Geri git   A-Z ye Herkonu > Futbol

Cevapla
 
Seçenekler Stil
 
 
Alt 21.03.08, 15:20   #2751
Hasani
Uzman
 
Hasani - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2004
Mesajlar: 4.727
Tesekkür etmis: 32
Tesekkür almis 155 -> 113 Konu
Standart

Feldkamp dönmesin!

Ligtv.com'un yaptığı ankete katılanların yüzde 73'ü Kalli'nin faydasına inanmıyor.
Torununu görmek için gittiği Almanya'dan, hastalığı nedeniyle dönmeyen ve G.Saray camiasının tepkisini çeken Kalli'ye güven de kalmadı. Ligtv.com'un yaptığı, 'Sizce Feldkamp, kalan haftalarda G.Saray'a faydalı olabilir mi?' anketinden yüzde 73 gibi ezici üstünlükle 'Hayır' cevabı çıktı. Alman hocanın G.Saray'a faydalı olacağına inananların oranı ise sadece yüzde 23'te kaldı. Ankete katılanların fikirleri, gelecek sezon başka bir hocayla yola devam edileceğinin de göstergesi olarak kabul ediliyor.
__________________
Güveni geliştirmek yıllar alıyor.Yıkmak bir dakika..
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 21.03.08, 15:20   #2752
leonking90
Herseyden Haberi Var
 
leonking90 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Nov 2005
Mesajlar: 927
Tesekkür etmis: 306
Tesekkür almis 587 -> 159 Konu
Standart




BALIKESİR HUTBESİ

ATATÜRK***8217;ÜN PAŞA CAMİİNDE YAPTIĞI KONUŞMA
7 ŞUBAT 1923


Ey Millet, Allah birdir. Şanı büyüktür.

Allahın esenliği, sevgisi ve iyiliği üzerinize olsun.

Peygamberimiz efendimiz hazretleri, Cenabı Hak tarafından insanlara dini gerçkleri duyurmaya memur ve elçi seçilmiştir.

Temel kanunu, hepimizce bilinmektedir ki, yüce Kur***8217;an***8217;daki mânası açık olan ayetlerdir. İnsanlara feyz ruhu vermiş olan dinimiz, son dindir. En mükemmel dindir. Çünkü dinimiz akla, mantığa, gerçeğe tamamen uyuyor ve uygun düşüyor. Eğer akla, mantığa ve gerçeğe uymamış olsaydı, bununla diğer ilahi tabiat kanunarı arasında çelişki olması gerekirdi.
Çünkü tüm evren kanunlarını yapan Cenabı Hak***8217;tır.

Arkadaşlar; Cenabı Peygamber çalışmasında iki yere, iki eve sahip bulunuyordu. Biri kendi evi, diğeri Allah***8217;ın evi idi. Millet işlerini Allah***8217;ın evinde yapardı. Hazreti Peygamber***8217;in mübarek yolunda bulunduğumuz bu dakikada milletimize; milletimizin bugününe ve geleceğine ait hususları görüşmek maksadıyla bu kutsal yerde Allah***8217;ın huzurunda bulunuyoruz.

Beni buna eriştiren Balıkesir***8217;in dindar ve kahraman insanlarıdır. Bundan dolayı çok memnunum. Bu fırsat ile büyük bir sevab kazanacağımı ümit ediyorum. Efendiler, camiler birbirimizin yüzüne bakmaksızın yatıp kalkmak için yapılmamıştır. Camiler itaat ve ibadet ile beraber din ve dünya için neler yapılmasının gerekli olduğunu düşünmek yani konuşup tartışmak, danışmak için yapılmıştır. Millet işlerinde her kişinin zihnini ayrı ayrı faaliyette bulunması zorunludur. İşte biz de burada din ve dünya için, geleceğimiz ve bağımsızlığımız için, özellikle egemenliğimiz için neler düşündüğümüzü meydana koyalım.

Ben yalnız kendi düşüncemi söylemek istemiyorum. Hepinizin düşündüklerinizi anlamak istiyorum. Milli amaçlar, milli irade yalnız bir kişinin düşünmesinden değil, milletin bütün kişilerinin arzularının, emellerinin sonuçlarından ibarettir. Bundan dolayı benden ne öğrenmek, ne sormak istiyorsanız serbestçe sormanızı rica ederim.

Hutbeler hakkında sorulan sorudan anlıyorum ki, bugünkü hutbelerin şekli, milletimizin duygusal fikirleri ve lisanı ile medeni ihtiyaçlarıyla uygun görülmektedir. Efendiler, hutbe demek topluma hitabetmek, yani söz söylemek demektir. Hutbenin manası budur.

Hutbe denildiği zaman bundan birtakım kavram ve manalar çıkarılmamalıdır. Hutbeyi söyleyen hatiptir. Yani söz söyleyen demektir. Biliyoruz ki, Hazreti Peygamber***8217;in hayatta olduğu mutlu dönemlerde hutbeyi kendisi söylerdi. Gerek Peygamber Efendimiz ve gerek, dört halifenin hutbelerini okuyacak olursanız görürsünüz ki, gerek Peygamberin, gerek dört halifenin söylediği şeyler o günün sorunlarıdır, o günün askeri, idâri, mâli ve siyasi, sosyal konularıdır.

İslam toplumunun çoğalması ve İslam ülkeleri gerilemeye başlayınca, Cenabı Peygamber***8217;in ve dört halifenin hutbeyi her yerde bizzat kendilerinin söylemelerine imkân kalmadığından halka söylemek istedikleri şeyleri bildirmeye birtakım kişileri memur etmişlerdir. Bunlar herhalde en büyük ve ileri gelen kişiler idi. Onlar camilerde ve meydanlarda ortaya çıkar, halkı aydınlatmak ve doğru yolu göstermek için bir şart lâzımdı. O da milletin lideri olan kişinin halka doğruyu söylemesi, halkı dinlemesi ve halkı aldatmaması!

Halkı genel durumdan haberdar etmek son derece önemlidir. Çünkü, her şey açık söylendiği zaman halkın beyni faaliyet halinde bulunacak iyi şeyleri yapacak ve milletin zararına olan şeyleri reddederek şunun veya bunun arkasından gitmeyecektir. Ancak millete ait olan işleri milletten gizli yaptılar. Hutbelerin halkın anlayamayacağı bir lisanda olması ve onların da bugünün gereklerine ve ihtiyaçlarımıza temas etmemesi, Halife ve Padişah sıfatını taşıyan despotların arkasından köle gibi gitmeye mecbur etmek içindi.

Hutbeden amaç halkın aydınlatılması ve ona yol gösterilmesidir, başka şey değildir. Yüz, ikiyüz, hatta bin yıl önceki hutbeleri okumak, insanları cahillik ve çağın gerisinde bırakmak demektir. Hatiplerin normal olarak halkın günlük kullandığı dil ile konuşmaları gereklidir. Geçen yıl Millet Meclisi***8217;nde söylediğim bir nutukta demiştim ki "Minberler halkın akılları, vicdanları için bir ilim irfan kaynağı, ışık kaynağı olmuştur."

Böyle olabilmek için minberlerde söylenecek sözlerin bilinmesi ve anlaşılması, ilim ve fen gerçeklerine uygun olması lazımdır. Hutbeyi verenlerin siyasi olayları, sosyal ve medeni olayları hergün izlemeleri zorunludur. Bunlar bilinmediği takdirde halka yanlış aşılamalar yapılmış olur. Bu nedenle, hutbeler tamamen Türkçe ve günün gereklerine uygun olmalıdır. Ve olacaktır.

===================
__________________
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 21.03.08, 15:22   #2753
Hasani
Uzman
 
Hasani - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2004
Mesajlar: 4.727
Tesekkür etmis: 32
Tesekkür almis 155 -> 113 Konu
Standart

Operasyon kapıda

Polat, takım hakkında da "Ligde kalan 8 haftada oyuncular kaderlerini belirleyecek. Lincoln en büyük hayal kırıklığım" dedi.


TAKIMI BEĞENMEDİ
Bir yandan seçim çalışmalarını sürdüren Adnan Polat, bir yandan da kulüpteki rutin işleri takip ediyor. Dün takımın performansına da değinen Polat, memnuniyetsizliğini dile getirirken, oyuncuların son 8 haftada kaderlerini belirleyeceklerini söyledi.


LİNCOLN ÜZÜNTÜSÜ
Sportif alanda başarı zorunluluğu olduğunu kaydeden Polat, "Yeniden yapılanma faaliyetlerimize devam edeceğiz. Lincoln en büyük hayal kırıklığım. İnşallah oyuncularımızın performansı üst düzey olur da futbol takımı fire vermez" diye konuştu.
__________________
Güveni geliştirmek yıllar alıyor.Yıkmak bir dakika..
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 21.03.08, 15:22   #2754
leonking90
Herseyden Haberi Var
 
leonking90 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Nov 2005
Mesajlar: 927
Tesekkür etmis: 306
Tesekkür almis 587 -> 159 Konu
Standart

[color="black"]ATATÜRK VE GALATASARAY

"İstanbul Türk İzcileri Ocağı Riyaseti'ne, Vatana yüksek seciyeli ve metin ruhlu gençler yetiştirmesini temenni eylediğim İstanbul İzciler Ocağı'nın Başbuğluk teklifini büyük hıss-i iftiharla kabul ediyorum.Genç arkadaşlarıma teşekkür ve selamlarımın tebliğini rica ederim efendim."

Türkiye Büyük Millet Meclisi Resisi
Başkumandan MUSTAFA KEMAL

Bu telgraftan bir yıl sonra 1923 sonlarında Başbuğları Atatürk'ü Ankara'da görmeye giden İstanbul İzcileri ile ilgili olan anıyı şu belgelerden öğrenmekteyiz:

Spor Alemi Dergisinin 9 Ağustos 1339 (1923) günü yayınlanan 44/106 sayısının 12.sayfasında:

"Yüksek bir tarihe, kıymetli bir varlığa malik olan Galatasaray Keşşaflığı yeniden geniş bir faaliyet sahasına atılmıştır. Yeni teşkilatta Oymak Beyi olan Adnan (Akıska) Bey'e, muavinine ve bilhassa gayyur arkadaşlarına muvaffakiyet temenni ederiz."

Galatasaray Spor Kulübünün 75. yılı için kurulan Komite'nin Başkanı Adnan Akıska ile 1975 yılının başlarında hazırlığına başladığımız Galatasaray Spor Kulübü Tarihi için yaptığımız incelemeler sonucunda yukarıdaki bilgiyi okuduğumuzda, rahmetlinin gözleri dolmuş ve heyecanlanmıştı.

Spor Aleminin bir sonraki 21 Ağustos 1339(1923) günü çıkan 45/107 sayısının kapağındaki resmi ve 4. sayısındaki,derginin sahibi Çelebi Zade Sait Tevfik imzalı 'Şehir keşşaflarının Ankara'ya Seyahatları' başlığı altındaki yazısını bana göstererek şöyle söylemişti:

"O gün hala gözlerimin önündedir.Galatasaray Oymak beyi olarak Atatürk'ün elini öpmemi hiç unutmayacağım. Heyecandan tir tir titriyordum.
- Nasılsın diye sorduğunu ve bir hayal alemi içinde
- Teşekkür ederim Paşam, diye cevaplandırdığımı hatırlıyabiliyorum."

Not: Yukarıdaki bölüm , Haluk San'ın "Belgeleri ile Türk Spor Tarihinde Atatürk" adlı kitabından alınmıştır.
==============================

ATATÜRK HARF DEVRİMİNDEN SONRA İLK İMZALI VE RESMİ YAZISINI
GALATASARAY KULÜBÜ'NE GÖNDERDİ.

Yıl 1928 ,4 Eylül günü 'Türkiye Cumhuriyeti Riyaseti kalemi Mahsus Müdüriyeti' başlıklı ve 'Reis-i Cumhur Gazi Mustafa Kemal ' imzalı 4/444 sayılı,ilk kez Latin harfli daktilo makinasıyla yazılmış bir mektup 'Galatasaray Terbiyeyi Bedenniyye Kulübü Reisi ve Sivas Mebusu Necmettin Sadık bey efendiye' geliyordu.

Üç yıldan beri üstüste hiç yenilmeden İstanbul Amatör Futbol Ligi Şampiyonu olan Galatasaray Futbol Takımı, 1928 yılı Ağustos ayının 31'inde, o zaman ki adı 'Tayyare Cemiyeti' olan bugünkü 'Hava Kurumu' tarafından ortaya konulan 'GAZİ BÜSTÜ' için karşılaştığı ezeli rakibi Fenerbahçe'yi: Ulvi Yenal, Mehmet Nazif Gerçin, Burhan Atak, Suphi Batur, Nihat Bekdik, Mithat Ertuğ, Mehmet Leblebi, Şadlı Alioğlu, Necdet Büyük, Kemal Faruki ve Muslih Peykoğlu 'dan kurulu on biri ile 4-0 yenmişlerdi.

O günlerde Galatasaray Kulübü başkanı bulunan Sivas Milletvekili ve o zamanların günlük gazetelerinden biri olan 'Akşam'ın sahiplerinden Necmettin Sadık (Sadak) sonradan 'Atatürk' diye anılacak Cumhurbaşkanı'na THK'ca ortaya konulan büstlerini kazanmaktan dolayı büyük kıvanç ve onur duyduklarını Türkiye'nin en büyük spor müzesindeki şeref köşesinde bu armağanı saklayacaklarını,tüm Galatasaraylıların 'Gazi Mustafa Kemal Paşa' hazretlerine duydukları sonsuz sevgi ve saygılarını, daima emirlerine amade olduklarını 1 Eylül 1928 günü bir mektupla arz etmişti.

Atatürk, en büyük devrimlerinden biri olan 'Yeni Türk Alfabesi'nin kabul edildiğini, 9 Ağustos gecesi Sarayburnu'nda verilen bir yemekte ilan etmişti.

İşte Mustafa Kemal'in yeni Türk alfabesinin kabul edildiğini bildirmesinden tan 26 gün sonra Latin harfli bir daktilo ile Atatürk tarafından yazdırılarak, Cumhurbaşkanı sıfatıyla imzaladığı ilk resmi yazı Galatasaray'a yazılmıştır.

Mektupta aynen şöyle yazmaktadır :

"Mektubunuzu aldım.Türk gençliğinin spor sahasında da gösterdiği kabiliyet ve faideli faaliyeti takdir-le müşahede ve takip ediyorum. Hakkımda ibraz buyurulan asar-ı muhabbetten mütehassıs oldum.Teşekkür ederim efendim."

Reis-i Cumhur
Gazi Mustafa Kemal

Bu arada 16 Eylül 1928 Pazar günü yayınlanana 2566 sayılı Akşam gazetesinin 3.sayfasında "Gazi Hazretlerini Teşyi" başlığı altında şu haber çıkmaktadır :

"Galatasaray denizcileri dün İstanbul'u terkeden Gazi Paşa hazretlerini Yeniköy açıklarında üç çifte futa ile muazzam bir suretle selamlamışlar,Paşa Hazretleri uzun müddet mendil sallamak sureti ile Galatasaray denizcilerine iltifat etmişlerdir."

Yıl 1930, Atatürk Galatasaray Lisesine ilk kez 2 Aralık Salı günü şeref vermişlerdi. Yanlarında Büyükelçilerimizden Galatasaray Kulübü'nün 12 numaralı üyesi Ruşen Eşref Ünaydın, Galatasaray Lisesinde okumuş olan o zamanın Dahiliye vekili Şükrü Kaya, Kılıç Ali Paşa ile birlikte Okul Müdürü Fethi İsfendiyaroğlu'nun öncülüğünde gezmişlerdi.

Bu konuda 'GSL 1868-1968' adlı kitabın 96.sayfasında, o zamanlar Lise Müdürü ve iki yıl sonra da Kulüp Başkanı olan Fethi İsfendiyaroğlu'nun 8.12.1930 tarihli "Reisicumhur Hazretlerinin Mektebimizi ziyaretleri" hakkında rapor'dan :

'Derslerden sonra mektebin her tarafını, bilhassa müzelerimizi ve konferans salonunu gezdiler***8230; Ve hatıra defterlerini imzaları ile tezyin buyurdular.'

Galatasaray'da spor, her zaman okul ile kulübün iç içe olmalarıyla gelişmiş ve başarıya ulaşmıştır. Çeşitli branşlarda kazanılan kupalar, Galatasaray Lisesi'ndeki muhteşem müzede muhafaza altına alınmıştır. Bu müzede Türk Spor Tarihinin en önemli belgeleri bulunmaktadır.

İşte bu müzeyi, Galatasaray Liseli, kulübün ilk üyelerinden Büyükelçi Ruşen Eşref Ünaydın'dan bilgi edinerek gezen armağan ve belgeleri birer birer inceleyen ilk Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa kemal paşa şeref köşesinde duran büstü ile harf devrimini yaptığının ayına varmadan yazdırıp imzaladığı mektubunu görünce ,Ruşen Eşref'e dönerek :

"- Bu kıymetli müzeye fotoğrafım lazım, imzalayıp vereyim" demiş.

12 gün sonra bir yaveri aracılığı ile gönderdiği boylarına yakın olan fotoğraflarının üzerine Büyük Önder, okul ve kulüp gözetmeksizin büyük bir incelik göstererek şunları yazarak yazarak imzalamışlardır:

"14.XII.1930 GALATA SARAYA - GAZİ M. KEMAL"

Yurdumuzda hatta dünyada bir eşi daha bulunmayan Galatasaray Müzesi ve Arşivinin şeref köşesinde asılı duran bu çok kıymetli fotoğrafı ile birlikte Atatürk'ün içtiği kahve fincanı telvesi ile su bardağı, imzaladığı hatıra defterleri ve 4.9.1928 günü ilk latin hafleriyle yazdığı ve imzaladığı tarihi mektubu vitrinli bir dolapta muhafaza edilmektedir.

Atatürk ikinci kez Galatasaray Lisesi'ne 6 Temmuz 1933 tarihinde şeref vermişlerdir.

Yanlarında o günlerde TBMM ve Galatasaray Spor Kulübü Hami Başkanı Kazım Özalp Paşa ile eski bir Galatasaraylı o zamanki Maarif Vekili Hikmet Bayur ve Prof.Afet İnan ile okul Müdürü Tevfik Arat olduğu halde yine müzeyi gezerek fotoğraflarının asılmış olduğunu görerek memnuniyetlerini bildirmişlerdi.
==============================
__________________
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 21.03.08, 15:23   #2755
leonking90
Herseyden Haberi Var
 
leonking90 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Nov 2005
Mesajlar: 927
Tesekkür etmis: 306
Tesekkür almis 587 -> 159 Konu
Standart

ATATÜRK' E MEKTUP ( 'Galatasaray'dan Atatürk'e ' adlı kitaptan )

Aziz Atam;

Bu mektubu,üç kez onurlandırdığın 500 yıllık Galatasaray Lisesi'nin müdürü olarak yazıyorum. Okulumuzu ilk ziyaret ettiğin 2 Aralık tarihini kuruluş günümüz olarak kabul ettik ve 500. yılımızı 100.doğum yılınla birlikte kutladık.

Lisemizin Anma ve Kutlama Komitesinde görevli öğrencilerimiz, bu küçük kitabı, 100 yaşına giren Ata***8217;larına minnet, şükran ve bağlılıklarını sunmak için hazırladır.

Bu kitapçığı düzenleyen gençler, senin 100.doğum yılında ölümünü anımsamadılar. Çünkü senin ölmezliğine, sensiz bir Türkiye, bir Türk Ulusu düşünülemeyeceğine; bu ülkede bağımsızlık, egemenlik, özgürlük ve uygarlığın seninle başladığına, ulusumuzun senin ilkelerin ve devrimlerinle çağdaşlaştığına kesinlikle inandılar.

Baştanbaşa işgal edilmiş Yurdumuzda hiçbir kurtuluş umudu kalmayan yüce ulusumuzun nasıl kurtarıldığını, ortaçağ karanlığından bugünkü aydınlığına hangi aşamalardan geçilerek ulaşıldığını anladılar.

100 yaşına girdiğin 1981'de, yurt çapında Ulusal değerin bütün yönleriyle işlenirken;tüm dünyada, özellikle dost ülkelerde ve uluslararası kuruluşlarda da gösterilen çok çeşitli etkinliklerle senin evrensel değerinin bir kez daha en belirgin boyutlarıyla ortaya koyulduğunu izlediler. Senin sadece bu yüzyılın en büyük dehası değil, gelmiş geçmiş bütün çağların ve dünya tarihinin örnek önderi olduğunu, yüzyıllarca uyutulan Asya ve Afrika 'nın senin damganı taşıyan Türk Devrimi ile uyanmaya başladığını ,mazlum ülkelerin bağımsızlık savaşı bayrağında senin dalgalandığını öğrendiler.

Ve öğrendiler ki, gidilecek yol yalnız senin yolun, konuşulacak dil senin dilin, tutulacak el senin elin...

Sen ölümsüz, sen en büyüksün; sen en gerçek, sen tek, sen Tanrı***8217;nın alnından öptüğü insan, sen ATA-TÜRK'sün...

Seninle yaşayacaklarına ve seni yaşatacaklarına, namusları, onurları, Yurdumuz ve Ulusumuzun kutsallığı üzerine and içtiler.

Müsterih ol Atam !

M.ŞÜKRÜ SARI
==============================

GALATASARAYLIYIZ, ÇÜNKÜ...

"Garp iştiyakı,fikre açık bir ufuk... Ve sen Şarkın bu ufka ilk açılan bir dericesi"

Tevfik Fikret 'in seslenişi, geçmişten geleceğe uzanan bir esinti.Yenileşme çabasının,daha iyi ve daha güzele varmanın derin istemini de taşıyor.İşte o düşünüş,Atatürk'ün "Ben inkılaplarımı Fikret'in şiirlerinden aldığım ilham ile yaptım" demesine yol açmıştır.

İleriye ve aydınlığa yönelik bir yürüyüşün öncüsüdür Tevfik Fikret... Ali Vecdi Bingöl, 'Atatürk ve Tevfik Fikret' adlı şiirinde çifte bağdaşmayı dile getirir:

"Fikret,bu toprakta, örnek insandı,
Nura aşık, karanlığa düşmandı...
Temelden devrimci bir heyecandı,
ATA, bu davanın neticesidir..."

Prof. Hüseyin Celasun, Galatasaray'ın Türkiye'ye katkıları adlı yazısında Atatürk'ün Galatasaray'a verdiği önemi yalın bir biçimde ortaya koymaktadır.

"Atatürk'ün şapka devrimini başlattığı sırada , ilk olarak kasket giydirmek üzere Galatasaray Lisesi öğrencilerini seçmiş bulunması da çok anlamlıdır."
==============================


UNUTAMAYACAĞIM ANI

Gazi okulumuzu ziyaret ettiğinde ben,o zamanki ismiyle Galatasaray Sultanisi'nin 16-17 yaşlarında bir öğrencisiydim. Latin harflerine döneli henüz 4-5 yıl olmuştu.Öğretimimizde Fransızca esas olduğundan Türkçe dışında kalan derslerimizin ekserisi Fransızca olarak yürütülüyordu.Birgün Atatürk'ün okulu ziyaret edecekleri haberi geldi.Kendisini görmeyi çok istiyordum. Hocalarımız çok kıymetli kimseler olup,talebeyi hazırlamasını iyi biliyor ve geçmiş dersleri kısaca özetleyerek yeni konuya bağlantı yapıyorlardı.

Nihayet Gazi Mustafa Kemal'in okulumuzu şereflendirmek üzere oldukları haberi geldi. Bütün öğrenciler, büyük bir heyecan ve coşku içinde vatanımızı kurtaran, Cumhuriyetimizin kurucusu, bu büyük ve yüce insanı karşılamak üzere okulun bahçesini doldurdular. O sırada resimler çekiliyordu. Bu resimlerde büyük bir şans eseri kendilerine yakın bir yerde ben de bulunmuştum. Ona resimlerde de olsa yakın olmak,O'nu yakından görmek benim için anıların en büyüğüdür. Hepimizle ayrı ayrı ilgilendi , konuştu;

"Türk gençleri;
Cumhuriyeti biz kurduk, sizler koruyup yücelteceksiniz ve yaşatacaksınız" dedi.

O'nu gördükten sonra TÜRK olduğumla daha çok övündüm. Ona olan sevgi ve saygım her geçen gün daha da arttı. Bizlere bakan o mavi çelik gözleri ile O büyük TÜRK, o günkü gibi aklımdadır.

SELAHATTİN BUDA
==============================

BAHTİYAR ADAM

Herkes ölür. Bu, her çakılan tabutun bize hatırlattığı müthiş ve şaşmaz bir tabiat kanunudur. Ve ölürken herkesin gözü arkada kalır.Bu herkese mukadder bir hasrettir. Atatürk de herkes gibi öldü;fakat herkesten ayrı olarak ,gözü arkada kalmadan öldü. Kalbi TÜRK olmak gururu ile çarpan,milletini kendi eli ile karanlıktan aydınlığa çeken, başında istiklal rüzgarı estiren, ona hürriyet balını tattıran, memleketin bünyesine uygun,güzel bir rejim hediye eden ,onu güneşlerin at oynattığı medeniyet şosesinin başına getirip bırakan bir adam, öldüğü zaman,gözü arkada kalır mı hiç ?

Dün Atatürk'ün kutsi naaşı Ankara'ya ebedi metfenine götürürlerken, caddeleri, pencereleri, damları dolduran ve bakışları mahzun,mendilleri ıslak yüz binlerce Türkün vakur ve ulvi manzarası karşısında bir insan için, milletin kalbinde yer etmekten daha büyük bahtiyarlık olamayacağını gözlerim yaşararak bir kez daha anladım.

Atatürk bahtiyar adamdır.

20 Kasım 1938
Cahit Sıtkı TARANCI
(1106 numaralı, Galatasaray Lisesi 1931 mezunu)
==============================

ATATÜRK FENERBAHÇELİ(Mİ)YDİ..? / Alpaslan Dikmen

Bu konuda Spor Yazarı Ahmet Çakır ağabeyimiz "93 Soruda Galatasaray Tarihi" isimli kitabında şöyle yazıyor;

"Evet Gazi Mustafa Kemal 14.12.1930 tarihinde Galatasaray Lisesi ve Müzesini gezmiştir. Burada ' Galata Saray'a ' diye yazıp imzaladığı bir fotoğrafını da sarı kırmızılılara armağan etmiştir. Bu fotoğrafın büyütülmüş bir kopyası Lise Müdürünün odasında asılıdır...

Bu konu, sevgili ülkemizdeki pe kçok benzeri olaydaki gibi kısa sürede hem gülünç , hem de acıklı bir oyuna çevrildi.

En büyük tartışma da Atatürk'ün Fenerbahçeli mi, yoksa Beşiktaşlı mı olduğu noktasında çıktı... Bugüne kadar Atatürk Fenerbahçeli olarak biliniyordu.Ancak Fenerbahçeli araştırmacı-yazar Ergun Hiçyılmaz 'Hayır Atatürk Beşiktaşlı idi' deyince ortalık karıştı.

Hiçyılmaz'ın gösterdiği kanıt, pek yabana atılacak gibi değildi.Ulusal Kurtuluş Savaşı öncesinde Anadolu'ya geçmeden Akaretlerde Beşiktaş Kulübünün yanında bir evde oturan Gazi Mustafa Kemal buradan Beşiktaşlı futbolcuların çalışmalarını izleyip onlara sempati gösterdiği yolundaki açıklama kolay reddedilebilecek bir değerlendirme sayılamazdı.

Bunun üzerine Fenerbahçe camiası ayağa kalktı.Tv programlarında ve gazetelerde olay tartışıldı. Atatürk'ün Fenerbahçeli olduğuna ilişkin belgeler ve kanıtlar ortaya konuldu .Dahası sarı-lacivertli camianın sonuna kadar bu işin takipçisi olacağı bildirildi. Sonuçta Atatürk'ün % 75 Fenerbahçeli, %25 Beşiktaşlı sayılabileceği gibi bir uzlaşmaya varılmış oldu. Böylece Atamız, iki ezeli rakibimiz tarafından paylaşıldığı için Galatasaray'a imzalı fotoğrafından başka bir şey kalmadı..."

Ahmet ağabey son paragrafında böyle yazıyor ama sadece imzalı resim değil, 04.09.1928 tarihinde Atatürk***8217;ümüzün "Galatasaray Terbiye-i Bedeniye Kulübü Reisi ve Sivas Meb'usu Necmeddin Sadık bey efendiye " (belgede aynı böyle yazılıdır...) yazmış olduğu bir de mektup vardır...

Ve bu mektubun en önemli özelliklerinden birisi de 'Yeni Türk Alfabe'sinin kabulünden sadece 26 gün sonra yazılmış olmasıdır.Atamızın bu yazısı müzemizin en mutena köşelerinden birini süslemektedir. Kuşkusuz Ahmet ağabey bunu unutmuş değildir ama gerginliği ! daha fazla artırmamak için bunu gündeme getirmediğini düşünebiliriz...

Unutmadan bir hatırlatma yapayım, Atamızın yazmış olduğu bu takdir ve teşekkür içeren mektubu Galatasaray'ın Fenerbahçe'yi 4-0 yenerek kazandığı "Gazi Büstü Kupası" maçından sonra gönderilmiştir.

Galatasaray'ın ünlü yöneticilerinden ve Atatürk'ün en yakın arkadaşlarından Salih Bozok'un oğlu Muzaffer Bozok ile yaptığım röportajda, Sayın Bozok bir anısını anlatmıştı;

"Bir gün Bülent, Gündüz, ben ve birkaç arkadaşımız Florya'ya eğlenmeye gitmiştik. Dönüşte yolda biraz gürültü yapmıştık.Tam o sırada köşeden Mustafa Kemal ve arkadaşlarının, ki yanında babam ve Gündüz'ün babası Kılıç Ali Paşa da vardı , göründüler... Mustafa Kemal babama dönerek 'Kim bu gürültü yapanlar ? ' diye sormuş. Babam ise biraz sıkılırak 'bizim çocuklar Paşam' demiş. Bunun üzerine Ulu Önderimiz 'Haa desenize bizim kulübün çocukları' diye cevap vermiş...

Bilmiyorum bu anı Ulu Önderimizin hangi kulübümüzün sempatizanı olduğuna dair bir delil midir?.. Ancak en büyük gerçek şudur ki; Atatürk tüm Türklerin Atasıdır... Güneş Kulübünü de tutsa, Fenerbahçeli de olsa, Beşiktaş'ı da sevse, bizim için farketmiyor... Çünkü O, dünya döndükçe bizim GAZİ MUSTAFA KEMAL Atatürk***8217;ümüzdür.

Laf aramızda, Atatürk ile ilgili resimlerin en güzellerinden birisi de Ata'mızın bir kayık içerisinde kürek çekerken resmedilen fotoğrafıdır...

Atatürk'ün küreklerine asıldığı kayık, Galatasaray Spor Kulübü***8217;nün yarışlarda kullandığı yani Galatasaray'ın malı olan FUTA denilen bir kayıktır. Tarih 29 Haziran 1935...

Aslında belgeler bunlarla da bitmiyor; Miralay Mustafa Kemal'in "Galatasaray
Keşşaflarının Başbuğu " olma durumunu kim nasıl izah edebilir acaba ?

Lütfen okuyunuz;

Yüzyılın başında 'Keşşaflık' da denilen İzcilik örgütleri de çok kurulmuştur. Bu çalışmalar, önce Edirne Muallim Mektebi ile Galatasaray ve İstanbul Sultanisinde başlamıştır.Ancak Balkan Savaşı bu ilgiyi dağıtmıştır. Mustafa Kemal Atatürk'ün Galatasaraylıların kurduğu 'Keşşaf ' örgütünün 'Reisi' olması Galatasaraylılar için unutulmaz bir hadisedir...

Şöyle ki;

Atatürk'ün Galatasaray'a olan aşinalığı bilinenden daha öncelere dayanıyordu. 1915-16 yıllarında Osmanlı Güç Dernekleri, İzci Dernekleri, ardından da Genç Dernekleri Müfettiş-i Umumisi Miralay Mustafa Kemal, 1914 yılında Türkiye'de ilk defa kurulan Galatasaray Keşşaflarının (İzci) BAŞBUĞU olmuş 1923'te Cumhuriyet'in ilanında oymak beyi Adnan Akıska, Galatasaraylı keşşaflarla Atatürk'ün huzurunda bulunmuştu. (Fotoğrafları mevcuttur)


Alpaslan DİKMEN
ultrAslan Genel Koordinatörü
[/color]
__________________
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 21.03.08, 15:31   #2756
Hasani
Uzman
 
Hasani - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2004
Mesajlar: 4.727
Tesekkür etmis: 32
Tesekkür almis 155 -> 113 Konu
Standart

Seçim 2008: Başkan Adayı Adnan Polat'ın Listesi

Galatasaray'da 22 Mart Cumartesi günü yapılacak seçimli olağan genel kurul toplantısı öncesi, başkan adayı Adnan Polat, yönetim kurulu listesini açıkladı.
The Ritz Carlton Otel'de, genel kurul üyelerine bir kokteyl veren Adnan Polat, yönetim kurulu listesini de burada açıkladı.
Listede yer alan ve Polat tarafından tek tek kürsüye davet edilen isimler şunlar:
Faruk Bil
Mehmet Helvacı
Işın Çelebi
Sinan Kılıç
Haldun Üstünel
Yiğit Şardan
Ali Haşhaş
Mümtaz Tahincioğlu
Murat Yalçındağ
Cemal Özgörkey
Ahmet Dedehayır
Metin Karakaya
Nejat Uygur
Tunca Hazinedaroğlu
Adil Emecan

Başkan Adayı Adnan Polat'ın yönetim Kurulu Listesinde yer aday isimlerin açıklanan özgeçmişleri şöyle:

Adnan Polat (7708): Polat Grubu***8217;nun Yönetim Kurulu Başkanı olan Adnan Polat, 1953 yılında Erzurum***8217;da doğdu. 1971 yılında Işık Lisesi***8217;nden, 1976 yılında New York Long Island Üniversitesi İş İdaresi Bölümü***8217;nden mezun oldu.
1976 yılında Polat Holding***8217;e bağlı Polat İnşaat Anonim Şirketi***8217;nin şantiyelerinde çalışma hayatına başlayan Galatasaray Spor Kulübü Başkan Adayı Polat, 1981 yılından itibaren Polat Holding***8217;in Sanayi Grubu***8217;nun yönetimini üstlendi. Polat bu süre içinde Sanayi Grubu***8217;nu uluslararası boyuta getirdi.
1992-1996 yıllarında 4 yıl süre ile Galatasaray Spor Kulübü Başkan Yardımcılığı ve Futbol Komitesi Başkanlığı yapan Adnan Polat, 7 Mart 1997 yılında Tayland Fahri Konsolosluk görevini üstendi.
Adnan Polat, 1999 yılında CHP***8217;den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı oldu. İki yıl sonra da Serkap (Seramik Kaplama Malzemeleri Üreticileri Birliği) Başkanlığı***8217;na getirildi. 2002 yılında da Seramik Federasyonu Başkanı seçildi.
Halen bu görevini sürdüren Adnan Polat, 2006 Mart ayında Galatasaray Spor Kulübü Başkan Yardımcısı görevine getirildi.
Evli ve iki çocuk babası olan Adnan Polat, TÜSİAD, İKV ve İTO üyesi.

Faruk Bil (5336):1956 İstanbul***8217;da doğdu. 1975***8217;de Galatasaray Lisesi'ni, 1979***8217;da İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'ni bitirdikten sonra, yüksek lisansını University of North Texas***8217;ta yaptı. Stinnes Intercoal Türkiye temsilciliği ve Toplu Konut Kamu Ortaklığı İdaresi'nde başkan danışmanlığı görevinden sonra reklam sektörüne girdi. 1994***8217;te Kangaroo İletişim ve Danışmanlık Reklam ve Pazarlama İletişim AŞ***8217;yi kurdu. Fransızca ve İngilizce bilen Faruk Bil, evli ve bir çocuk babası.

Mehmet Helvacı (5555): 1960 doğumlu olan Mehmet Helvacı Galatasaray Lisesi***8217;nden mezun olduktan sonra yüksek öğrenimini İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi***8217;nde bitirdi. Aynı fakültenin ticaret hukuku ana bilim dalında doktorasını tamamladıktan sonra aynı kürsüde profesörlüğe yükseldi. Evli ve iki çocuk babası olan Prof. Dr. Mehmet Helvacı Fransızca ve İngilizce biliyor.

Işın Çelebi (8023): 1950 doğumlu olan Işın Çelebi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi ****lurji Mühendisliğini bitirdikten sonra, İstanbul Teknik Üniversitesi***8217;nde aynı alanda yüksek lisans derecesi aldı. Doktorasını ise Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi***8217;nde ekonomi alanında tamamladı. 1975-1982 yılları arasında, Devlet Planlama Teşkilatı İktisadi Planlama Dairesi***8217;nde Uzman ve İmalat Sanayi Grup Başkanı olarak çalışan Çelebi, 1987 yılında İzmir Milletvekili seçilerek TBMM***8217;ye girdi. 1989-1991 yılları arasında Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı ve Para ve Kredi Kurulu Başkanı olarak görev yaptı. 1997-1998 yıllarında ikinci kez Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanlığı görevini yürüten Çelebi, 2002 yılında Çelebi Stratejik Danışmanlık AŞ***8217;yi kurdu. İngilizce bilen Çelebi, evli ve üç çocuk babası.

Sinan Kılıç (8283): 1948 doğumlu olan Sinan Kılıç, Ankara Tıp Fakültesi***8217;nden mezun oldu. İhtisasını gastroentereloji ana bilim dalında tamamlayan Dr. Kılıç, evli ve 2 çocuk babası. Dr. Sinan Kılıç, İngilizce ve Almanca biliyor.

Haldun Üstünel (9313): 1967 İstanbul doğumlu olan Haldun Üstünel, orta öğrenimini Saint Benoit Lisesi, lise öğrenimini Suadiye Lisesi***8217;nde, yükek öğrenimini ise A.B.D. San Francisco Dominican College Üniversitesi***8217;nde Uluslararası İş İdaresi Bölümü***8217;nde tamamladı. Üstünel, 1992 yılından bu yana İstanbul Tela Sanayi Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapıyor. İngilizce ve Fransızca bilen Üstünel, evli ve iki çocuk babası.

Yiğit Şardan (9798): 1963 doğumlu Yiğit Şardan, ortaöğretimi Galatasaray Lisesi***8217;nde, liseyi ise Robert Kolej***8217;de tamamladı. Ardından İTÜ İşletme Fakültesi***8217;ni bitirdi. Reklamcılık sektöründe faaliyet gösteren Saatchi & Saatchi***8217;nin Yönetim Kurulu Başkanlığı***8217;nı yürüten Şardan, iki çocuk babası ve Fransızca, İngilizce biliyor.

Ali Haşhaş (9959): 1953 doğumlu olan Ali Haşhaş İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi***8217;ni bitirdi. Emlak, yatırım, inşaat ve ticaret alanlarında faaliyet gösteren Extensa AŞ***8217;de Genel Müdür Yardımcılığı görevini üstlenen Ali Haşhaş İngilizce biliyor. Haşhaş, evli ve üç cocuk babası.

Mümtaz Tahincioğlu (10617): 1952'de Mardin'de doğan Mümtaz Tahincioğlu Londra Üniversitesi***8217;ni bitirdi. Mümtaz Tahincioğlu, İngiltere'de "Fomula 4" kursuna katılarak bu sporla tanıştı. Türkiye'ye döndükten sonra 1989'dan itibaren "karting" sporunun gelişmesi için çalıştı. İstanbul'un ikinci Otomobil Spor Kulübü'nü (İMK) kurdu. 1989-1992 yılları arasında 3 kez Türkiye Karting Şampiyonu oldu ve Dünya Karting Şampiyonası'nda da Türkiye'yi ilk kez temsil etti. 1997'de Otomobil Federasyonu Başkanlığı'na seçildi. Halen TOMSFED***8217;in Başkanı olan Tahincioğlu evli ve 2 çocuk babası. Sanayici olan Tahincioğlu, İngilizce biliyor.

Murat Yalçındağ (10963): 1970 doğumlu olan Murat Yalçındağ lise mezunu. Aile şirketinde görev yapan Yalçındağ, nakliyat sektöründe faaliyet gösteriyor. Murat Yalçındağ İngilizce biliyor.

Cemal Özgörkey (11076): 1959 doğumlu olan Cemal Özgörkey Galatasaray Lisesi***8217;nden 1979 yılında mezun olduktan sonra lisansını ABD Oglethorpe Üniversitesi***8217;nde tamamladı. Halen Etap Endüstri ve Yatırım Holding A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı olan Özgörkey İngilizce ve Fransızca konuşuyor.

Ahmet Dedehayır (7173): 1963 İstanbul doğumlu olan Ahmet Dedehayır, 1982 yılında İstanbul Özel Alman Lisesi***8217;nden, 1986 yılında Boğaziçi Üniversitesi İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü***8217;nden mezun oldu. 1992-1994 yılları arasında ortağı olduğu Tezal Menkul Değerler AŞ***8217;de Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapan Dedehayır, 1994-1996 yılları arasında Med Menkul Değerler AŞ***8217;de Genel Müdürlük görevinde bulundu. Dedehayır 1996 yılından beri bir danışmanlık şirketinde görev yapıyor. Evli ve üç çocuk babası olan Dedehayır, İngilizce, Almanca ve Fransızca biliyor.

Metin Karakaya (8754): 1955 doğumlu olan Metin Karakaya lise mezunu. Aile şirketi olan Karakaya Deri***8217;yi yöneten Metin Karakaya İtalyanca ve İngilizce biliyor. Karakaya evli ve 2 çocuk babası.

Nejat Uygur (8844): 1972 doğumlu olan Nejat Uygur yüksek tahlisini ABD Syracuse Üniversitesi***8217;nde tamamladı. Halen, inşaat, turizm, yiyecek, içecek, tarım ve ******cılık alanlarında faaliyet gösteren SEL Group A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olan Nejat Uygur, İngilizce biliyor.

Tunca Hazinedaroğlu (10627): 1967 yılında Ankara'da doğan Tunca Hazinedaroğlu, orta ve lise öğrenimini Saint-Benoit Lisesi***8217;nde yaptı. Yüksek öğrenimini Viyana Webster Üniversitesi***8217;nde tamamlayan Hazinedaroğlu, bu üniversitesinin İş İdaresi Bölümü***8217;nden mezun oldu. 1992 yılından bu yana Hazinedaroğlu İnşaat Yönetim kurulu üyesi olan Hazinedaroğlu, 2002-2005 yılları arasında 2 dönem CHP İstanbul İl Yönetim Kurulu Üyeliği, 2003-2005 yılları arasında ise Türkiye Müteahhitler Birliği Yönetim Kurulu Üyeliği yaptı. İngilizce, Fransızca ve Almanca bilen Tunca Hazinedaroğlu evli ve iki çocuk babası.

Adil Emecan (11285): 1961 doğumlu olan Adil Emecan, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi***8217;nden mezun oldu. İhtisasını göğüs hastalıkları ana bilim dalında tamamlayan Adil Emecan evli ve iki çocuk babası. Dr. Emecan İngilizce biliyor.
__________________
Güveni geliştirmek yıllar alıyor.Yıkmak bir dakika..
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 22.03.08, 11:44   #2757
Hasani
Uzman
 
Hasani - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2004
Mesajlar: 4.727
Tesekkür etmis: 32
Tesekkür almis 155 -> 113 Konu
Standart

Yeni Sayfa

G.Saray Lisesi'nde saat 10.00'da başlayacak kongrede Adnan Polat ile Nazım Durak yarışacak. Canaydın devri sona erecek.
Galatasaray Kulübü'nün Seçimli Olağan Genel Kurul Toplantısı bugün yapılacak. Galatasaray Lisesi'nde gerçekleştirilecek genel kurulda, 6 yıllık Özhan Canaydın dönemi resmen kapanırken, önümüzdeki 2 yıl başkanlık koltuğuna oturacak isim belirlenecek. Başkanlık için daha önce adaylıklarını açıklayan Adnan Polat ile
Nazım Durak yarışacak. Genel kurulda oy verme işlemi sabah saat 10.00'da başlayacak ve 15.00'te sona erecek.

5 BİN 327 OY VAR AMA!
Seçimler toplam 12 sandıkta gerçekleştirilecek. Kulüp tüzüğünün 21. maddesi uyarınca genel kurulda ödeneklerini 13 Şubat Çarşamba gününe kadar yatırmış olan üyeler oy kullanabilecek. Toplam 5 bin 327 üye oy kullanma hakkına sahip bulunuyor. Ancak katılımın düşük olacağı belirtiliyor. Oy sayımının ardından G.Saray Kulübü'nün 33. başkanı akşam saatlerinde belli olacak.
__________________
Güveni geliştirmek yıllar alıyor.Yıkmak bir dakika..
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 22.03.08, 11:46   #2758
Hasani
Uzman
 
Hasani - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2004
Mesajlar: 4.727
Tesekkür etmis: 32
Tesekkür almis 155 -> 113 Konu
Standart

Nöbet değişimi

Görevi Nonda ve Serkan'dan devralacak olan G.Saray'ın iki kaptanı Atacağımız gollerle taraftarımızı coşturacağız" şeklindne konuştu.


İKİSİ DE ÇOK HIRSLI
G.Saray'da kupadaki Gençlerbirliği yenilgisinden sonra tüm gözler yeniden lige çevrilirken, takımın iki tecrübeli golcüsü Hakan Şükür ile Ümit Karan yarın Denizlispor karşısında ilk 11'deki yerlerini alacaklar. Ümit Karan kart cezası, Hakan Şükür de sakatlığı nedeniyle hafta içi Gençlerbirliği karşısında forma giymemiş, bu iki futbolcunun yerine forvette Nonda-Serkan ikilisi görev yapmıştı.


KAZANACAĞIZ
Hakan Şükür ve Ümit Karan, Denizli maçı için iddialı konuştular. Hakan Şükür "Ağrılarım geçti. Kendimi hazır hissediyorum. Arkadaşlarımla birlikte galibiyet için savaşacağız ve istediğimiz sonucu alacağız" dedi. Ümit ise Denizlispor'un tehlikeli bir rakip olduğuna dikkat çekerek "Puan kaybına tahammülümüz yok. Çok dikkatli olacağız. Maçta gol atıp taraftarımızı coşturacağım" diye konuştu.
__________________
Güveni geliştirmek yıllar alıyor.Yıkmak bir dakika..
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 22.03.08, 11:48   #2759
Hasani
Uzman
 
Hasani - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2004
Mesajlar: 4.727
Tesekkür etmis: 32
Tesekkür almis 155 -> 113 Konu
Standart

4 süper gelecek

Aslan'da Bouzid, Carrusca, Barusso ve Song sezon sonunda gönderilecek.
Başkan seçilmesi beklenen Polat, transfer listesini hazırlıyor

GİDECEKLER BELLİ
G.Saray'da bugün yapılacak kongrede başkan seçilmesi beklenen Adnan Polat, şimdiden gelecek sezonun planlarını yapmaya başladı. Polat, Carussca, Barusso, Bouizid ve sözleşmesi sona erecek olan Song ile sezon sonunda yolları
ayırıp, 4 süper ismi Aslan'a kazandırmayı planlıyor.

ÖNCE ISAKSSON
Polat'ın sarı-kırmızılı takıma öncelikle kaleci transferi gerçekleştireceği öğrenildi. Yeni sezonda Manchester City'nin İsveçli kalecisi Isaksson'un Aslan olma ihtimalinin yüksek olduğu belirtildi. Adnan Polat, sağ bek, orta saha ve forvet transferi ile yabancı kontenjanını dolduracak.
__________________
Güveni geliştirmek yıllar alıyor.Yıkmak bir dakika..
Offline   Alıntı ile Cevapla
 
Alt 22.03.08, 11:49   #2760
Hasani
Uzman
 
Hasani - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Mar 2004
Mesajlar: 4.727
Tesekkür etmis: 32
Tesekkür almis 155 -> 113 Konu
Standart

Topal sevinci

Sakatlığı nedeniyle Ankaraspor maçımda forma giyemeyen Mehmet Topal tamamen iyileşti. Genç futbolcunun yarınki Denizlispor maçında forma giyebileceği belirtildi. Mehmet Topal kendini hazır hissettiğini kaydederek "Eğer hocalarımız bana görev verirse, sahaya çıkar en iyisini yaparım" ifadesini kullandı. Sarıkırmızılı futbolcunun Denizlispor karşısına ilk 11'de sahaya çıkması bekleniyor.
__________________
Güveni geliştirmek yıllar alıyor.Yıkmak bir dakika..
Offline   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 9 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 9 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz aktif değil dir.

Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 06:45 .

Powered by Herkonu team