Tekil Mesaj gösterimi
 Türk Kahvesi Nasıl Yapılır ?
Alt 05.02.10, 18:13   #1
bualay
Herkonu.com Fanatik
 
bualay - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2008
Mesajlar: 258
Tesekkür etmis: 216
Tesekkür almis 112 -> 4.294.966.786 Konu
Arrow Türk Kahvesi Nasıl Yapılır ?

Türk Kahvesi Nasıl Yapılır ?
'
[IMG][/IMG]

Malzemeler
Kahve, şeker, cezve, fincan, çay kaşığı, ocak.

Uyarılar
Öncelikle kahveyi pişirip ocaktan alana kadar başka hiçbir işle uğraşmamanız gerekmektedir. Çünkü kahve sizin bir anlık gafletinizden faydalanıp taşmak için fırsat kollamaktadır. Zaten tarifin en zor kısmı da burası. Buna dikkat ettikten sonra gerisi kolay.

Tarif
Nefis bir Türk Kahvesi hazırlamak için sadece 2 dakika yeterlidir.

* İçme suyunu fincanla ölçerek cezveye koyun (kalitede su etkendir).
* Her fincan için iki çay kaşığı kahve (5 gr), iki çay kaşığı şeker ilave edin (şeker arzuya göre).
* Kısık ateşte kahve ve şekeri iyice karıştırın.
* Bir süre sonra kabaran köpüğü fincanlara pay edin.
* Kalan kahveyi bir taşım daha pişirin ve fincanlara boşaltın.
* Türk Kahvesi sunulurken yanında su verilmesi âdettir. İçilen su ağzı kahve lezzetine hazırlar.


Afiyet olsun
Evet hepsi bu kadar. Kolay görünebilir ama sakın aldanmayın yoksa sık sık ocağı silmek durumunda kalırsınız. Afiyet olsun.


Bir Fincan Kahvenin Kırk Yıl Hatırı Vardır

[IMG][/IMG]
olacaksa yandan çarklı olsun...

"Galata Kulesi'nin ve Beyazıd Kulesi'nin tepelerinde kahve vardır, vapurlarda kahve vardır, resmi dairelerde ve hamamlarda kahve vardır, çarşı içinde kahve vardır. İnsan, İstanbul'un neresinde bulunursa bulunsun, etrafına hiç bakmadan sadece bağırması kafidir: 'Kahveci!...' Üç dakika sonra önünüzde bir fincan kahve tütmeye başlar." demiş İtalyan yazar Edmondo de Amicis, 1874 yılında geldiği İstanbul hakkında yazdığı kitapta.
[IMG][/IMG]


Kahve, Kanuni Sultan Süleyman döneminde (1520-1560), Afrika'dan Habeşistan Valisi Özdemir Paşa tarafından İstanbul'a getirilmiş ve akabinde yaygın şekilde evlerde içilmeye başlamış. Varlıklı kişilerin konaklarında sırf bu işle ilgilenen kişiler çalışmaya başlamış. Sarayda ise başında Kahvecibaşı'nın olduğu bir teşkilat bile kurulmuş. Buna rağmen kahveye garip yasaklar da gelmiş. Mesela aynı dönemde Şeyhülislam Ebussuud Efendi ki kendisi korkunç fetvalarıyla meşhur, ilginç bir efendiymiş, birgün şöyle buyurmuş:"Kahve haramdır." Neyse ki dediğiyle kalmış, zira herkes kahvelerini höpürdetmeye devam etmiş.

[IMG][/IMG]

Türk kahvesi; bildiğimiz gibi şeker miktarına göre çeşitlendirilmiş: Sade yani şekersiz, yandan çarklı yani şekersiz pişirilip tabağın kenarında kesme şekerle sunulan, az şekerli ve orta şekerli. Yandan çarklı kahvenin yanında ikram edilen kesme şeker zamanla lokuma ve diğer tatlı ikramlara bırakmış yerini anlaşılan. Özellikle ilgimi çeken de bu kısım çünkü kahve içerken, yanında ağız tatlandıran bir ikram görmek hoş oluyor. Peki nedir onlar: Aklıma gelenler içinde ilk sırada lokumu sayabiliriz ki kişisel tercihimin Divan'ın portakallı ve naneli lokumları olduğunu belirteyim hemen; ya da badem ezmesi, olmadı çikolata çeşitlerinden biri veya minik acı badem kurabiyesi.

Peki kahve nasıl yapılır? Bu kısım da Google'da "Türk kahvesi nasıl yapılır?" diye yazıp, buraya ulaşan kişi için. O zaman yardım edememiştim ama olur da tekrar uğrarsa, eli boş göndermeyelim. Ben kendi kahvemi şöyle yaparım: Önce alırım bakır cezvemi, içine 1 tatlı kaşığı Türk kahvesi, 1 adet kesme şeker ve bir fincan soğuk su koyarım. Hiç karıştırmadan, ocağın en küçük gözünde ve en kısık ateşte pişirmeye başlarım. Üzerinde bir köpük tabakası oluşup kabarmaya başladığında, köpüğü fincana boşaltırım. Ardından cezvede kalan kısmı birkaç saniye daha kaynatıp, fincana boşaltırım. Yanına yandan çarklardan birini ve bir küçük bardak su eklerim...Sonrası malum...Şu kahveyi nasıl haram yaptın? İlahi, Ebussuud Efendi!...

Kaynak: Bir Zamanların İstanbulu / Eski istanbul Yaşayışı ve Folkloru

Konu bualay tarafından (28.11.10 Saat 03:10 ) değiştirilmiştir..
Offline   Alıntı ile Cevapla