan bir bekleyenin var***8230;. Zor bişey değil söylediklerimi yapmak***8230; Eğer istiyorsan yapabilirsin***8230;.

Ben burada seni ***8220;sevdiğim***8221; insanı bekliyor olacağım***8230;. Yalnızca kendini getir***8230;.
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 01.02.08, 12:55   #95
rayiha
Moderator
 
rayiha - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Apr 2006
Mesajlar: 349
Tesekkür etmis: 289
Tesekkür almis 145 -> 36 Konu
Standart

Kendim için bazı şeylerden Vazgeçtim ya da Vazgeçmek zorunda kaldım desem daha iyi olacak..


Ben kendi isteğimle değil CAN yerine koyduğum biri benden Vazgeçtiği için
Vazgeçtim***8230;..


İlk önce ellerinden Vazgeçtim.. Hani bir zamanlar tutmaya kıyamadığım usul
usul korka korka tuttuğum ellerden Vazgeçtim.. Kendim istediğim için değil... CANım öle istedi.. Bende CANımı dinlerim.. Bir zamanlar CAN yerine koyduğumu dinledim...


Sonra bakmaya doyamadığım gözlerden Vazgeçtim... Hani hep bakmaya
doyamadığınız gözler varya.. İşte ben o gözlerden Vazgeçtim.. ***8220;Bıktığım***8221; ya
da ***8220;İstemediğim***8221; için değil sadece CAN yerine koyduğum CANım Vazgeçti diye Vazgeçtim. Usulca korkarak...


Kısa bir ara sonra dudaklarından Vazgeçtim.. Karşınızda onun sizinle konuşmasını sağlayan o dudaklardan Vazgeçtim. İsteyemeyerekte olsa Vazgeçtim.. Yine ben istediğim için değil CAN yerine koyduğum CANım istediği için Vazgeçtim***8230;***8230;



Bir zaman sonra CANımla ilgili düşler kurmaktan Vazgeçtim.. Çünkü CANım
çoktan Vazgeçmişti ve ***8220;Benden de İstiyordu***8221; bende sırf CANım istediği için VAZGEÇTİM.... Kokarak ürkerek VAZGEÇTİM....


Ama o bilmiyordu ki ondan her uzaklaşmam aslında kendimden Vazgeçmemdi. Hayallerimden Vazgeçmem.... Vazgeçtiklerimin hepsi CANımdı.. Bana ait olan şeylerdi...


Ve Şimdi***8230;...


Ellerinden, gözlerinden, dudaklarından, hayallerinden Ben CANımdan
Vazgeçtim..


Sırf CAN Yerine Koyduğum CANım İstediği İçin...
Offline   Alıntı ile Cevapla
 Aşk-Dostluk ve Güven
Alt 10.02.08, 16:46   #96
dogangunes
O Artik Bizden
 
dogangunes - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Feb 2008
Yaş: 38
Mesajlar: 6
Tesekkür etmis: 9
Tesekkür almis 3 -> 3 Konu
Standart Aşk-Dostluk ve Güven

Bir zamanlar üç arkadaş varmış: Aşk, Dostluk ve Güven! Üçü birarada olduğu zaman harikaymış herşey. Gün gelmiş aşkın işi çıkmış. Eh meslek bu kolay mı? Ama dostlarından ayrılmadan önce söz vermiş onlara:
- Beni özlediğinizde gelin, uzaklarda olmayacağım. Nerede gözleri arzuyla dolu birbirlerine bakan bir çift görürseniz ben ordayım. Ve ayrılmış yanlarından...
"Peki" demiş Dostluk, Güvene; "Madem öyle ben de yoluma düşeyim. Görev çağırır. Ama merak etme, nerede birlikte ağlayan iki insan görürsen işte beni orada bulursun..."
Güven ağzını açmış veda etmek için ama Dostluk ayrılmış arkadaşının yanından onun son sözünü dinlemeden... Ve gitmiş uzaklara...Güven sessizce içinden geçirmiş elinde olmadan:
- Beni kaybederseniz, bir daha asla bulamazsınız...
__________________
Her lafa canını sıkmayacaksın;önce söylenenin laflığına,sonra söyleyenin adamlığına bakacaksın...
Offline   Alıntı ile Cevapla
Tesekkür edenler:
deniz_25710 (10.02.08)
 Bir Gün Okurmus Bu Yaziyi....
Alt 12.02.08, 16:15   #97
deniz_25710
Moderator
 
deniz_25710 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Oct 2007
Mesajlar: 773
Tesekkür etmis: 202
Tesekkür almis 325 -> 219 Konu
Standart Bir Gün Okurmus Bu Yaziyi....

Bir gün hayatımdan ördürürcesine çıkacaksın ve ben seni hep son günkü halinle hatırlayacağım. Senin en güzel halin neydi diye düşünüyorum. Ve içimden bir ses yıllar öncesine götürüyor beni... Seni her halükarda içimde hissedebiliyorum. İşte olayımın en güzel yanı bu. Sen ne kadar anlayabilirsin bilemiyorum. Ama benim gibi her şeyden ve herkesten uzak bir hayatın olmasaydı bunun ne demek olduğunu anlardın. Seni anlıya biliyorum sevdiklerin ve sana destek veren herkesin yanında ağlamak bile senin doğal. Benim için lüks olan her şey sana doğal geliyor.
Şimdi yatıyorsundur. Bir sigara yakmış yatağının ucunda yaşadıklarını ve benim sana söylediklerimi ve hatta yaşadıklarının bir hata olduğunu düşünüyorsundur. Kanayan yarayım senin için biliyorum. Bir hata. Bir yanlış. Oysa sadece sevmiştim seni. Hala aklımın bir ucundan çıkmıyorsun. Son kez çıkmayan olacaksın. Seni asla unutmayacağım. Yerlerde sürünüp yok olsam, evlenip çocuk sahibi olsan ve adım bir yana, dünyada olduğumu unutsan ben yine bıraktığın yerde olacağım.Parktaki çocuklara bakıp seni yaşayacağım. Söküp atmam gerek içimden seni. Hayatımın kalanını sensiz yaşamayı öğrenmeliyim. Ve öyle ki hiç sızlamamalı içim seni gördüğümde. Sen utanmalı, sen başını eğmelisin. Yaptıklarından utanmalı, iliklerine kadar üşümelisin yazın kavurucu sıcaklığında...
Ama olmaz bunu sana yakıştıramam. Sen bunları yaşamamalı, görmemelisin. Korkma yavrucuğum ben gizli bir köşeden seyreder sonra usulca kaybolurum. Sen hiç görmezsin beni. Belki bir gün ortak bir tanıdığımızdan haberlerimi alırsın. Olur da hakkımda kötü bir şeyler duyarsan ne olur kulak asma yalandır mutlak. Senin üzülmen için söylenmiştir.
İçim yanıyor kimseye anlatamıyorum. Hoş sen bile anlayamadıktan sonra kim anlasın. Bana güldüklerini biliyorum bunu iliklerime kadar biliyorum. Varsın olsun, gülsünler, ben biliyorum içimdekileri. Yorgun bedenimi yıldızlara taşıyacaklar bu benim en mutlu günüm olacak. Sevdiklerimi oradan görebileceğim. Bir kahve telvesi, bir sigara dumanı kadar yakın olacağım sana. Sana ve sevdiğim tüm insanlara.
Son bir sevgi son bir mutluluk yakaladım seninle, belki de çok kısaydı kimileri için. Nereden bilsinler benim için bir ömre bedel olduğunu. Ben gözlerimde yaşadım bu aşkı ve yine gözlerimde bıraktım umutlarımı. Bunları bir gün okuyacak mısın? Okurken ağlayacak mısın bilemiyorum. Ama beni anlayabilmen için çok zaman geçmesi gerekiyor belki yüzyıllar. Yalnızları oynuyorum sen bile farkında olmadan. İşte ben buyum, kimsenin istemediği, kimsenin anlamadığı. Anlamak istemediği. Uykuların en tatlısı senin için olsun canımın içi...
__________________


İnanıyorsan savundukLarına, arkasında duracaksın..
gerek yok ceLLada cıkarıLdığında darağacına, tabureye sen vuracaksın !
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 15.02.08, 00:56   #98
deniz_25710
Moderator
 
deniz_25710 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Oct 2007
Mesajlar: 773
Tesekkür etmis: 202
Tesekkür almis 325 -> 219 Konu
Standart

Seni Seviyordum



Sana uzak kentlerden birinde zamanın bir yerinde seni ve senli günleri anımsattı akşam güneşi...

Onca zamanın üstünde eskimeyen bir düşüncesin şimdi

İnsan hergün anımsarmı aynı gözleri

SENİ SEVİYORDUM ve senin haberin yoktu

Saçlarını izliyordum uzaktan, kulağının arkasına düşüşü ve burnun, herkesden başkaydı işte...

Güldüğü zaman yukarıya bakardı;

Yukarı kalkan başın ve gülen gözlerin vardı...

Ne güzeldiler sen bilmiyordun...

BEN SENİ SEVİYORDUM...

Kalbime sığmıyordu aklımdan geçenler

Duvarlara, vitrin camlarına, kaldırımlara çarpıyordu

Geri dönüyordu, çoğalarak

Senin sesini duyduğum masalarda erteliyordum herşeyi, herseyi erteliyişim oluyordun

Kalp ağrısı oluyordun,

Birlikte soluduğumuz sokak isimleri oluyordun,

Mevsimler değişiyor ve büyüyorduk,

Dönemeçler geçiyor, köprüler göze alıyorduk ve bazen tekin olmayan suların üzerinden atlıyorduk

Cesurduk...

Ufuk çizgisi maviydi, gün batımı hep turuncu ve kırmızıydı bütün karanfiller...

Ben SENİ SEVİYORDUM sen bilmiyordun...

Sevinçlerim oluyordun arasıra sen hiç bilmiyordun

Sonra herhangi biri oldun, bütün sevinçlerim bittikten sonra

Yağmurlar yağdı, serin haziran akşamları

Derken bir gün uzaktan gördüm seni...

Saçların bana inat başın herseye meydan okuyarak işte yine aynı

Kalbimi acıttı her zaman ki gibi...

Değiştik sanıyordum ve sen yine bilmiyordun

Şimdi bunları anlatsa sana birileri kim bilir yada boşver bilme en iyisi...

İclal Aydın
__________________


İnanıyorsan savundukLarına, arkasında duracaksın..
gerek yok ceLLada cıkarıLdığında darağacına, tabureye sen vuracaksın !
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 15.02.08, 19:24   #99
masal_1
Site Ondan Sorulur
 
masal_1 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Dec 2007
Mesajlar: 411
Tesekkür etmis: 58
Tesekkür almis 175 -> 4.294.967.280 Konu
Standart

SEVGİLİYE MEKTUP...

Sana uzaktan bakıyorum. Sana bakmak inanılmaz mutlu ediyor beni. Sen gidince aklım da senin peşinden sürüklenip gidiyor, yüreğim de.. Yanında biri mi var, ona bir şey mi söylüyorsun, onunla gülüyor musun.. içim yanıyor. Ama senden sonra gördüğüm o insan birden senden biri oluyor. Senin baktığın her yer artık güzel, senin konuştuğun her insan, özel oluyor.

Sen evine şu yollardan gidiyorsun. Ardından yürüyorum. Beni fark etmiyorsun. Önünden geçtiğin evlere, gölgesinde yürüdüğün ağaçlara, her gün bindiğin otobüse bakıyorum. Senin gözünle bakıyorum. Sen yokken de o yollardan defalarca geçiyorum. Senin kokun, senin havan, senin auran sinmiş havaya.. Sanki seni soluyorum.

Akşamları ne yaparsın acaba? Sofraya oturduğun zaman yanında kimler var? Hangi yemeği severek yersin, neyi sevmezsin? Kitap okur musun? Hangi kitapları seversin? Ne tür filmlerden hoşlanırsın? Televizyon izler misin? Gece sokağa çıkar mısın? Arkadaşlarınla en çok neye gülersin? En çok kim kızdırır seni..Hangi futbol takımını tutarsın?

Bilmeliyim. Senin hakkındaki bütün ayrıntıları öğrenmeliyim. Çünkü ben de o filmlere gideceğim, ben de o dizileri izleyeceğim, ben de o yemekleri seveceğim ya da nefret edeceğim. Bilmeliyim. Baştan kuruyorum dünyamı. Seninle yaşamaya başlıyorum.

Onca kalabalığın içinde, karmaşık yaşamın ortasında eğer sen varsan daha seni görmeden bir kuş gibi çırpınmaya başlıyor yüreğim. Bir ışık çarpıyor yüzüme, bir sıcaklık yürüyor göğsümde. Anlıyorum ki sen varsın. Sen ordasın. Sen gelmişsin. Bakmadan, başımı çevirip seni görmeden varlığının farkındayım.

Ey uzak uzak baktığım.. göz göze gelmeden, saçını okşamadan, değil bir rüyayı bir cümleyi paylaşmadan sevdiğim sevgilim. Bir aşk filiz verdi, fidan verdi, kök saldı içimde. Onu sana göstermek için ömrümü veririm.
__________________
Hangi ruh seni duydu benim kadar derinden?
Hangi gönülde yandın böyle bir yangınla sen?
Ya benim gözlerimdir seni bambaşka gören
Ya hepsinin gözleri sana görmeden baktı....
Offline   Alıntı ile Cevapla
 öyle Içimdesin Ki...
Alt 15.02.08, 19:58   #100
masal_1
Site Ondan Sorulur
 
masal_1 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Dec 2007
Mesajlar: 411
Tesekkür etmis: 58
Tesekkür almis 175 -> 4.294.967.280 Konu
Post öyle Içimdesin Ki...




Öyle içimdesin ki. Yanağımda dolaşan rüzgardan daha gerçek dokunuşların.
Küçük, ürkek, kesik dokunuşlarınla, belki de her zamankinden daha
yanımdasın. Yani öylesine, o kadar bensin ki. Ah nasıl anlatsam. Boşuna bu
çabalarım, doğru kelimeleri aramalarım. Ne kitaplar yazıyor, ne de
sözlüklerde karşılığı var.

Yalnızca hissediyor insan, yaşıyor. Kelimeler eksik, kelimeler yaralı.
Kelimeler cılız.

Taşımıyor, anlatmıyor, tanımlamıyor bu duyguyu. Ben de. Çok başka bir şey.
Sevginin ortasında, derin acılar hisseder mi insan? Aydınlık gülümsemelerin
içine, hüznü yerleştirir mi durup dururken? Gözlerine buğu, diline sitem,
yüreğine burukluk, çöreklenir kalır mı asırlarca?

Gelmeyeceğini bildiği mektup için, posta kutusunu hep aynı heyecanla açar
mı? Dedim ya, başka bir şey bu. Ne kadar yalnızsam, o kadar seninleyim şu
günlerde. Belki de en başta, tutup seni en derinlere koydum diye oldu
bunlar. Kimseler ulaşmasın diye, kimselerin bilmediği, bulamayacağı yollara
götürdüm seni. En derinlerde tuttum. Bana sakladım. Derine, hep daha derine.

Seni yapayalnız, bir tek bana bıraktım. Paylaşamadım yanlış yaptım. Sana
ulaşan yolları kaybettim diye bütün bu şaşkınlıklar. Kendimi oradan oraya
vurmam. Sağımda, solumda, ne zaman dikildiğini bilmediğim duvarlara çarpmam,
hiç görmediğim çukurlarla boğuşmam. Denizlerin, gürültüyle gelip vurduğu
dehlizlerin, acılı duvarları gibiyim.

Duvarlarım yosunlu, duvarlarım kaygan, duvarlarımdan hiç tükenmeyen sular
sızıyor. Tutunamıyorum. Renklerim, gün içinde değişiyor. Soluyorum,
soğuyorum. Güneş ulaşmıyor içerilerime. Küfleniyorum, yaşlanıyorum.
Yalnızlıklar peşimde. Dokunduğum her ıslak duvardan, pis kokulu bir
yalnızlık bulaşıyor üstüme. Biliyorum, bütün bunlar, hep benim suçum.

Seni sakladığım yere ulaşamaz oldum. Yollar, gitgide uzadı ve karıştı.
Ümidimi ısıtacak, parlatacak, kımıldatacak bir şeylere ihtiyacım var. Ah
onun ne olduğunu biliyorum. Sonu sana geliyor her cümlenin. Her şeyin
başında içinde ve sonundasın. Bu değişmiyor. Öyle içimdesin ki. Birden
aklıma geldi, tuttum sana bir mektup yazdım dün.

Çok mutluydum. Gün içinde neler yaptığımı, nelere kızıp, nelerle mutlu
olduğumu, tek tek anlattım. Mevsimlerin ve insanların nasıl karışık ve
beklenmedik olduklarını yazdım.

"Yine zamansız yağmurlar" dedim, "Daha önce, hiç bu kadar zayıf değildi
güneş ışınları" dedim, "Gerçekten buradaki şarkıları hiç öğrenmeyecek,
bilmeyecek, söylemeyecek misin?" dedim. Çok uzun bir mektup oldu. Başından
sonuna kadar okudum.

Neler yazmışım diye merakımdan.

Sonra çekmecemden bir zarf çıkarıp, adını yazdım. Büyük harflerle, yalnızca
adını. Adresini bilsem gönderir miydim, bilmiyorum.

Mektup cebimde.
Cebimyüreğime yakın.
Yüreğim sende.
Sen yüreğime yakın.
Öyleyse mektup sende.
__________________
Hangi ruh seni duydu benim kadar derinden?
Hangi gönülde yandın böyle bir yangınla sen?
Ya benim gözlerimdir seni bambaşka gören
Ya hepsinin gözleri sana görmeden baktı....
Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz aktif değil dir.

Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 09:45 .

Powered by Herkonu team