15.08.08
Çocuğun gördüğü düştür barış... Ananın gördüğü düştür barış...
Ağaçlar altında söylenen sevda sözleridir barış...
Akşam alacasında, gözlerinde ferah bir gülümseyişle döner ya baba elinde yemiş dolu bir sepet; ve serinlesin diye su, pencere önüne konmuş toprak testi gibi ter damlalarıyla alnında... barış budur işte.
...
Evrenin yüzündeki yara izleri kapandığı zaman ağaçlar dikildiğinde top mermilerinin açtığı çukurlara, yangının eritip tükettiği yüreklerde ilk tomurcukları belirdiği zaman umudun, ölüler rahatça uyuyabildiklerinde, kaygı duymaksızın artık, boşa akmadığını bilerek, kanlarının, barış budur işte.
...
Barış sıcak yemeklerden tüten kokudur akşamda yüreği korkuyla ürpertmediğinde sokaktaki ani fren sesi ve çalınan kapı, arkadaşlar demek olduğunda sadece.
Barış, açılan bir pencereden, ne zaman olursa olsun gökyüzünün dolmasıdır içeriye; gökyüzünün, renklerinden uzaklaşmış çanlarıyla bayram günlerini çalan gözlerimizde.
Barış budur işte...
(...Yannis Ritsos)
__________________
Deryada sonsuzluğu zikretmeye ne zahmet!
Al sana, derya gibi sonsuz Karacaahmet!
Göbeğinde yalancı şehrin, sahici belde;
Ona sor, gidenlerden kalan şey neymiş elde!!!
|