|
14.09.07, 14:27
|
#961
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Artık seninle duramam,
Bu akşam çıkar giderim
Hesabım kalsın mahşere
Elimi yıkar giderim
Sen zahmet etme yerinden
Gürültü yapmam derinden
Parmaklarımın üzerinden
Su gibi akar giderim
Artık sürersin bir sefa
Ne cismim kaldı ne cefa
Şikayet etmem bu defa
Dişimi sıkar gierim
Bozarmı sandın acılar
Belaya atlar giderim
Kurşun gibi mavzer gibi
Dağ gibi patlar giderim
Kaybetsem bile herşeyi
Bu aşkı yırtar giderim
Sinsice olmaz gidişim
Kapıyı çarpar giderim
Sana yazdığım şarkıyı
Sazımdan söker giderim
Ben ağlayamam bilirsin
Yüzümü döker giderim
köp** lerimden kuşumdan
Yuvrumdan cayar giderim
Senden aldığım ne varsa
Yerine koyar giderim
Ezdirmem sana kendimi
Gövdemi yakar giderim
Beddua etmem üzülme
Kafama sıkar giderim!
Konu GoqoL tarafından (14.09.07 Saat 14:33 ) değiştirilmiştir..
|
Offline
|
|
14.09.07, 14:27
|
#962
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Geçiyor önümden sirenler içinde
Ah eller üstünde, çiçekler içinde
Dudağında yarım bir sevdanın hüznü
Aslan gibi göğsü, türküler içinde
Rastlardım avluda hep volta atarken
Cigara içerken yahut coplanırken
Kimseyle konuşmaz dal gibi titrerdi
Çocukça sevdiği çiçeği sularken
Diyarbakırlıymış, adı Bahtiyar
Suçu saz çalmakmış öğrendiğim kadar
Geçiyor önümden gül güzlü Bahtiyar
Yaraldığım yerde kalan sazı kadar.
Beni tez saldılar o kaldı içerde
Çok sonra duydum ki Yozgat' ta sürgünde
Ne yapsa ne etse üstüne gitmişler
Mavi gökyüzünü ona dar etmişler.
Gazete de çıktı üç satır yazıyla
Uzamış sakalı çatlamış sazıyla
Birileri ona, ölmedin, diyordu
Ölüm yanında hüzünle gülüyordu.
Diyarbakırlıymış, adı Bahtiyar
Suçu saz çalmakmış öğrendiğim kadar
Geçiyor önümden gül güzlü Bahtiyar
Yaraldığım yerde kalan sazı kadar.
|
Offline
|
|
|
|
|
14.09.07, 14:33
|
#963
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Birer birer, biner biner ölürüz
Yana yana, döne döne geliriz
Biz dostu'da düşmanıda bilriz
Vurulup düşenler darda kalmasın
Çünkü isyan bayrağıdır böğrüme saplanan sancı
Çünkü harcımı öfkeyle, imanla karıyorum
Ve kederin
Ve solgun yüzlü işçilerin üzerine
Dağ başlarının hırçınlığı savruluyor benden
Çünkü beni ateşiyle dimdik tutan kin
Çünkü benim gözbebeklerimde tutuşan şafak
Miting afişleri cesur pankartlar
Ve binlerce militan
Derin denizlerin aydınlığı
Zorlu sabahlar
Gökyüzü ve lale
Sıkılmış bir yumruk gibi giriyoruz hayata
Çünkü ben sevdigim kızı
Yaşamak gibi halkım gibi sevdiğim kızı ki şiirini yazamayan
Ve türküsünü söyleyemeyen halkım gibi
Binlerce ve binlerce kurşunlanan halkım gibi
Zincire vurulan
Şavaşlara yollanan
Vergilere bağlanan halkım gibi
Felç olmuş alnızlıklara bırakarak
Büyük acıların ve göz yaşlarının içine bırakarak
Şiirlerimin bir bıçak gibi ışıldadığı
Devrim türkülerini
Ve baş kaldırmayı öğreten dudaklarını
Bir kere olsun öpmeden
Bir kere olsun tutamadan kaygısızca
Serin bir yaz gecesi gibi ürperen ellerini
Hatta boynunu ve ayak bileklerini
Bilemeden , Bilemeden, Bilemeden
Vurdum yüreğimi şanlı kavgaya
Barışın ve özgürlügün dağlarına yürüyorum işte
Yiğitsen uslandır beni
Ey yasakların, kahpeliğin
Ve soygunların koruyucusu
Türkü çağıran kızlarımı sustur
Ve kahraman oğullarımı mezar kaza kaza kederli, kızgın
Tohum serpe serpe hünerli
Ve sömürüle sömürüle bomboş
Ve açlığın ve zulmün izlerini
Derin uçurumlarında taşıyan ellerimi
Naçaklara ve tırpanlara sarılan ellerimi
Mavzerlere sarılan ellerimi
Zincirlere vur gücün yeterse
Ama adına yaşamak dersen
Re-zil-ce
Çatlayan tomurcuğun
Doğan çocugunü çığlığını duymadan
Gül benizli sevgilinin
Titreyen gögüslerini öpmeden doyasıya
Korka korka, yana yana
Hergün biraz daha derinden
Hergün biraz daha kapkara duyarak ölümü
Aç ve arkasız
*****leşerek yaşamak dersen
Bu yürek
Çat diye çatlasın be
Kirsiz passız
Arı duru özümüz
Namussuza kanlı hançer sözümüz
Çok uzaktır dostlar bizim yolumuz
Durana yürüyene bin selam olsun.
Gel gelelim parlayan güneşi
Emekçi kalkların
Kahraman halkların güneşini
Şehvetle içine dolduran toprak
Şimdi sımsıcak şimdi ulaşılmaz
Şimdi olgun meyvalarla dolu
Bahar bahçelerini sarmaktadır dünyaya
Ve gülbenizli sevgilinin dudaklarında hayat
Bizi aşka ve kavgaya çağırmaktadır
Bıçak kemiğe dayandıgı
Ok yaydan fırladığı için degil
Bu bezirgan saltanatı
Bu zulüm bitsin diye
Ağaran günler için
Yeni bir dünya uğruna
Yüzlerinde cesaretin onuru
Ve imanlı gücü döğüşen dünyanın
Ve ölüme
Gülerek koşan genç savaşçıların
Albayrakları dalgalansın
Dalgalansın, dalgalansın
Kinle boğuşan yorgun yüregi
Aydınlansın diye anamın
Dişleri sökülmüş kederli ağzı
Ağlamaya hazır gözleri
Safrası, ve sonsuz dağları eriten sabrı
Merhameti
Yani bir bütün halinde insanlığımız
Yunsun arısın diye durgun pınarlarda
Alınterinin namusu kurtulsun diye
Kurtulsun diye sıcak somun
Acı soğan ve çiçekli basmalar
Ahdettik, vefaettik
Kelle koyduk
Ölen ölür dostlar
Düşmanlar heyy
Kalan sağlar...
|
Offline
|
|
14.09.07, 14:36
|
#964
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Uçakları nedeyim
Gökkuşağı gönder bana
Senin olsun süngülerin
Gül dikeni yeter bana.
Kan kurşundan silinince
Kardeş olur, kardeş olur eller bana
Kan kurşundan silinince
Kardeş olur, kardeş olur, kardeş olur eller bana.
Silahları nedeyim
Benim sevgim mavzer bana
Suya attığım çiçekler
Bir gün olur döner bana.
Kan kurşundan silinince
Kardeş olur, kardeş olur eller bana
Kan kurşundan silinince
Kardeş olur, kardeş olur, kardeş olur eller bana
|
Offline
|
|
14.09.07, 14:36
|
#965
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Yapma bana bu nazı
Kırarım Şimdi sazı
Suratını asıp ta
Cehennem etme yazı
Hadi bize gidelim yar
Şişeleri dizelim yar olmazsa
İçelim içelim ölümüne içelim
Karakola düşelim yar
Bakma öyle gözüme
İnanmadım sözüne
Ben ne hatunlar gördüm
Güvenilmez sözüne
Gecelere gidelim yar
Ödülleri alalım yar
İçelim içelim ölümüne içelim
Karakola düşelim yar
|
Offline
|
|
14.09.07, 14:37
|
#966
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Dağlar dizi dize düz olur mu?
Yar gelmesize ne olur
Bir yar gider bin yar gelir
Düşmanlar görür kor olur
Hadi sen git isine de herkes kendi isine
Dağlarımda zulüm varma düşemem yar peşine
Hadi sen git işi nede herkes kendi isine
Dağlarım da zulüm var mı düşemem yar peşine
Güle baykuş kondurmayın
Küstürüp soldurmayın
Yare bir şeyler söyleyip
Kafamı bozdurmayın
Hadi sen git isine de herkes kendi isine
Dağlarımda zulüm varma düşemem yar peşine
Hadi sen git isine de herkes kendi isine
Dağlarımda zulüm varma düşemem yar peşine
Hadi çek git isine de herkes kendi isine
Dağlarımda zulüm varma düşemem yar peşine
|
Offline
|
|
14.09.07, 14:38
|
#967
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Hani benim sevincim nerde
Bilyelerim, topacım
Kiraz ağacında yırtılan gömleğim
Çaldılar çocukluğumu habersiz.
Penceresiz kaldım anne
Uçurtmam tel örgülere takıldı
Hani benim gençliğim nerde.
Ne varsa buğusu genzi yakan
Ekmek gibi aşk gibi
Ah... Ne varsa güzellikten yana
Bölüştüm, büyümüştüm.
Bu ne yaman çelişki anne
Kurtlar sofrasına düştüm
Hani benim gençliğim nerde.
Hani benim sevincim nerde
Akvaryumum kanaryam
Üstüne titrediğim kaktüs çiçeği
Aldılar kitaplarımı sorgusuz.
Duvarlar konuşmuyor anne
Açık kalmıyor hiç bir kapı
Hani benim gençliğim nerde
Yağmurları biriktir anne
Çağ yangınında tutuştum.
Hani benim gençliğim nerde
|
Offline
|
|
14.09.07, 14:38
|
#968
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Yel eser yücelerden
Türküler hecelerden
Göz değil yaylım ateş
Sürmesi gecelerden
Olta attım ipi yok
Balta tuttum sapı yok
Nere gitmiş bu evler
Pencere var kapı yok.
Oy bahçeler bahçeler
Bahçede kuzu meler
Vura vura götürdü
Yavrumu haramiler
Gelen gitti
Gelen gitti
Ağlayan gülen gitti
Yerle yeri
Toprak bozuk
Gül ektim diken bitti
Soba kurdum tütüyor
Tütün gül tütüyor
Düştü düşman nalına
Taş zindanda yatıyor
|
Offline
|
|
14.09.07, 14:39
|
#969
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Ard-arda bilmem kaç zemheri geçti
Kurt uyur, kuş uyur, zindan uyurdu
Dışarıda gürül gürül akan bir dünya
Bir ben uyumadım, kaç bahar leylim
Hasretinden prangalar eskittim
Karanlık gecelerde kendimden geçtim
Saçlarına kan gülleri takayım
Bir o yandan bir bu yandan
Elma yanaktan
Açar kan kırmızı yedi verenler
Kar yağıyor bir yandan
Savrulur karaca dağı savrulur zozan
Bak bıyığım buz tuttu, üşüyorum ben
Zemheri de uzadıkça uzadı
Seni baharmışsın gibi düşünüyorum
Seni diyarbekir gibi düşünüyorum
|
Offline
|
|
14.09.07, 14:40
|
#970
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Haydi git güle güle
Güle güle sana
Acılara yeten gücüm
Mektuplara yetmedi
Demirlere yeten gücüm
Mektuplara yetmedi
Bu ne biçim sevgi
Nasıl kardeşlik
Bu nasıl dostluk
Bu ne beter sevda
Benim aklım ermedi
Haydi git güle güle
Güle güle sana
İçli mektuplar gelmesin
Kavuşmaz uzaklardan
Yanık mektuplar gelmesin
Kavuşmaz dostluklardan
Haydi git güle güle
Güle güle sana
Zincirlere yeten gücüm
Mektuplara yetmedi
Demirlere yeten gücüm
Mektuplara yetmedi
|
Offline
|
|
Konuyu Toplam 3 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 3 Misafir)
|
|
Seçenekler |
|
Stil |
Normal
|
Yetkileriniz
|
Yeni Mesaj yazma yetkiniz aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz aktif değil dir.
HTML-KodlarıKapalı
|
|
|
Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 00:46 .
|
|