|
|
Volitan |
|
24.01.08, 08:46
|
#1
|
Herkonu.com Fanatik
Üyelik tarihi: Sep 2007
Mesajlar: 160
Tesekkür etmis: 35
Tesekkür almis 46 -> 28 Konu
|
Volitan
Volitan ve Dr.Hakan Gürsu
Türkiye için süper bir şey oldu. Moral olsun diye söylemiyoruz; gerçekten süper bir şey: Aramızdan biri çıktı ve dünyanın en sivri, en garip, en özgür zekalarının katıldığı bir yarışmada birinci seçildi. Bu öyle bir yarışma ki para ödülü bile vermiyorlar. Çünkü hayallere para biçmiyorlar. O yarışmada insanlar birbirleriyle devil, birbirlerinin hayalleriyle yarışıyor. Aklına esenlerle... Uykusunu kaçıranlarla... Düşünde gördükleriyle ve düşünü gerçekleştirenlerle...
Bu yılın 100 küsur milletten "düş birincisi" ODTÜ Öğretim Üyesi Dr. Hakan Gürsu... Gürsu önce bir tekne düşledi. Öyle bir tekne ki yakıtı olmadan da gitsin. Yelkeni olsun ama rüzgar esmediğinde bile yüzsün.
Gürsu düşlediği bu tekneyi gerçekten yaptı. Hem de o kadar eşsizini yaptı ki dünyanın bütün diğer özgür zekaları hayran kaldı. Gürsu'ya 13 Ekim'de New York'ta Uluslararası Tasarım Ödülü'nü (IDA 2007) verdiler. Üstelik iki dalda. Hem deniz araçları hem de tüm ulaşım araçları dalında... Yani 1438 projenin içinde iki kez birinci! Hatta birincilerin birincisi... Çünkü bu yarışma "kazananların", daha önce birincilik almış tasarımların müsabakası...
Bu kadarla da bitmiyor. Asıl sorun başka. Ne olduğunu şimdi siz de tahmin etmişsinizdir ama bakın o sorunu Hakan Gürsu nasıl anlattı...
"Volitan" adı nereden aklınıza geldi? "Volitan" Latince "hızlı yol alan" demek. Bir de bizim Akdeniz sahillerinde görülen bir uçarbalığın adı... Bu balığın çok saygılı duyulacak bir performansı var. 200 metre falan suyun üzerinde gidiyor. Balığı da, kelimenin anlamını da çok sevdik. "Xmr21" gibi bir isim yerine "Volitan" dedik. Ayrıca uluslararası yarışmalarda menşeinizi belirtecek her şeyden de kaçınıyorsunuz. Bunu hem etik açıdan yapıyorsunuz hem de stratejik...
Bu ödülü kazanan Zaha Hadid dışında başka bir Müslüman var mıydı? Literatürü bildiğim kadarıyla -ki takip ettiğim bir literatürdür- başka yok. Bir de biz. Tesadüf mü yoksa Müslüman ya da Ortadoğulu olmak gerçekten ciddi bir engel mi? Kesinlikle engel. Bu bize bazı yarışmalarda off the record söylendi de. "Katılmayın, size ödül vermezler" dediler. Biz buna "handikap puanı" diyoruz. Yani birinci torbadan değil, üçüncü torbadan geliyorsunuz. O yüzden de mükemmelin mükemmelini yapmanız gerekiyor.
"Bize Doğu Avrupalı dediler" En mükemmeli yapmak böyle bir önyargıyı kırmaktan daha mı kolaydır? Neredeyse... Bakın size çok ilginç bir şey anlatacağım: ABD'de çok saygın, önemsenen bir internet sitesi var: Pure Contemporary Behind the Curtain. Orada çok etkili bir kadın yazar var: Diane Burley. Bu hanım bizim tasarımlarımız hakkında daha biz ödül almadan önce bir makale yazmış, "Bu ekibe dikkat, bunlar bir şey yapacak" diye... Ama asıl önemlisi şu: Bizi tanıtırken "Ortadoğu" dememiş de "Doğu Avrupa" demiş. Çok şaşırdım. Kendimi hiç Doğu Avrupalı gibi düşünmemiştim ama onlar beni orada görmüş.
Sizce niye? O ürünleri Ortadoğu'ya yedirmek istemiyorlar. Belli kalitede bir ürün yaparsanız "Bu Ortadoğu değil, olsa olsa Doğu Avrupa'dır" diyorlar. Ve bir şekilde sizi Avrupalı diye kodluyorlar. Bir Türk ve Müslüman için Avrupalı dedirttiğinize göre demek ki gerçekten zor iş başarmışsınız. Valla bu ödül için "Tasarımın Oscar'ı" diyorlar. Tabii ödülü alanın böyle bir şeyi söylemesi çok zor ama ben bir aydır birçok kişiden "Orhan Pamuk'un Nobel'inden sonraki en büyük ödül" sözünü duydum.
Bu ödülü aldığınızı kaç kişi biliyor? Çok da bilinmiyor. Komşularınız biliyor mu? Galiba onlar biliyor. "Bir teşekkür bile yok" Köşk? Siyaset? Herhangi bir kutlama? Hiç! Yok öyle bir şey! Bir tek Deniz Kuvvetleri'nden gelip tebrik ettiler, projeyi incelediler ve benden bir brifing istediler. Dünya farkında mı? Olmaz mı! Daha da farkında olacaklar çünkü bu yarışmada ödül yerine sizin bir yıllık tanıtımınızı üstleniyorlar. En saygın müzelerde Volitan sergilenecek; 100 bin tirajlı bir kitap basılıp dünyaya dağıtılacak. Ama bizde bir teşekkür bile yok.
"Çocukluğum yelkenlilerde geçti" Deniz olmayan bir şehirde yaşayıp dünyanın en müthiş teknesini yapmak... Nasıl oluyor bu? Çünkü ben aslen Kalamışlıyım. Üstelik Kalamış'ın marina olmadığı zamanlarda Kalamışlıydım ve o zamanlar çocuklar top yerine suyla oynardı. Bütün çocukluğum yelkenlilerde, teknelerde geçti... Hâlâ ne zaman İstanbul'a gitsem asla köprüyü kullanmam, vapura binerim. Ne zaman boş kalsam gidip suyun kenarında otururum
"Çocukluğum yelkenlilerde geçti" Deniz olmayan bir şehirde yaşayıp dünyanın en müthiş teknesini yapmak... Nasıl oluyor bu? Çünkü ben aslen Kalamışlıyım. Üstelik Kalamış'ın marina olmadığı zamanlarda Kalamışlıydım ve o zamanlar çocuklar top yerine suyla oynardı. Bütün çocukluğum yelkenlilerde, teknelerde geçti... Hâlâ ne zaman İstanbul'a gitsem asla köprüyü kullanmam, vapura binerim. Ne zaman boş kalsam gidip suyun kenarında otururum .
Volitan nasıl bir tekne? - Volitan'ın en üstün özelliği çok çevreci olması. Hiçbir petrol ürünü yakıt kullanmıyor, asla karbondioksit atığı üretmiyor. - Herhangi bir limana girip yakıt almasına gerek olmadığı için Volitan'la hiç durmadan dünya turu yapabilirsiniz. - İçme suyu almanıza gerek yok çünkü tekne bir yandan giderken bir yandan deniz suyunu tatlı suya çeviriyor. - Volitan sonuçta bir yelkenli ama rüzgar esmediğinde de gidiyor. Çünkü üzerindeki o iki katı yelken aynı anda iki işe yarıyor: Rüzgar varsa yelken vazifesi görüp tekneyi yüzdürüyor. Rüzgar yoksa da tekneyi güneş götürüyor.
- Güneşle tekne gider mi? Volitan gidiyor. Çünkü teknede güneş enerjisiyle çalışan iki adet elektrikli motor var. Güneş varken o tepedeki iki panel sayesinde şarj oluyor ve rüzgar çıkmasa da, güneş batsa da tekneyi götürüyor. Hemen belirtelim motorun aküsü de öyle kurşun pil falan değil; o da çevreci, yani jel akü. - Volitan'ın hareket kabiliyeti inanılmaz. Olduğu yerde nokta dönüşü yapabilen ilk deniz aracı. - Volitan bir de kapanabiliyor... Üstte paneller, altta kanatları falan görünce "Ben geldim, boşaltın bu limanı" havasına hiç bakmayın çünkü sudaki kanatlarını teknenin altına toplayıp, yukarıdaki panellerini de tek parça yapabiliyor.
- Çevreciliğin kurallarından biri de dayanıklı tüketim malı yapmak: Volitan'ın ömrü 80 yıl. - Volitan keyfine düşkün. 12 kişinin çok rahat yaşayabileceği, lüks yat kıvamında konfora sahip. - Volitan'ın tek eksiği pek romantik bir havasının olmaması... "Mehtaplı bir gecede Burgaz açıklarında demirleme" hissi vermiyor. Ama zaten ABD'liler de "2040'ın teknesi" diyorlar Volitan için.
--------------------------------------------------------------------------------
Dünyanın konuştuğu adamı bizde bilen yok
Tarih: 15 Ocak 2008 Kaynak: Türkiye Yazan: Tuncay Önür
Geçen yıl yaptığı buluşla 1438 rakibini geride bırakarak dünyanın en iyi tasarımcı ödülünü alan Dr. Hakan Gürsu***8217;yu bütün dünya tanıyor ama Türkiye***8217;de ilgi gösterilmiyor.
Geçtiğimiz yıl tasarladığı ***8220;Volitan***8221; isimli çevreci teknesiyle 1438 rakibini geride bırakarak New York***8217;ta Uluslarası Tasarım Ödülü (IDA) 2007 ödülünü alan ODTÜ***8217;lü öğretim üyesi Dr. Hakan Gürsü, ilgisizlikten yakındı. Akdeniz sahillerinde görülen bir uçan balık olan ***8216;Volitan***8217;in adını verdiği tasarımına, dünyanın hayran kaldığını belirten Dr. Gürsü, ***8220;Bizden sadece Deniz Kuvvetlerinden gelip tebrik ettiler ve birifing istediler. Başka da ilgi gösteren veya başarımdan dolayı tebrik eden olmadı***8221; diye konuştu.
Çevreci proje
Dr. Hakan Gürsü***8217;nün tasarladığı teknede, hiçbir petrol ürünü yakıt kullanılmıyor. Güneş enerjisiyle çalışan iki adet motorla hareket eden tekne, içme suyunu da kendisi üretiyor. Güneş olmasa da jel aküde biriken enerji onu gece boyunca götürebiliyor. Tekne, olduğu yerde 360 derece nokta dönüşü yapabiliyor. New York***8217;ta yapılan yarışmada kendilerini, Orta Doğulu olarak gördükleri için şans tanımadıklarını anlatan Dr. Hakan Gürsü, ***8220;Katılmayın size ödül vermezler gibi engelleyici sözler bile söylediler. Ama ben tasarımıma güvendim. Sonunda Tasırım Oscarı***8217;nı aldım***8221; dedi. Bu buluşa yabancıların çok önem verdiğini belirten Dr. Gürsu kendi ülkesinin yeterli ilgiyi göstermemesinden yakınarak şunları söyledi: ***8220;Volitan***8217;ın bir yıl boyunca tanıtımını üstlendiler. En saygın müzelerde sergileyecekler. 100 bin tirajlı kitap basılarak bütün dünyaya tanıtılacak***8221; dedi.
Japonlar ödüllendirdi
1959 yılında İstanbul***8217;da doğan Dr. Hakan Gürsu, 1984 yılında Ortadoğu Teknik Üniversitesi Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümünü birincilikle bitirdi. 1991 yılında Japonya***8217;da proje çalışmaları yaptı, 1996 yılında doktora derecesini tamamladı. Moskova ve Tokyo***8217;da iç mimarlık, şehircilik ve ürün tasarım alanlarında değişik projelerde çalıştı. Gürsu***8217;nun başta, Japon hükümetinin verdiği ***8220;Pioneer of design***8221; olmak üzere birçok ödülü bulunuyor.
Balıktan Etkilendi
Dr. Hakan Gürsu, tasarımına Akdeniz sahillerinde görülen uçan balık ***8220;Volitan***8221;ın adını verdi. ***8220;Volitan***8221; Latince ***8216;hızlı yol alan***8217; manasına geliyor.
TSK'ya süper araç!
Uluslararası Tasarım Ödülü alan Dr. Hakan Gürsu***8217;nun Türk Silahlı Kuvvetleri için yapacağı araç havada, karada ve suda gidecek.
Uluslararası şirketler ve saygın üniversiteler, Türkiye***8217;nin tasarım dahisi ODTÜ öğretim üyesi ve Endüstri Ürünleri Tasarımcısı Dr. Hakan Gürsu***8217;nun (49) peşine düştü. ***8220;Volitan***8221; adlı tekne tasarımıyla dünyanın en prestijli yarışmalarından bir kabul edilen ve ***8220;tasarımın nobeli***8221; olarak gösterilen Uluslararası Tasarım Ödülleri (IDA 2007) yarışmasında ***8220;Geleceğin en yenilikçi ve çevreci deniz aracı***8221; nitelendirmesiyle ödüle layık görülen Gürsu, üniversitelerin teklifini, ***8220;ülkemi terk etmiyorum***8221; diye geri çevirdi. Volitan teknesinin üretimi için, büyük bir Fransız şirketiyle ön anlaşma yapıldı.
Göz yaşartacak proje
Gürsu***8217;nun TSK için yürüttüğü çok önemli bir proje var. Bu projenin çok yakında herkesin gözlerini yaşartacağını söyleyen Gürsu, sözlerini şöyle sürdürdü:
***8220;4 ay sonra daha büyük bir şeye imza atacağız. Savunma sanayiine yönelik çok ciddi çalışmalarımız var. İşler bitti ama şu anda duyurulmuyor. Üç dört aya kadar açıklanacak. Detay veremem ama orduya yönelik çok ihtiyaç duyulan birşeyleri realize ettik. Prototipi yapıldı ve şu anda çalışıyor. İnsanların gözlerinin dolacağı bir proje. Bir araç geliştirdik. Havada taşınıyor, suda da gidiyor, karada da.***8221;
Yangın susuz sönecek
Gürsu, bunların dışında bir başka proje üzerinde de çalıştıklarını belirtirken, ***8220;Şu an çalıştığım projenin yanında Volitan çay kaşığı kalır***8221; dedi. Bu projenin, ***8220;uyduruktan bir tekneyle Türkler meşhur oldu***8221; laflarını gölgede bırakacağını savunan Gürsu, ***8220;Bununla Türklerin de yapabileceğini, beyin gücüne sahip olduğumuzu göstereceğiz. Bu, orman yangınlarına yönelik bir proje. Cayır cayır ormanlarımız yanıyor. Su sıkıntısı çekiyoruz. Susuz orman yangını söndürülebilir. Bunun üzerine çalışıyorum, bu da yakında ortaya çıkacak***8221; diye konuştu.
Kopyacı Türk imajı
Volitan***8217;la gelen ödülün kendisinin 21. ödülü olduğunu anlatan Gürsu, ***8220;17 ayda 3***8217;ü uluslararası, 6***8217;sı ulusal 9 ödül aldık. Türklere ve Müslümanlara karşı uluslararası arenada bir önyargı var. Uluslararası fuarlarda Türk standlarının kopya ürün nedeniyle kapatılıp, mühürlendiğini biliyorum. Çinliler, Japonlardan sonra Türklerin hazır ürünleri alıp, kopyalamak eğilimi var. Biz özgür, yaratıcı ürünler yapabileceğimize olan inançla yola çıktık. Farklı bir Türk imajı yaratabilir miyiz düşüncesindeyiz***8221; dedi.
Bu adamı iyi korumalı!!
Dr. Hakan Gürsu, TSK için havada, karada ve suda gidecek araç yapacak! ASELSAN mühendislerinin başına gelenler düşünüldüğünde Gürsu'nun bu günden sonra daha dikkatli korunması lazım gelmez mi?
|
Offline
|
|
|
|
|
24.01.08, 08:48
|
#2
|
Herkonu.com Fanatik
Üyelik tarihi: Sep 2007
Mesajlar: 160
Tesekkür etmis: 35
Tesekkür almis 46 -> 28 Konu
|
Hakan Gürsu, (d.1959, İstanbul) endüstriyel tasarımcı ve doktor öğretim üyesidir.
Hayatı :
1959 yılında İstanbul'da doğan Hakan Gürsu, 1984 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Endüstri Ürünleri Tasarımı Bölümü'nü birincilikle bitirdi. 1987 yılında Mimarlık Fakültesi, Bina Bilgisi Ana Bilim dalında Master derecesini aldı. 1988 yılında başladığı Doktara çalışmasına; 1991 yılında Japonya'da proje çalışmaları ile devam etmiş ve 1996 yılında Doktara derecesini tamamlamıştır.
Nokta dönüşü yapabilen ilk deniz aracı olan Volitan'ı da tasarlayan Designnobis ekibinin kurucusu olan Dr. Hakan Gürsu, halen ODTÜ'de öğretim üyesidir.
--------------------------------------------------------------------------------
Söyleşi Cumhuriyet Bilim Teknik Dergisi 18 Ocak 2008 Tarihli Sayısından Aynen Aktarılmıştır.
"Tasarım Nobel"li tekne Türkiye'de üretilecek
Uluslararası tasarım ödülleri yarışmasın "IDA Int. Design Award 2007"de Tekne ve Ulaşım araçları genel kategorilerinde Volitan projesiyle iki ayrı birincilik ödülü alan Hakan Gürsu ve arkadaşları, büyük beğeni toplayan tasarımın Türkiye'de üretilmesini şart koşuyor. Gürsu ve arkadaşlarının, 16 ay içinde toplam 9 tasarım ödülleri var...
Geçen yılın kasım ayında yapılan uluslararası tasarım yarışmasında (IDA) elde ettikleri başarı üzerine, özellikle Fransızlarla üretim anlaşması için görüşmeler yapılıyor. İlginçtir ki Türkiye'den hiç bir şirket, işadamı uluslararası geleceği olan bu projeye bugüne kadar ilgi göstermedi..
° Güneş ve rüzgâr enerjisi ile çalışıyor, gece de yolculuk yapıyor. ° Tatlı suyunu denizden elde ediyor, 2 hareketli motora sahip ° 32 m. boyundaki tekne nokta dönüşü yapıyor ° Güneş panelleri aynı zamanda yelken görevi yapıyor ° 12 kişi alıyor, konforlu ve 80 yıl ömrü var!
Volitan adı verilen tekne tasarımı çevreci özellikleriyle dikkati çekerken, pek çok yenilikçi niteliğe (inovatif) de sahip. Şimdiden "Yarının en çevreci deniz aracı" olarak nitelendiriliyor. Tekne, yakıt olarak petrol kullanmıyor, rüzgâr ve güneş enerjisiyle 18-20 deniz mili hız yapıyor.
New York'ta düzenlenen uluslararası tasarım yarışması IDA'da iki dalda birincilik alan Hakan Gürsu ve ekibi, Volitan adını verdikleri teknenin üretimi için yaptıkları uluslararası görüşmelerdoe, üretimin ülkemizde gerçekleştirilmesini şart koşuyor. Kurdukları Designnobbis şirketinde 16 ay içinde toplam 9 tasarım ödülü alan ekip, projeye Türkiye'den ilgi gelmediğini, ancak uluslararası şirketlerin ilgisinin ise artarak sürdüğünü belirtti.
CBT: Sayın Gürsu, çok ilginç bir tekne tasarımı ile "tasarım oskarı" denebilecek bir ödül kazandınız. Nisan ayında da ödülünüzü almak için Los Angeles'e gideceksiniz. Önce, ödülün açıklandığından bugüne hayatınızda neler değişti?
Gürsu: IDA ödülünü kazandığımız tarih aslında kasım 2007'dir. Anadolu Ajansının haberi ile Türkiye'de basın yayın organlarında ödül haberi bir miktar yer almış ve konu hızla kapanmıştı. Ocak 2008 gelindiğinde ise; internet üzerinde bizim dışımızda hızla gelişen bir ikinci dalga ilgi başladı, giderek büyüyen bu ilgi gelinen nokta itibarıyla şaşırtıcı bir boyuta ulaşmış bulunuyor. Yurtdışında ise, ilk günden itibaren başlayan ilgi matematik bir artış eğrisi ile sürüyor. Özellikle yapımına talip olan firmalar, teknolojilerini öneren kurumlar ile yoğun bir görüşme trafiği yaşıyoruz.
CBT: Bu dünya çapındaki ödülü kazandığınıza ve patentini de aldığınıza göre, dünya ve Türkiye'de şirketler, işadamları ortak üretim için peşinizdeler demektir... Böyle bir ürünün peşini kimse bırakmaz... iş ortaklıklarınız nasıl gelişiyor?
Ülkemizde ilgi olduğunu söylemek zor, beğenen çok ve taktir edenler, tebrik edenler dışında, ilgi olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Bazı yan sanayii kuruluşları malzeme temini konusunda her türlü yardımı yapmayı teklif ediyor. Yurtdışında ise, ilgi gerek ürün alımı gerekse de yapım ortaklığı temelinde gelişiyor. Özellikle Fransızların teklifi ciddiyet ve istek itibarı ile ilgimizi çekmiş durumda...
CBT: Üretim için öncelikli tercih edeceginiz bir yer var mı, öyle anlaşılıyor ki Fransız yatırımcılar devrede, yurtiçi mi yurtdışı mı?
Fransız yatırımcılara da söylediğim gibi, Türkiye denizcilik sektöründe hatırısayılır bir ülke: Volitan'ın üretilmesinde de şartlar uygun gözüküyor. Dolayısı ile yapım için Türkiye'nin gayet uygun olduğunu düşünüyoruz. Bu yöndeki isteğimizi kendilerine ilettik. Tekno kentler ve serbest bölgelerin bu amaçlar için geliştirildiğini ve incelemelerini tavsiye ettik. Firmalar ile görüşürken, ülkemizde üretilmesi konusunda bir ön talebimiz olduğunu belirtiyoruz.
CBT: Siz bir tasarımcı grup olarak çalışıyorsunuz, koltuk- sandalye tasarımından tutun yenilikçi ürünlere, ev eşyalarına, hediye ürünlerine, mimarı-iç mekân tasarımlarına kadar geniş bir alanda üretiyor, hizmet sunuyorsunuz... Şirketiniz var. Ödül alan başka tasarımlarınız var mı?
Gürsu: Designnobis, kurulduğu gündem beri, 3 yurtdışı ve 6 ulusal yarışmada ödüllere layık bulundu. İMMİB'de (İstanbul Maden ve ****ller İhracatçı Birlikleri- İMMİB- tarafından düzenlenen 'İMMİB Endüstriyel Tasarım Yarışmaları) 2005, 2006 ve 2007'de olmak üzere 6 ödül ve uluslararası vana yarışmasında 1 ödül olmak üzere, toplam 9 ödülü bu kısa süreye sığdırdı. 16 ayda 9 ödül kazanıldığı düşünüldüğünde keyifli bir çalışma sürecinin yoğunlukla yaşandığı ve sıra dışı bir performans yakalandığı ortaya çıkmaktadır. Hakan Gürsu'nun, meslek yaşamında kazandığı mimarı ve tasarım ödüllerin toplamı ise; 20'nin üzerindedir. Designnobis içersindeki tüm ekip elemanları, ödüllü genç tasarımcılar olup herbirisi konularında ayrı ayrı özel becerilere ve değişik tasarım ödüllerine sahiptir.
CBT: Volitan çok özgün bir tasarım, "geleceğin en yenilikçi ve çevreci deniz aracı" bulundu ve günümüzün bir çok sorununa çözüm üreten bir tekne olarak kabul edildi. Yarışma nasıl geçti, Türk tasarımcı olarak koşulları, zorlukları var mıydı?
Gürsu: Ürün Tasarımı Mesleğinin kurumsallaşmasının önünde aşılması gereken sayısız engel olduğunun bilincine fazlası ile vakıfız; inandığınız veya güvendiğiniz bir fikri hele ürünleştirmek, yatırımcı veya sponsor arayışlarına girişmek, henüz ülkemiz için beyhude çabalardır; özellikle de kapsamlı ve pahalı bir ürün geliştirenler için oldukça zor ve zahmetli uğraşlardır.
Öncelikle ürünün kavramsal olarak geliştirilmesinde, insan gücü, finansman, mekân ve zaman gerektiren süreçlere ilişkin zorluklar tasarımcının önüne her aşama da çıkmaktadır. Bu çerçevede bakıldığında Volitan'ın sponsoru yoktur. Sadece projenin son aşamasında, TÜBİTAK MAM Enerji Ajansının kurumsal desteği sağlanmıştır.
Bu kapsamda yarışmaların "innovasyon" katkısı net ve rasyonel bir şekilde ortaya konmadan kazanılamayacağı yadsınamayacak bir gerçektir. Kazanılan başarının "kabuklara" sığmayacağı gerçeği belki de; devam edecek başarılar ile daha iyi anlaşılacak diye düşünüyoruz.
Bütün araştırma ve geliştirme çalışması, başta proje müellifinin çabasına, ekip arkadaşlarının projeye olan inancı ile Üniversitenin kısıtlı olanakları çerçevesinde özveri ile tamamlanmıştır. Eşdeğer projeler yapan diğer uluslararası tasarım ekiplerinin şartlarına sahip olmadığımızı bilerek, bunun motivasyonu ile imkânsızı başarmak amacıyla ve kendimize güvenerek bu fikri ürünleştirdik. Sonuçta ekipte efsanevi tekne tasarımcıları yoktu. Diğer bir değişle, milyon dolarlık tekneleri yapan firmaların desteğine de sahip değildik. Bu durum da bizi daha özgür kıldı, yatırımcı baskısından uzaklaştırdı, rahat ve esnek hareket etmemizin önünü açtı.
CBT: Üretim aşamasında üstesinden gelinecek tasarım-üretim zorlukları, geliştirmeler var mı, olacak mı? Ortalama bir Volitan'ın maliyeti ne kadar olabilir? Tekne kimlere hitap edecek, farklı modelleri söz konusu mu?
Volitan konsept bir tekne, kavramsal olarak alternatif bir ulaşım aracı olarak gelecekte kullanılacak gibi gözüküyor. Dünyanın ilgisi, deniz taşıtlarında da yenilebilir enerji kaynaklarına yönelmiş durumda. Bu perspektifden bakıldığında ise; potansiyeli yüksek ve hızla çeşitlendirilebilecek bir ürün olarak "Volitan"ın fazlası ile cazip durduğunu biliyoruz. Dünya da oluşan ilgi bunu gösteriyor. Şu anda bile; farklı modellerine yönelik teklifler alıyoruz. Özellikle 18 m'lik türlerinin çok fazla talep göreceği ifade ediliyor. Güneş panellerindeki verim artığında, teknolojik gelişmeler ışığında Volitan konseptindeki küçük teknelerin yapımının önünde bir engel kalmayacak.
CBT: Volitan'ın tasarım sürecini bizimle paylaşır mısınız? Fikirler hangi aşamalardan nihai biçime dönüştü?
Volitan; Dr. Hakan Gürsu'nun geliştirdiği uzun dönemli projelerden birisidir. Belli bir aşamada kavramsal proje ekip ile paylaşıldı; ekibin inanç ve desteği sonucu ürünleşmesi 2 aylık çok yoğun bir çalışma programı ile tamamlandı. Tekne Tasarımı Dr. Hakan Gürsu tarafından geliştirildi, yardımcı tasarımcı Sözüm Doğan 'ın katılımı ile proje uygulama ve modelleme aşamasına geçildi ve teslim aşamasında mimar Gülsüm Baran 'ın destekleri ile bitirildi. Projenin animasyon filmi ise; Sözüm Doğan'ın olağanüstü gayreti ve çabası ile ortaya çıkarıldı. Çalışma süresince Designnobis ekibi ve stajyerlerin manevi desteklerinin de altını çizmeliyim. Kapsamlı teknik raporlar ise; Hakan hocanın başkanlığında bir çok uzman desteği ve görüşü alınarak hazırlandı.
Bu birikimler çerçevesinde eski deniz ulaşımının; teknolojinin desteği ile tekrar yüceltilmesini ve çevreye duyarlılığı vurgulamayı hedefleyen bu proje ile çok keyifli ve prestijli bir ulaşım aracı olarak "Volitan"ortaya çıktı. Doğaya saygının çizgisellik kadar kullanım tarzı ile de mümkün olduğunu simgeleyen ileri teknoloji seçenekleri ile doğanın ahengini buluşturan bir ürün olarak taktir toplamaktadır.
CBT: Tekne tasarımı kavramsal olarak düşüncelerinizde oluşmaya başladığında ilk öncelikleriniz ne oldu, paradigmaların dışında bir tasarım mı, yoksa çevre-yakıt öncelikler mi?
Dünyadaki gelişmeleri izlediğinizde, eğilimlerin ve gündemin her araştırmacıyı etkilediği aşikâr! Gelecek ve dünya için ürün yapmak her tasarımcının rüyası. Bu çerçeveden bakıldığında yenilenebilir enerji kaynakları kullanımı, geri dönüşüm, tüketimi azaltmak gibi kavramlar, gelecek için düşünen tasarımcıların yapı taşlarını oluşturmalı. Dolayısı ile, yapı taşları yerlerine oturduğunda; paradigmalar ve kaygılar sıra dışına taşıyor tasarımcıları ....
CBT: Ülkemizde tasarımcılığın durumu nedir? Hem ekonomi hem bilim hem de kültür bakımından, tasarım ne kadar etkileniyor? Bir "Türkiye tasarımcılığı" diye bir kavramdan bahsedebilir miyiz?
Tasarımcılık çağın en stratejik mesleklerinden birisidir. Özellikle global pazarlarda oyuncu olmak ile seyirci kalmak farkını belirleyen etkin değerlerin başında gelmektedir. Bir ürün sattıran gizli büyülerin ise en etkilisidir.
Diğer bir değişle; yeniyi, özgünü üretebilmek ile; ucuz emek karşılığı tüketici kalmanın dengesini değiştirecek mesleklerin başında "tasarım" becerisi gücü gelmektedir. Teknoloji geliştirmek bir beceri ise; bunu "rasyonel" yenilikçi ve "yararlı" bir ürünle satılabilir kılmak ise; tasarım becerisi gerektirmektedir. Bu konuda dünyada liderliğini korumayan çalışan uluslar varalığını ve sektörel bazda etkileri olduğunu hepimiz görüyoruz. Dolayısı ile ürün tasarımı ARGE faliyetlerinin ülkemizde unutulan parçasıdır.
CBT: Volitan dünya tasarım, denizcilik vb. çevrelerinde heyecan yarattı, ülkemizde bu heyecanı gördünüz mü?
Deniz Kuvvetlerinde fazlası ile gördüm :
CBT: Ülkemizde tasarımcılığın gelişmesinin önündeki başlıca engeller sizce neler, bunları aşmak için ne yapmalı?
Ülkemizde inovasyon becerisi, diğer bir değişle, ulusal ARGE raporunda tasarım sözcüğünün geçmemesi ile ciddi olarak engellenmektedir. Meslek örgütlenmesi tamalanamamış, Ulusal Tasarım Markasını oluşturacak tasarım ve ürün geliştirme şirketlerinin önü açılamamıştır. Devlet desteği verilecek oluşumların başında, ürün geliştiren gruplar gelmektedir. Çünkü çekirdek, tohum olmadan; üretim süreci ancak kopya, biraz taklit veya lisanslı ürünler ile yapılabilir ki; bu da sizi oyuncu yapmaktan uzaklaştıracaktır.
CBT: Üniversitelerde tasarımcılık üzerine dersleri nasıl buluyorsunuz, sizce öğrencileri evrensel başarılar için donatacak ve motive edecek bir kurumsallaşamadan söz edebilir miyiz?
Tasarım eğitimi okulların farklı açılımları sonucu farklı gelişmektedir. Teorik kalanların yanında, işi uygulamaya taşımayı başaranların olduğu da açıktır. Ekol değeri taşıyan, Mimar Sinan, ODTÜ ve o çabaya sahip İTÜ kurumlarını görmekteyiz. Problemlerin başında, teori ve pratiğin ahengli bir sentezi sürdürmesi gereken eğitim kadrolarının bu yenilenme işleminde, çağa ayak uyduramaması ve üniversitelerdeki olumsuz gelişmelerden fazlası ile nasibi almasıdır. Güncel teknolojilerin, üretim tekniklerinin ulaşılabilirliğinin giderek okullardan uzaklaşıyor olması; sistemleri olumsuz yönde etkilemektedir. Kaliteli eğitim kadrolarındaki artış yerine tükeniş, okulları güçsüz kılan diğer etkilerdir. Öte yandan mesleğin yükselen trendi, mesleği giderek cazip ve istenir kılmakta, bölüm puanlarındaki kayda değer artış, gelecek için bizlere ümit vermektedir.
CBT: tasarımcılara, öğrencilere neler söylemek istersiniz?
Tasarım öğrencilerine söylemeyi arzu ettiğim; her zaman işin olmaması için çok neden bulunabilir, bunun için yaratıcı bir zekaya bile ihtiyacımız yok, hele yaşadığımız ülke de :! Ama tasarımcı olacaklar için, bütün bu imkansızlıklar içinde çözüm yolu bulmanın yolunu aramalarını ve keyfini yakalamalarını tavsiye ediyorum. İmkansızı başarmanın keyfine ulaşma hedeflerinde onlara başarılar diliyorum. Gelecek için ülke onlardan çok şey bekliyor.
CBT: Tasarım ve yaratıcılık: bu konuda düşünceleriniz?
Kanımca iki çeşit tasarım yaklaşımından bahsedebiliriz, işin sanatsal ve görsel tarafında duranlar "görsel tasarım", işin inovasyon ve yenilik tarafında duranlar "yaratıcılık".. Belki de doğrusu; bunları ürününe göre dengeleyebilme becerisidir...
Günümüzde "kabuk tasarlamak" ile mesleki sorumluğunu icra ettiğini dtüşünerek bununla yetinenler giderek style bir boyutta modacı çizgisine kayıyor; İnovasyon alanında ihtisas yapanların da mühendislik çizgisinde katılaşmaları endişesi, kanımca gelecek için bizleri düşündürmeli. Eğitim veren kurumlar, bu ince dengeleri belirleyecek çizgide programları güncelleyerek, "tasarımcı" yetiştirme becerilerini geliştirmeliler.
CBT: Son olarak bir kaç söz daha?
Tasarım geleceğin mesleklerinden olması kadar ve bu ülkenin "tüketici" konumdan üretici konuma geçişindeki gizli ve etkin araçlardan birisidir. Üretmek, kaliteli ve geçerli, özgün ürünler ile dünya pazarlarında var olmak ve bunu istikrarlı bir süreçte geçerli kılmak için tasarım gücümüzü markalaştırmak bir politik hedef olmalıdır. Bu bir devlet politikası olarak eylem planlarında yerini almalı, gözle görülür sonuçları için de sabır gösterilmelidir.
Soruları yönelten: Orhan Bursalı
|
Offline
|
|
|
|
|
24.01.08, 08:52
|
#3
|
Herkonu.com Fanatik
Üyelik tarihi: Sep 2007
Mesajlar: 160
Tesekkür etmis: 35
Tesekkür almis 46 -> 28 Konu
|
Önemli bir Uluslararası Tasarım Başarısının Öyküsü
Newyork***8217;ta her yıl düzenlenen ve Dünyanın en prestijli yarışmalarından birisi olarak kabul gören Uluslararası Tasarım Ödülleri 2007 (IDA 2007) ;mimarlık,iç mimarlık, moda, ürün ve grafik tasarımı konusundaki uluslararası sıradışı tasarım çalışmalarının ayrı, ayrı gruplarda değerlendirildiği organizasyon olarak bilinmekte ve tasarım otoritelerince her yılın tasarım oscarları olarak değerlendirilmektedir. Bu sene IDA 2007 ***8216;e; 32 ülkeden 1000 ***8216;in üzerinde proje katılmış ve eserler dünyanın önde gelen tasarımcılarından oluşan büyük jüri tarafından değerlendirilmiştir. Bu değerlendirme sonucunda ödüle layık bulunan tüm eserler; buradan izlenebilir.IDA 2007 ***8216;de ve ilk defa bir Türk Tasarım Ekibi, ürün tasarımı başlığı altında; en iyi tekne tasarımı grubunda birincilik, ve pek çok alt başlığın yer aldığı ulaşım grubunda; tekne projesi ile yılın en iyi ulaşım aracı tasarımı 1. ödülü olmak üzere ; 2 birincilik kazanarak bir tasarımcının en büyük düşlerinden birini gerçekleştirmiş bulunmaktadır. Özellikle dünyanın en iyi tasarımcılarının ve markalarının ödül aldığı bu prestijli yarışmada bu yıl; dünyanın en tanınmış mimarlarından kabul edilen Zaha Hadid mobilya ve mimarı ürünleri, British Airways yeni uçak koltukları ile Apple firmasının çocuklar için yeni diz üstü bilgisayar ürünleri ile kazananlar arasında olduğu görülebilir. ODTÜ öğretim üyesi ve Endüstri Ürünleri Tasarımcısı, Dr. Hakan Gürsu ve yardımcı Tasarımcı Sözüm Doğan(ODTÜ) tarafından tasarlanan ***8220;volitan***8221; adlı proje; geleceğin en yenilikçi ve çevreci teknesi olarak IDA 2007***8217;de büyük jüri tarafından 2 başlık altında 1. lik ödülüne layık görülmüştür.
Volitan, güneş ve rüzgar enerjisi kullanarak hareket eden, deniz suyundan tatlı su çevrimini gerçekleştiren, karbondioksit atık üretmeyen, geleceğin alternatif teknelerinden birisi olarak tasarlanmıştır. Güneş panellerini hareketli katı yelkenler olarak kullanan, tekne dışında yer alan 2 adet hareketli elektrik motoru ile desteklenmektedir. Volitan nokta dönüşü yapabilen ilk deniz aracıdır. Yakıt bağımlılığını tamamen ortadan kaldıran, 18 -20 deniz mili ile gece ve gündüz sürekli yolculuk yapabilen ayrıca yüksek manevra gücüne sahip, 32 m. boyunda bir yolcu teknesidir. Kurşun şarj pilleri yerine jel akü kullanımı ile çevre duyarlılığını pekiştimektedir. Yelkenlerin tasarlandığı şekli itibarı ile mevcut denge sorunlarına getirdiği çözümlemeler başta olmak üzere, tekne tasarımında devrim kabul edilebilecek pek çok yeniliği içinde barındırmaktadır. Volitan, ismini Akdenizde yaşayan tek uçan balıkdan almıştır. Volitan; gelecek için çevreye duyarlı denizciliğin yeni sembolu olarak geliştirilmiş, akışkan ve sıradışı görünümü ile Türk tasarım potansiyelini ve giderek önem kazanan çevre sorunlarına yaratıcı duyarlılığımızın tüm dünyaya tanıtılmasında önemli bir rol üstlenmiştir. Proje, geliştirilme aşamasında Tübitak MAM/Ulusal Enerji ajansınca desteklenmiştir. Ulusal marka yaratma gücünün, gerçekte ve ağırlıkla uluslararası alanlarda gösterilen başarılara dayandığını olgusundan hareket edildiğinde; bu ilklerin ve başarıların toplumsal motivasyon değeri ve ulusal endüstriye etkisi çok önemlidir. Özellikle ülkemizde giderek önemli bir sektör olan yat tasarımı, imalat sektörüne getireceği prestij ve katkının ne kadar önemli olduğu yatsınamaz bir gerçektir. Diğer taraftan, Ulusal Tasarım bilincinin yaratılması ve gelişmesinde, uluslararası ortamlardaki marka kimliğinin, varlığının ve kalıcılığının bu ve benzeri buluş değeri taşıyan özgün tasarım projeleri ile mümkün olacağıda işin önemli püf noktalarından birisidir. IDA 2007 ***8216;yi kazanan Türk tasarım ekibinin, daha öncede ulusal ve uluslararası ortamlarda pek çok ödül aldığı ve pek çok başarılı ürün ile geliştirdikleri ***8220;Designnobis***8221; markasını Ulusal Tasarımın parlayan bir yıldızı olarak sergilemekte oldukları başarılar ile uluslararası otoritelerce Doğu Avrupanın önemli tasarım şirketlerinden birisi olarak kabul edildikleri de bir başka gerçektir. Dünyanın en saygın tasarım sitelerinde ve bloglarında, Designnobis tarafından geliştirilen yaratıcı ürünler ve ürünlerle ilgili yorumlara ulaşabilirsiniz.
Konu hahuer tarafından (24.01.08 Saat 08:54 ) değiştirilmiştir..
Sebep: düzeltme
|
Offline
|
|
31.05.08, 23:52
|
#4
|
O Artik Bizden
Üyelik tarihi: May 2008
Nerden: Anamin QarnindanN
Mesajlar: 9
Tesekkür etmis: 0
Tesekkür almis 2 -> 1 Konu
|
hoho
|
Offline
|
|
01.06.08, 19:09
|
#5
|
O Artik Bizden
Üyelik tarihi: Mar 2005
Mesajlar: 10
Tesekkür etmis: 4
Tesekkür almis 7 -> 3 Konu
|
İlginç.
paylaşım için teşekkürler.
|
Offline
|
|
02.06.08, 15:33
|
#6
|
O Artik Bizden
Üyelik tarihi: Jun 2006
Mesajlar: 17
Tesekkür etmis: 0
Tesekkür almis 4 -> 4 Konu
|
tşk
|
Offline
|
|
03.06.08, 19:51
|
#7
|
O Artik Bizden
Üyelik tarihi: Aug 2007
Mesajlar: 10
Tesekkür etmis: 2
Tesekkür almis: 1 -> 1 Konu
|
harika bişey
|
Offline
|
|
24.07.08, 22:15
|
#8
|
O Artik Bizden
Üyelik tarihi: Mar 2007
Mesajlar: 12
Tesekkür etmis: 1
Tesekkür almis 5 -> 2 Konu
|
Insanimizin hayalgücü ve bu hayalgücünü gercege dönüstürmede ki kivrak zekasi ve azmi, dogru alanlarda kullanildiginda iste bu ortaya cikiyor. Bu projeyi hayata geciren Dr. Hakan Gürsu'ya ve bizlerle bunu paylasan arkadasa tesekkürler.
|
Offline
|
|
07.08.08, 11:25
|
#9
|
O Artik Bizden
Üyelik tarihi: Aug 2008
Mesajlar: 39
Tesekkür etmis: 5
Tesekkür almis 9 -> 4 Konu
|
İlginç. Kaynağı ne bu haberin?
|
Offline
|
|
05.12.09, 22:38
|
#10
|
O Artik Bizden
Üyelik tarihi: May 2007
Mesajlar: 8
Tesekkür etmis: 6
Tesekkür almis 3 -> 2 Konu
|
Tsk
|
Offline
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
|
|
Seçenekler |
|
Stil |
Hybrid-Şeklinde
|
Yetkileriniz
|
Yeni Mesaj yazma yetkiniz aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz aktif değil dir.
HTML-KodlarıKapalı
|
|
|
Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 01:14 .
|
|