Uygun ateşledi
Sivassporlular! İlk yarının müthiş heyecanını yeniden yaşamak istiyorsanız Hakan Erol'un analizini sakın kaçırmayın!
Uygun ateşledi
Bülent Uygun saha içindeki taktikleri kadar saha dışındaki mükemmel manevralarıyla takımı zirveye taşımayı bildi İlk yarıda tarih yazan Yiğido artık daha fazlasını istiyor. Yönetim kurulu oyuncu satmamaya ve güçlenmeye karar verdi.
Türkıye,
Süper Lig'in ilk yarısı sona erdiğinde
Sivasspor'un tarihi başarısına alkış tutarken,
kırmızı-beyazlılar bu zirve yürüyüşünün temellerini aslında
2006-07 sezonunda atmıştı. O sezona ligde orta sıralarda yer bulma umuduyla giren
Sivasspor ilk yarıda bir türlü istediğini bulamamış ve kan değişimine gitmek kaçınılmaz olmuştu. Başkan
Mecnun Otyakmaz yönetimindeki yönetim kurulu işte o an
tarihi bir karara imza attı.
Alman hoca Werner Lorant gönderildi, menajerlik görevini üstlenen
Bülent Uygun takımın başına getirildi.
Uygun daha ilk icraatında radikal ve cesur kararıyla dikkat çekti.
Brezilyalı golcü
Anderson'u,
Ç. Rize'ye gönderip şöyle konuştu: "
Elimde Mehmet Yıldız gibi bir golcü var. İkinci yarıda patlama yapacak. Onu Türk Futbolu'na armağan edeceğim." Uygun'un o dönemde cesurca söylediği sözlerin şimdi ne kadar doğru çıktığı iyi anlaşılıyor.
2006-07 sezonunu 48 puanla 6. sırada bitiren
Sivas yeni sezonda önemli işler yapacağının sinyallerini verdi. Gerek yönetim kuruluyla gerekse futbolcularıyla iyi anlaşan
Bülent Uygun yeni ve dinamik bir takım yapma konusunda rahat bir ortam buldu. Genç teknik adam kulübün şartlarını, alt yapı imkânlarını iyi biliyordu. Akıllı ve mütevazı bir taransfer döneminden sonra sıkı bir çalışma dönemi başladı.
Kırmızı- beyazlı futbolcular her zaman iyi ve rahat diyalog kurma avantajını kullandılar.
HÜKMEN KAZANDI
Sezona çok tartışılan bir maçla başladı
Sivasspor.
Trabzonspor deplasmanı her takım için zordu.
Kırmızı-beyazlılar çok mücadele etmiş ancak son dakikalara 1-0 mağlup girilmişti. Beraberlik için bastırdıkları anlarda rakip taraftarların sahaya girmesi maçı tatil edilme noktasına götürdü. Haftalar süren toplantılar sonrası
Sivas bu maçı
3-0 hükmen kazandı. Bu karar belki de iyi bir sezon geçirileceğinin sinyaliydi. 2. haftada
Belediyespor'u evinde 2-1'le geçen Sivas zor bir sınava daha gidiyordu.
İstanbul'da
Fenerbahçe önünde mükemmel oynayan
Yiğido, bu maçı 1-0 kaybetti. Ancak bozulmayan
Sivasspor 4 haftalık bir üç puan serisine girecekti.
Gaziantep, OFTAŞ, Ç.Rize ve Bursa önünde alınan galibiyetler hem takımın özgüvenini yükseltti hem de Sivasspor artık zirvede bir kimlik bulmuştu. 8. haftada yaşanan
****ücü beraberliği sonrası
Manisa karşısında alınan galibiyet takımın diğer
Anadolu ekiplerinden çok farklı olduğunu gösteriyordu.
Kırmızı-beyazlı takımda başarılar arttıkça kahramanlar da kendini göstermeye başlamıştı.
Balili ve
Mehmet Yıldız forvette marka olma yolundaydı. Orta sahanın klas ayağı
Mohammed Ali oluyordu. Attığı frikik golleri dikkat çekmeye başlamıştı. Duran top olduğunda gözler onu arıyordu.
Musa Aydın, Abdurrahman, Sedat ve
M. Sözgelmez takımı için canını dişine takan savaşçılardı. Artık küçük taraftarlar bile bu isimleri ezberlemeye başladı. 9. haftada yaşanan 2-1'lik
Konyaspor yenilgisi takımın yorgun olmasından başka birey değildi. Bunun acısını evinde
Kasımpaşa'yı 4-0 yenerek aldı Sivasspor.
İLK SİNYALİ VERDİ
İnönü'de
İngiltere'de yaşadığı bozgundan dönen
Beşiktaş maçı ilk yarının en kritik maçlarından biri olacaktı. Karşısında yaralı bir
Kartal vardı
Yiğido'nun. Ancak sakin, akıllı futboluyla yine sonuca gitmeyi başardı. Sivas bu galibiyetle ilk yarıyı zirvede tamamlayabileceğinin ilk sinyalini de veriyordu. Öyle ki her takıma ters gelebilecek kadroya sahip
Kayseri bile Sivas'ı durduramadı. 1-0 ile üç puanı alan Yiğidolar,
Ankara ve
Denizli'yi aynı skorla 2-0 yenerek yoluna devam etti. Bitime bir hafta kala
Galatasaray maçı final niteliği taşıyordu. Ancak ezeli rakibi
Fenerbahçe'ye mağlup olmuş
sarı-kırmızılı takımın bu maçta tüm eforunu ortaya koyacağı kesindi.
Sivasspor, aslında maçtan önce kaybetmişti. Psikolojik olarak puana mecbur olan taraf değildi. Ne skor, ne de oyun olarak bekleneni verebildi. 2-0'lık yenilgi sadece
Sivasspor'un düşüşe geçeceğini umanları bir maçlık haklı çıkarmıştı. Ancak
Yiğido havlu atmaya niyetli değildi. İlk yarıdaki başarıda, kötü giden bir maçtan sonraki gelen maça iyi hazırlanıp galip gelmenin, payı büyüktü.
Sivasspor bunu bir kez daha başardı. İlk yarının son maçında puan için gelen
G.Birliği'ni 2-0 yenerek 17 maçta 37 puana imza attı. Bir gün sonra
Galatasaray'ın puan kaybetmesiyle
Yiğido, bileğinin gücüyle liderliğe çıkıyordu. Bu bir rekordu, bu bir tarihti, bu bir zaferdi.
Sivasspor'un başarısında
Bülent Uygun kilit rolü oynadı. Saha içindeki taktikleri kadar, saha dışındaki manevraları da usta işiydi. Oyuncularını motive etmek için hiçbir zaman şampiyonluk iddiası içine girmedi. Hatta "
şampiyon olamayız, sadece en iyisini yapacağız" diyordu. Transfere katı bir tutum içinde bakmadı. En gözde oyuncusu
Mehmet Yıldız'ın bile gidebileceğini açıkladı. Oyuncularını baskı içine girmemeleri için mükemmel bir tavır sergiledi.
Sivassporlu futbolcular her maça rahat ve sakin çıktı.
KENETLENDİLER
İkinci yarının yaklaştığı şu günlerde ise
Sivasspor'daki gelişmeler değişik bir ivme kazandı. Taraftarlar, camia ve şehrin ileri gelenleri kulübün çevresinde kenetlendiler. Yapılan kampanyalarla sağlanan maddi destek, teknik kadro ve yönetimi mutlu etti.
Uygun verdiği en sıcak ve yeni mesajda, artık transferde oyuncu satıp para kazanmayı değil, ikinci yarıda şampiyonluğa nasıl ulaşabileceklerini düşündükleirini açıkladı. Bu tarihi demeç, belki de sezon sonu yaşanacak zaferle çok daha fazla anlam bulacak. İkinci yarıda Sivas'ın performansı şimdiden merak ediliyor.