Tıraş bıçakları ikiye bölüyorlar sözcüklerimizi, kimin ağzından çıkıyoruz?...
Evren, şafağın sislerinde yitmiş bir boeing, hiçbir şeyi sevmiyoruz bilgisayar çağında...
Kapak mankeni kızlar geveze şairlere randevu vermiyorlar artık...
Anlamak isteyenler domdom kurşunu yiyecekler karınlarına...
Nefis, çok pahalı bir *****; sandviç atılsın kendisine...
Özlem mühürlenmiş. Kuşkunun onuruna sıkıntımızdan daha uzun metrajlı bir film çevireceğiz...
Kim boşaltacak karşılıksız gözlerimizi bir banka gibi?...
(...Alain Bosquet)
__________________
Deryada sonsuzluğu zikretmeye ne zahmet!
Al sana, derya gibi sonsuz Karacaahmet!
Göbeğinde yalancı şehrin, sahici belde;
Ona sor, gidenlerden kalan şey neymiş elde!!!
|