Tekil Mesaj gösterimi
 
Alt 26.09.07, 22:11   #4
carpediem_317
O Artik Bizden
 
carpediem_317 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Oct 2006
Mesajlar: 72
Tesekkür etmis: 69
Tesekkür almis 16 -> 11 Konu
Standart

açıklamalar yeterince aydınlatıcı...
bunula berabee tarihi perspektife indiğimizde...
1071 ile anadolu'nun kapıları türklere açılıyor ve bu tarihten itibaren anadolunun değişik bölgeleri hızlı bir şekilde türkleşiyor...
türkleşme akımı büyük ölçekte oğuz boyundan gelen budunlar ile gerçekleşiyor...
ardından anadolu birliğini sağlayan bir osmanlı devleti kurulunca anadolunun değişik yerlerine yayılmış olan bu oğuz budun toplulukları osmanlı devleti ile bir müddet anlaşmazlık yaşıyor...
özellikle osmalı'nın iskan politikası ile taban tabana zıtlaşıyorlar... osmanlı her ne kadar bu oğuz topluluklarını yerleşik hayata geçirmeye çalışsada direniyorlar...
nitekim kendilerine destekçi olarak doğuda kurulmuş olan şii büveyhoğulları devletini destekçi buluyorlar ve hem siyasi hem de kültürel anlamda bir yakınlaşma başlıyor...
işte XIV. yüzyıldan itibaren anadolu'nun değişik yerlerinde kültür oluşturmaya başlayan oğuz boyları: sünni islamiyet, şii terminoloji ve özlerinde taşıdıkları türk kültürünün bir sentezini yaparak ortaya mükemmel bir sentez medeniyet çıkarıyorlar...
günümüze kadar gelişleri ise tarihsel serüven içerisinde devam ediyor...
pek çok kendini bilmezin ağzını açıpta; atıp tuttuğu "mum söndü" ismini verdikleri kavram ise:
XIV. ve XV. yüzyılda bir osmanlı devleti baskısında yeleşmeye zorlanan, bu duruma karşı çıkarak direnen, ve osmanlı devleti'ni doğudaki düşmanı olan şii büveyhoğulları ile yakın ilişkiler kuran bir topluluğun malumdur ki kafalarına buyruk yaşamaları elverişli değildi... nitekim öyle de oluyor ve bir takım ictihatlarını yerine getiremez hale geliyorlar...
işte bunlardan biri toplandıkları cem evlerinde gerçekleştirdikleri ibadet nitelikli eylemler osmanlı askerleri tarafından yasaklanıyor ve engellenmeye çalışılıyor... akşam sophbetleri ise askerler tarafından sekteye uğratılıyor... işte böyle akşam sohbetlerinde osmanlı askerlerinin yaklaştıklarını gördüklerinde kendilerini belli edecek olan zamanın aydınlatma aracı olan mumlarını söndürüyorlar... ve nedense anadolu insanını birbirine düşürmeye çalışan bir takım art niyetlilerin dillerine malzeme olan bu durum günümüzde bu hale gelebiliyor...

tarihimizi bilirsek eğer herşey ama herşey o kadar sade ve anlaşılır ki...
birbirimizi incitmeye ve kırmaya hiç gerek kalmadan birlik ve beraberliğimizi sağlayabiliriz...
nacizane tarih bilgimle açıklamaya çalıştım... yanıldığım noktalar var ise düzeltilmesi temennisi ile...
saygılar...
__________________
*** UMUT ETTİKÇE ÖZGÜR... KORKTUKÇA TUKSAK KALIRSIN...***
Offline