|
14.09.07, 13:02
|
#1
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Biz dağlarda keklik idik
Şimdi bu çöplükte karga olduk
Bizimde boyumuzu aştı bu şehir
Yerlere serildik madara olduk
Demedim mi Haydar demedim mi sana
Bu İstanbul yutar adamı
Demedim mi Haydar demedim mi söyle
Bu şerefsiz geceler satar adamı
Biz umutlar yolcusuyduk
Rakı sofrasında bir meze olduk
Bizimde harcımız değildi sevmek
Yosmalar içinde kepaze olduk
|
Offline
|
|
|
|
|
14.09.07, 13:02
|
#2
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Ne demeli şimdi
Bir çiğdemin toprağı yırtışını seyredişim
Göğe mi dokunmalı, ucuna mi körpe filizin
Öyleyse karanlık sokaklarda koştuğumu düşün
Ay gene bir kadın gibi sarkıyorken denize
Dirseklerimle böğrüme gömdüğüm titremeyi düşün
Oradan göğsümü kaplayışını soğuk bir terin
İlk sözcüğü anlamla birleştiren çocuğu düşün
Onun kavradıkça derinleşen şarkısını
Vay perçemle günün huysuzluğu dolaşan kısrak
Vay acemi öpüşlerden gövdeme boşalan acımtırak haz
Telaş, kıvranış parıltılı gözlerdeki atılganlık
Ya görevin ne senin görevin
Oynaşmak değil mi içimdeki savaşmak duygusuyla
Ve benim nevresimim kararmışsa kirden, rutubetten
Sarhoşsam gülümseyişlerden ağlayışlardan
Ve kaynak sularıyla üstüme yağan aydınlık hulyaları
Senden gelen ısıyla koruyorsam
Ne demeli simdi
Ey serçelerin sabahlarla doluştuğu cıvıltı
Ey bir romanın olur olmaz yerinde dikkatti çeken hayal
Kalbimi çevreleyen sevda gözeneyi
Acıyış, şefkat, umursayış, hırçınlık seli
Beni düşün öyleyse
Beni hayretin ve karanlığın eşiğinde
Beni fitillerde başlayan bir fısıltı
Anında ilk satırı yazarken bir bildirinin
Kulaktan kulağa dolaşan haberlerin bağrında
Beni dar camlarda değil
Bir bulutun seyrinde düşün
Burada ortasında sıçraya sıçraya kabaran alevlerim
|
Offline
|
|
14.09.07, 13:03
|
#3
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Dersim dört dağ içinde
Dersim dört dağ içinde
Gülü bardağın içinde
Dersimi hak saklasın
Bir yarim var içimde
Gülü bardağın içinde
Dersimi hak saklasın
Bir yarim var içimde
Noldu agama noldu
Noldu ağeme noldu
Gül benzin sarar soldu
Ağam burdan gidelim
Bu yerler viran oldu
Ağam burdan gidelim
Bu yerler viran oldu
Perteyin altı kelek
Dersimin altı kelek
Perte gel gidek gelek
Elim elinde olsun
Kapı kapı dilenek
Elim elinde olsun
Kapı kapı dilenek
Noldu agama noldu
Noldu ağama noldu
Güldü sararıp soldu
Ağam burdan gidelim
Bu yerler viran oldu
Ağam burdan gidelim
Bu yerler viran oldu
|
Offline
|
|
14.09.07, 13:04
|
#4
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Sevince ölesiye sevilir, kalınırdı
Gidince kırılmış bir dal gibi gidilirdi
Sonra şehirler uyur,kalbim örselenirdi
Ne diyarbakır anladı beni, ne de sen
Oysa ne çok sevdim ikinizi de bilsen
Gidince upuzun,kırılmış dallar gibi
Üşürdü ömrümüz,saçakta kuşlar gibi
Kederden geberten hasret ezberlenirdi
Ne anılar anladı beni yar ne de sen
Oysa ne çok sevdim ikinizi de bilsen
Geliyorum köp**ler gibi acı çekerek
Geliyorum hasretinin gözlerinde öperek...
Söz :Yılmaz Odabaşı
|
Offline
|
|
14.09.07, 13:10
|
#5
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Diyarbakır etrafında tanklar var
Kuşatmışlar dört bir yandan kenti ordular
Kalkacak neredeyse ayağa surlar, surlar
İstemezler gün görmeden ölesem aman.
Namlular göğsümüze dayandı, dayandı
Gece bastı gene zulum dadandı vay vay
Yağlı ilmik boynumuza dolandı, dolandı
İsterler ki gün görmeden ölesem aman
|
Offline
|
|
|
|
|
14.09.07, 13:11
|
#6
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Çocukluğum çıraklıkta geçti, kir pas içinde
Gençliğim korsan yürüyüşlerde, mitinglerde
Hapse erken düştüm.. copla erken tanıştım
Küçük voltalardan bıktım, usandım
Şimdi uçsuz bucaksız ovalarda
Adımlarımı saymadan, geriye dönüp bakmadan
Usanmadan, bıkmadan
Deli taylar gibi koşmak istiyorum!
Ve görüyorsunki aşkı beceremiyorum
Beni kendi halime bırak yavrucuğum
Ben yolumu nasıl olsa bulurum...
Upuzun çayırlarda yalınayak koşmak istiyorum
Saçlarım rüzgara konuk..yüzüm dağlara dönük
Göğsümün çeperini ölümle sınayan esaret
Ve yüreğimi yararcasına zorlayan cesaret
Kıyasıya vuruşsun istiyorum!
Koşmak.. koşmak istiyorum sevgilim
Dönemezsem affet...
Firari gecelerin uzmanı olmuşum
Bütün istasyonlarda afişim durur
Beni bir çocuk bile bulur!
Dokunma bana çıldırırsın
Dokunma bana sende ellerin tutuşur!
Koşmak istiyorum
Eksozların, molozların, yağmaların kıyısından
Onca insafsızlıkların, onca haksızlıkların
Manzarasızlıkların, parasızlıkların
Allahsızlıkların kıyısından
Kimseye ve hiçbirşeye değmeden
Ciğerlerimi yok edercesine koşmak istiyorum!
Koşmak istiyorum
Şiirimin ve yumruğumun namusuyla
Kavgaya karışmadan, tutuklanmadan ve küfür etmeden
Kafamı kırarcasına koşmak istiyorum!
Avucunu son bir defa, ağlamadan tutmak istiyorum
Gözlerim yüzüne küskün, sazım sevgine suskun.
Saati ayrılığa krmuşum olmaz teslimiyet
ziyan aklımı senle bozmuşum, içerim felaket!
Kurşunlara geleyim istiyorum
Ölmek..ölmek istiyorum sevgilim
Sağ kalırsam affet
Firari acıların uzmanı olmuşum
Bütün telsizlerde adım okunur
Beni bir korkak bile vurur!
Dokunma bana fişlenirsin
Dokunma bana, sende yanarsın
|
Offline
|
|
|
|
|
14.09.07, 13:11
|
#7
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Filiz filiz harelendim dağlara uymak için
Kan gölünde kurulandım hayatı duymak için
Kavgalara kuyulandım sabaha varmak için
Kavgalara kuyulandım sabaha varmak için.
"Kekik kokusu duydum
Kekik kokusu koynunda huysuz gecenin
Uyandım birdenbire
Haydi dedim yüreğim gidelim bu şehirden
Bu şehir koparmak istiyor beni özlemlerimden
Yorgunum;
Çünkü yorgunluğumun yaşamak gibi bir anlamı var
Yine de yaşamaktan duyduğum mutluluğun tadına
Düşmanlarım ulaşamazlar..."
Katarlar gelir geçer bir geceden bir geceye
Yüreğim yare yare iz bırakır bin acıya
Gün olur şafaklanır karanlıklar bin parçaya
Gün olur şafaklanır karanlıklar bin parçaya.
Denizlerde dalgalandım taşları oymak için
Doruklara sevdalandım ışığa doymak için
Irmaklarda durulandım dağları duymak için
Irmaklarda durulandım dağları duymak için.
"Bir kuş çiz yavrum yüzüme gözyaşınla
Bir kuş tel tel kirpiklerim kanat olsun
Bir kuş çırpınan kalbi dudağımda
Bir kuş yavrum sıcaklığın beni bulsun.
Bahar gelmiş balam benim
Bahar gelmiş dayanmış
Dalda yaprak bebeciğim
Suda köpük uyanmış
Kuzulara özenmiş kızım benim
Körpe sesler dinlenmiş
Ay ışığında yanmış yavrucuğum
Onun için beyazmış."
Şarkılar gelir geçer bir heceden bir heceye
Yüreğim yare yare yankılanır bin acıya
Gün olur ufalanır karanlıklar bin parçaya
Gün olur ufalanır karanlıklar bin parçaya
|
Offline
|
|
|
|
|
14.09.07, 13:19
|
#8
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Zindanlardan taşa taşa kar beni
Mamak'lardan metris'lerden sor beni
Diyarbekre kanla bastım mührümü
Ceset ceset kefen kefen sar beni
Bu türkü mor dağların emanetidir
Firari mahpuslara bir avuç su
Bir türkü dilimi içerdekine
Çeyiz sandıgına oyalı yazma
Memeye süt
Ve baharın toprağa bereketidir
Sığmaz dört duvarın yanına, dikenli tele
Cesur mermidir, mavzer yatağında bu
Önü kıtlık kıran, zemheri
Ardı ateş külü, kızılcık
Ve menekşedir
Bir teli asuri vurur, bir keldani
Ve yeşile çalar her mevsim
Petrol mavisini
Kan kızılını
Kavruk dudakların tuzunda tadı
Fırat'ı
Dijle'yi vurur
Heyy bre
Şahin gagasında
Can suretidir
Kara saçlım
Gül benizlim
Sevdiğim
Bu türkü
Mor dağların emanetidir
Gün kar yanığı yüze vuranda
Debreşir gökçe yürek
Kasketi keder gömleği kan
Sevdası bir uçurumdur
Gözleri kor tanesi gözleri hançer
Gözleri cesarettir
Krizantem çiçegidir emegi gülüm
Elleri cesur vede hünerli
Mor dağların ardında
Üç koca destan üç koca dünya
Üç denklem
Üç şifre üç atom çekirdeği ve
Bir çakmak bir kıvılcım birde dinamit
Gün kar yanığı yüze vuranda
Mor dağların türküsü gelir
Onlar güneşin bağrında ateş
Yer yüzünde bir taze çiçektiler
Namluda namusun fişengi
İsyanda yürek kara düşte
Bembeyaz gerçektiler
Ben yılların sevdası
Nazlım
Sabır kıyısında
Kin köpüğü
Al almada
Başaklarda
Gül dudaklarda hasret
Söyle türkünü sen
Erinme nazlı bacım
Ağlamadan
Karalara bağlamadan
Kına gecelerinin sevincinde
Lurke'de Goven'de
Temirağa'da
Zindanlardan taşa taşa kar beni
Mamak'lardan metris'lerden sor beni
Diyarbekre kanla bastım mührümü
Ceset ceset kefen kefen sar beni
Bu türkü mor dağların emanetidir
Firari mahpuslara bir avuç su
Bir türkü dilimi içerdekine
Çeyiz sandıgına oyalı yazma
Memeye süt
Ve baharın toprağa bereketidir
Sığmaz dört duvarın yanına, dikenli tele
Cesur mermidir, mavzer yatağında bu
Önü kıtlık kıran, zemheri
Ardı ateş külü, kızılcık
Ve menekşedir
Bir teli asuri vurur, bir keldani
Ve yeşile çalar her mevsim
Petrol mavisini
Kan kızılını
Kavruk dudakların tuzunda tadı
Fırat'ı
Dijle'yi vurur
Heyy bre
Şahin gagasında
Can suretidir
Kara saçlım
Gül benizlim
Sevdiğim
Bu türkü
Mor dağların emanetidir
Gün kar yanığı yüze vuranda
Debreşir gökçe yürek
Kasketi keder gömleği kan
Sevdası bir uçurumdur
Gözleri kor tanesi gözleri hançer
Gözleri cesarettir
Krizantem çiçegidir emegi gülüm
Elleri cesur vede hünerli
Mor dağların ardında
Üç koca destan üç koca dünya
Üç denklem
Üç şifre üç atom çekirdeği ve
Bir çakmak bir kıvılcım birde dinamit
Gün kar yanığı yüze vuranda
Mor dağların türküsü gelir
Onlar güneşin bağrında ateş
Yer yüzünde bir taze çiçektiler
Namluda namusun fişengi
İsyanda yürek kara düşte
Bembeyaz gerçektiler
Ben yılların sevdası
Nazlım
Sabır kıyısında
Kin köpüğü
Al almada
Başaklarda
Gül dudaklarda hasret
Söyle türkünü sen
Erinme nazlı bacım
Ağlamadan
Karalara bağlamadan
Kına gecelerinin sevincinde
Lurke'de Goven'de
Temirağa'da
|
Offline
|
|
14.09.07, 13:20
|
#9
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Öyle bir yerdeyim ki , ne karanfil ne kurba var
Öyle bir yerdeyim ki , öyle bir yerdeyim ki
Bir yanım mavi yosun , dalgalanır sularda
Bir yanım mavi yosun , dalgalanır sularda
Dostum dostum güzel dostum
Bu ne beter çizgidir bu
Bu ne çıldırtan denge
Yaprak döker bir yanımız
Bir yanımız bahar bahçe
Öyle bir yerdeyim ki , bir yanım çığlık çığlıkğa
Öyle bir yerdeyim ki , öyle bir yerdeyim ki
Anam gider allah allah , kızım düşmüş sokağa
Babam gider allah allah , oğul düşmüş sokağa
Dostum dostum güzel dostum
Bu ne beter çizgidir bu
Bu ne çıldırtan denge
Yaprak döker bir yanımız
Bir yanımız bahar bahçe
|
Offline
|
|
14.09.07, 13:21
|
#10
|
Banned
Üyelik tarihi: Nov 2006
Mesajlar: 480
Tesekkür etmis: 86
Tesekkür almis 55 -> 47 Konu
|
Evlerinin önü mersin
Ah sular akmaz gadınım tersin, tersin
Mevlam seni bana versin
Al hançeri gadınım vur ben öleyim
Ah kapınızda bir danem
Kul ben olayım
Hayda efeler of
Evlerinin önü susam
Ah su bulsamda gadinim
Çevremi yusam
Açsam yüzünü baksam doysam
Al hançeri gadinim vur ben öleyim
Ah kapınızda bir danem
Kul ben olayım
Hayda efeler of
|
Offline
|
|
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir)
|
|
Seçenekler |
|
Stil |
Hybrid-Şeklinde
|
Yetkileriniz
|
Yeni Mesaj yazma yetkiniz aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz aktif değil dir.
HTML-KodlarıKapalı
|
|
|
Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 08:15 .
|
|