![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
17.08.08
Aynada gördüğunüz her şey hoşunuza gitmeyebilir, fakat aynaya bakıp kendinizle ilgili her şeyi kabul edene kadar, istediğiniz hiçbir değişikliği gerçekleştiremezsiniz... Eğer birine bakıp ***8220;O öfkeli ve ben bundan hoşlanmıyorum***8221; derseniz, bunun sebebi, kendi öfkenizden hoşlanmamanız olabilir mi?... Eğer birine bakıp, ***8220;Korkak, keşke yapabilse***8221; diyorsanız, bu, sizin başka şeyden korkmanızdan, ya da bir şeyi ***8220;Keşke yapsaydım***8221; demenizden kaynaklanıyor olabilir mi?... Diğer insanları suçlamanın bize faydası yoktur... Başka insanların eylemleri ve bizim bu eylemlerle ilgili yargılarımız vardır... Eğer dosdoğru yargıya bakabilirsek, kendimizle ilgili benzer yargılara ulaşırız... Diğerleri hakkındaki acımasız eleştirileriniz, kendiniz hakkında kabul etmeniz gerekenlerdir. Bunu yapabilir misiniz?... Diğerlerine verdiğiniz bütün öğütlerin sonunda, gideceği tek bir yer vardır; SİZ... (...Peter MC.Williams) |
![]() |
![]() |
18.08.08
Mümkün olduğunca, teslimiyet göstermeden, herkesle iyi geçin... Hakikatlerini sakince ve açıkça dile getir ve başkalarını da dinle... Hatta alık ve cahilleri bile; onların da kendilerince bir öyküleri vardır. ... Kendini başkalarıyla mukayese edersen; Kendini boşlukta ya da acı içinde hissedebilirsin... Çünkü, daima senden daha büyük veya daha küçük kişiler olacaktır... ... Mesleğine ilgi göster; ne kadar mütevazi de olsa... O zamanın değişen taktirinde sahip olabileceğin en iyi servettir... Sevgi hakkında alaycı olma... Çünkü o bütün kuraklığına ve hayal kırıklıklarına rağmen her zaman yeşil kalmayı başaran otlar gibidir... ... Gençlikte edindiğin bazı eğilimlerinden zarafetle vazgeçerek yılların verdiği tecrübeleri olduğu gibi kabullen... Korkuların çoğu yalnızlık ve aşırı yorgunluktan doğar... Sağlam bir disiplinden öte, kendine karşı müşfik ol... ...Ve mutlu olmak için çaba göster... (...Max Ehrmann) |
![]() |
![]() |
19.08.08
her güne; kendi kendime, bütün hayat problemlerini aynı anda çözmeye çalışmayacağıma ve sizden de bunu yapmanızı beklemeyeceğime söz vererek başlayacağım... her güne; kendim, siz ve içinde yaşadığım dünyaya ilişkin yeni şeyler öğrenmeye çalışarak başlayacağım... böylece her şeyi yeni doğmuş gibi kabul edeceğim... her güne; birbirimizi daha iyi tanıyabilmemiz için, size üzüntümün yanı sıra sevincimi de iletmeyi düşünerek başlayacağım... her güne; ikimizin de yüzlerce farklı biçimde gelişip değiştiğimizi hatırlayarak, sizi can kulağıyla dinleyip görüş açınızı öğrenmeye çalışmayı ve kendi görüş açımı sizi en az korkutacak biçimde aktarma yolunu bulmayı kendime hatırlatarak başlayacağım... her güne; bir insan olduğumu ve ben kusursuz oluncaya kadar sizin kusursuz olmanızı istemeyeceğime kendime hatırlatarak başlayacağım... her güne; dünyamızdaki güzellikleri daha çok fark etmeye çalışarak başlayacağım... her güne; ellerimi uzatıp sevecenlikle size dokunmayı kendime hatırlatarak başlayacağım... çünkü sizi duyumsamaktan yoksun kalmak istemiyorum... her güne: yeniden seven insan olma sürecine giderek başlayacağım ve sonra neler olacağını izleyeceğim... (...Leo Buscaglia) |
20.08.08
Eski çiftlik evini restore etmek için tuttuğum marangoz, işteki ilk gününü zorlukla tamamlamıştı... Arabasının patlayan lastiği onun işe bir saat geç gelmesine sebep olmuş, elektrikli testeresi iflas etmiş ve şimdi de eski püskü pikabı çalışmayı reddetmişti... Onu evine götürürken yanımda âdeta bir taş gibi oturuyordu... Evine ulaştığımızda beni, ailesiyle tanışmam için davet etti... Eve doğru yürürken küçük bir ağacın önünde kısa bir süre durdu, dalların uçlarına her iki eliyle dokundu... Kapı açıldığında; adam şaşırtıcı bir şekilde değişti... Yanık yüzü tebessümle kaplandı, iki küçük çocuğunu kucakladı ve eşine kocaman bir öpücük verdi... Daha sonra beni arabaya yolcu etmeye geldiğinde; ağacın yanından geçerken merakım daha da arttı ve ona eve giderken gördüğüm olayı sordum... ***8220;O, benim dert ağacım***8221; dedi; ***8220;Elimde olmadan işimde bazı problemler çıkıyor... Ama şundan eminim ki; o problemler evime, eşime ve çocuklarıma ait değil... Bunun için bu problemleri her akşam eve girerken o ağaca asıyorum... Sabahları tekrar onları oradan alıyorum... Ama komik olan ne biliyor musunuz?... Ertesi sabah onları almaya gittiğimde, astığım kadar çok olmadıklarını görüyorum...***8221; Öfkeyle geçen her dakikanız, mutluluğunuzdan çalınmış 60 saniyedir. (...Emerson) |
paylaşım için teşkkür gerçekten güzel bi yazı emeğine saglık
|
Kadinlar aksam yatmadan önce ne yaparlar?
Akşam annemle babam televizyon seyrediyorlardı. Annem, "Geç oldu," dedi, "zaten yorgunum, ben yatıyorum." Annem kalktı, mutfağa gitti. Çerez-meyve tabaklarını çalkaladı kaldırdı. Sabaha hazır olsun diye çaydanlığı doldurdu, demliğe çay koydu. Şekerliğe baktı, dibinde az kalmış, üstüne ekledi. Kahvaltı için buzluktan ekmek çıkardı, akşam yemeği için çözülsün diye de eti aşağıya koydu. Kahvaltı masasını hazırlamak için masanın üstündekileri topladı. Telefonu şarja koydu, telefon defterini kapatıp yerine koydu. Sonra çamaşır makinesinden ıslak çamaşırları çıkarıp astı ve makineyi tekrar doldurdu. Banyodaki çöp sepetini boşalttı. Islak bir havluyu kurusun diye duş perdesinin borusuna astı. Bir gömlek ütüledi, kopuk düğmesini dikti. Çiçekleri suladı. Esneyerek gerindi ve yatak odasının yolunu tuttu. Çalışma masasının yanından geçerken durdu, öğretmene tezkere yazdı, okul gezisi için para sayıp ayırdı, eğildi, sandalyenin altına girmiş ders kitabını aldı, masanın üstüne koydu. Kek tarifleri defterini çıkardı, rkadaşına söz verdiği tarifi bir kağıda yazdı, çantasına koydu. Bakkaldan alınacakları not etti, notu da antasına koydu. Sonra gitti, 3'ü 1 arada temizleme losyonuyla yüzünü yıkadı, dişlerini fırçaladı. Gece kremini ve kırışık önleyici nemlendiricisini sürdü. Tırnaklarına baktı, törpüledi. İçeriden "sen yatmaya gitmemiş mıydın" diye seslenen babama "şimdi gidiyorum" deyip köpeğin su kabını doldurdu. Kapıları pencereleri kontrol etti, holdeki lambayı yaktı. Kardeşimin odasına gitti, oğlan uyumuş, lambasını söndürdü, bilgisayarını kapattı, gömleğini astı, yerdeki kirli çorapları toplayıp sepete attı. Bana geldi, "haydi yat artık, biraz da yarın çalışırsın," dedi. Kendi odasına gitti, saati kurdu, ertesi gün giyeceklerini hazırladı. 6 maddelik acil işler listesine 3 madde daha ekledi. Kendi kendine iyi geceler diledi, hayallerinin gerçekleştiğini gözünün önüne getirdi. İşte o sırada babam televizyonu kapattı, ortaya öylece bir "ben yatıyorum" dedi ve gitti yattı. Sizce bu işte bir gariplik yok mu? Kadınların neden daha uzun yaşadığını merak etmiyor musunuz? ÇÜNKÜ KADINLARIN YAPISI UZUN ÇEKİŞLİ (ve işlerini bitirmeden öyle çabuk çabuk ölemezler) :) |
:)
Al***305;nt***305;:
|
21.08.08
Ne denli kötü olursa olsun, Asla pes etmeyin... Bu benim başıma nasıl geldi diye düşünmeyin... Benden daha kötü durumda olan insanlar var diye düşünün... ... Önemli olan ruh ve akıldır... Her şeyin iyisini yapmaya çalışın ve hastalığınızın arkasına saklanmayın... Her günün tadına varın... Akşam nereye gideceğinizi planlayın, Geleceğinizi planlamayın... ... Yalnızca başkalarının yardımına açık olmayın... Kendinize de yardım edin... Hâlâ bir şeylerin üstesinden gelebileceğinizi gösterin herkese... Yapamayacağınız şeyler için boş yere üzülmeyin... Yapabileceğinizi yapmaktan zevk almak için uğraşın... (...Stephan Hawking) |
22.08.08
Kayseriliye babası hayat dersi verirmiş... Ve sürekli olarak; ***8220;-Oğlum senden ne kadar isterlerse istesinler yarısından fazla verme***8221; dermiş... Kayserili bir gün terziye takım elbise diktirmiş... Kayserili sormuş; ***8220;-Borcum nedir?...***8221; Terzi cevap vermiş; ***8220;-6 milyon...***8221; Kayserili; ***8220;-Mümkün değil 3 milyon...***8221; Terzi; ***8220;-Kurtarmaz 4 milyon...***8221; Kayserili; ***8220;-Mümkün değil 2 milyondan fazla vermem...***8221; Terzi; ***8220;-Lanet olsun tamam...***8221; Bu sefer Kayserili; ***8220;-1 milyondan fazla vermem...***8221; Terzi sinirlenmiş; ***8220;-Para falan istemiyorum al elbiseni defol...***8221; Kayserili; ***8220;-Bir takım elbise daha dikmezsen şuradan şuraya gitmem...***8221; :D (...Hasan Birpınar***8217;dan) |
Dikkatinizi gerçekten sizi ilgilendiren şeyler üzerine odaklayın...
Ve başkalarının işlerinin sizi ilgilendirmediği konusunda açık bir görüşe sahip olun... Eğer bunu uygularsanız, baskı altına girmezsiniz ve kimse sizi etkileyip geriye döndüremez... Gerçekten özgür ve etkin olursunuz... Çabalarınız iyi şekilde yönlenir ve başkalarının hatasını bularak ya da onlarla zıtlaşarak çabalarınızı aptalca ziyan etmezsiniz... Neyin gerçekten sizi ilgilendirdiğini bilir ve bu bilinçle düzenli bir şekilde hareket edersiniz... İradeniz dışında hiçbir şey yaptırılmaz hale gelirsiniz... Ötekiler sizi incitmez, düşmanlıklara çekilemezsiniz ve acı çekmezsiniz... Eğer amacınız bu ilkelerle yaşamaksa bunun kolay olduğunu aklınızda tutun... Bazı şeylerden bütünüyle vazgeçmelisiniz ve şimdilik bazılarından vazgeçmeyi bir sonraki zamanı bırakmalısınız... Mutluluk ve özgürlüğe erişmek istiyorsanız; Zenginlik ve güç peşinde koşmaktan vazgeçmelisiniz... (...Epiktetos) |
25.08.08
Karanlık dalgalar üzerinde güneşi yakala... Hayat fırtınalı bir denizdir ki; Dalgalarına her tarafta rastlarız... Dalgaları yarıp geç, duraksama... Öte tarafta güzel bir güneş ışığı var... Saadetten bahset... Dünya o kadar kederlidir ki; Kendi kederinizi eklemenize ihtiyacı yoktur... Hiçbir yol büsbütün sarp değildir... Düz ve aydınlık taraflara bak... Devamlı çalışmadan, hoşnutsuzluk ve kederden ruhunuz yorulmuştur... Onu dinlendirmek için düzlük ve aydınlıktan bahsedin... (...Wilcox) |
Bir erkek vazgeçmek istiyorsa tek bir sebep yeterlidir...
Ama biz kadınlar sevgimiz için mücadele ederiz... Çünkü biz elimizdekiyle yetinmesini ve mutlu olmasını biliriz... Eğer sizin için mücadele edecek, sizi bir kadının hak ettiği değerle süsleyecek, sizi hayatına dahil edebilecek ve gözlerinizin içine bakıp ***8220;Seni seviyorum***8221; diyebilecek bir erkeğiniz varsa; dünyanın en şanslı kadınısınız demektir... (...F.Kahlo) |
Size sözlü saldırı, ya da eleştiri yapıldığında korkmayın...
Yalnızca ahlakî olarak zayıf kişiler böyle durumlarda kendilerini savunma ve ötekilere anlatma çabası içine girerler... Bırakın sizin için yaptıklarınız konuşsun... Biz başkalarının bizim hakkımızda oluşturdukları izlenimleri kontrol edemeyiz... Ve böyle bir kontrol çabası içine girmemiz, bizim karakterimizin değerini düşürür... Dolayısıyla eğer birisi size belirli bir kişinin sizinle ilgili eleştirel bir şekilde konuştuğunu söylerse, sıkıntılı bir tavırla mazeretler ileri sürüp kendinizi savunmayın... Yalnızca gülümseyin ve zannederim bu kişi benim başka hatalarım da olduğunu bilmiyor... Bilseydi bu kadarından bahsetmezdi... (...Epiktetos) |
Al***305;nt***305;:
|
27.08.08
Dil düzensiz olursa, sözler düşünceyi iyi anlatamaz... Düşünce iyi anlatılmazsa, yapılması gereken şeyler doğru yapılamaz... Görevler gereği gibi yapılmazsa, adetler ve kültür bozulur... Adetler ve kültür bozulursa, adalet yanlış yola sapar... Adalet yoldan çıkarsa şaşkınlık içine düşen halk, ne yapacağını, işin nereye varacağını bilmez... İşte bunun için hiçbir şey dil kadar önemli değildir... (...Konfüçyus) |
Tıraş bıçakları ikiye bölüyorlar sözcüklerimizi, kimin ağzından çıkıyoruz?...
Evren, şafağın sislerinde yitmiş bir boeing, hiçbir şeyi sevmiyoruz bilgisayar çağında... Kapak mankeni kızlar geveze şairlere randevu vermiyorlar artık... Anlamak isteyenler domdom kurşunu yiyecekler karınlarına... Nefis, çok pahalı bir *****; sandviç atılsın kendisine... Özlem mühürlenmiş. Kuşkunun onuruna sıkıntımızdan daha uzun metrajlı bir film çevireceğiz... Kim boşaltacak karşılıksız gözlerimizi bir banka gibi?... (...Alain Bosquet) |
Eğer dostluğunuz zaman ve uzaklıkla sınırlı ise o yok demektir...
... Zaman ve uzaklıkla sınırlı olmayanı yaşıyoruz biz... ... Zamanı yenince hep aynı andayız... Uzaklığı yenince hep aynı yerdeyiz... ... Öyleyse, her an birlikte olacağımızı düşünmedin mi?... (...Richard Bach) |
Düşünmeye vakit ayır...
Düşünce güç için kaynaktır... ... Eğlenceye vakit ayır... Eğlence gençliğin sırrıdır... ... Okumaya vakit ayır... Okuma bilginin pınarıdır... ... Duaya vakit ayır... Dua, güç anlarda direnmenin desteğidir... ... Sevmeye vakit ayır... Sevme hayatı tatlı kılan şeydir... ... Vermeye vakit ayır... Vermek günün aydınlığıdır... ... Teşekküre vakit ayır... Teşekkür, hayat pastasının kremasıdır... (...Bir Hint dergisinden alınmıştır) |
İnsan kendisini küçümser ve sürekli başkalarıyla karşılaştırır...
Yalnız bir insan dünyada ne yapabilir?... Çok şey... Büyük işler başarabilir... İnsan bilinçli olarak düşünebildiği, güvenle beklediği ve mümkün olduğuna inandığı her şeyi yapabilir... Bir insan kendini arıyorsa kaybettiği yere bakmalıdır... Acaba hiç tanımış mıdır kendisini?... Hayatımıza hakim olmanın yolu bilincimizi kullanmaktan geçer... Yönetimi yürüten bilinçtir... Deneyimlemek istediğimiz şeylerin kalıbını hazırlayarak düşünce çeşitlerini seçiyoruz... Bilinç, hayatla nasıl ilişki kuracağımıza karar verir, ifade yollarını seçer... (...Jack Ensign Addington) |
Al***305;nt***305;:
Yalnızca gülümseyin ve zannederim bu kişi benim başka hatalarım da olduğunu bilmiyor... Bilseydi bu kadarından bahsetmezdi... ben de bunu yapmaya çalışacam.... |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
28.08.08
adımlarınla bölünmüş ve orman sevdalısı bir zorlu rüzgâr gibi el savuruşunla dağılmış yüreğimden evden atılan tozum ben sabahları... ... ve gün boyu sabırla göze görünmeden geri gelen toz, farkına varılmadan büyüyen sarmaşık, kırılıp atılıncaya kadar candan bağlı büyüyen, aşınan taşım ben sen gele geçe... bekleyen iskemle her zamanki yerde seni, boşluğa bakarken alnının yaktığı cam, yalnız sana bir şey söyleyen beş paralık bir roman, okunmadan unutulmuş açık bir mektup... ... yarıda kesilmiş bir cümle ki değmez dönüp tamamlamaya, içinden geçilmiş odaların ürperişi, ardında bıraktığın ıtır kokusu, ve dışarı çıktın mı aynan gibi mutsuzum... (...Luis Aragon) |
e.e.cummings der ki;
Seni diğerlerinden farksız yapmaya Bütün gücüyle gece gündüz çalışan bir dünyada, Kendin olarak kalabilmek, Dünyanın en zor savaşını vermek demektir. Bu savaş bir başladı mı, Artık hiç bitmez SAVAŞÇI' dan |
mutluyken sözverme,
üzgünsen cevap verme, öfkeliysen karar verme, ikikere düşün, doğru karar ver! |
Karar Vermeden Once Iyi Dusun Ki,
Dusunce Kalkmasini Bilirsin |
Yeter miydi sevgimiz farklılıkları görmezlikten gelmeye Tüm engelleri ortadan kaldırıp sendelemeden yola devam etmeye yetecek kadar güçlü müydü Sevda,yaşanılan onca kırgınlıkları sineye çeker miydi Onca farklılık arasında tek ortak paydamız sevgimizken sonuç yine sevdamıza eşitlenebilecek miydi Kararlıydı biliyorum ama... Çoğu zaman incitiyordu bu ayrılıklar,yetmiyordu sevda SEVİYORUM AMA diye başlayan cümleler alıyordu ÖLENE KADAR SEVECEGİM diyen sözlerin yerini Ve bugün dünden çok farklı yaşanıyordu Sahi yeter miydi sevgi bu sevdayı kurtarmaya?? not:sizce sevgi her şey midir?gercekten her sey bir insanı sevmekle mi başlar?eger öyleyse neden bu ayrılıklar?? |
H@y@tın İçinden
--- Jelibon --- Muzlu pastalarımı tekbaşıma yiyiyorum artık.Sana lolipoplardan tatlı yapıp şerbet diye sevgimi koyamıyorum.. Yoksun !! Hayatta en çok sevdiğim -senden sonra- jelibonlara bile küstüm. ÇikoLatalardaki fıstıkları çıkarıp oyuncak köpeğimin ağzına tıkıyorum.BoğuLacak bak.. Kurtar diyeceğim,yoksun !! Çikolatalı sütümüde şapurdatarak içiyorum.Eskisi gibi görgü dersLeri ver bana kız diye.Sonra ben ağız bükiyim sana,sende gel öp beni yanaklarımdan gönlümü al diye. Çikolatalı sütleride sevmiyorum sensiz,içerken şapurdatmayıda.Babanemin inekleri sağışı geliyor akLıma. Senin de bana bakıp gülüşün.. Ve anıLarımızı hatırlamak için fotoğraflara bakalım diyeceğim fotoğraflar burda,sen yoksun !! Ve benim her bayramda topladığım birsürü şeker ve çikolatalar.. Artık onLarı gizliyecek kimsem yok.Hepsini hamur adamımın yanına koydum.. Ve bir kaç tanesinide hikaye kitabımın başın****ece geldiğinde gör ve yemek için kal diye.Biliyomusun inandırıcı olsun diye gözlerimi bile kapadım yatağımda.. Arasıra baktım dayanamayıp.. Ve saatlerce kapıda kaLdı gözLerim,hep çikoLataLarı yemeni bekLedim,çikolatalar küflendi sen geLmedin,Yoktun !! Pudingten pasta yapmayı öğrendim sen gittikten sonra. Önce bi paket çiLekli puding konuLuyormuş. Sonra bebe bisküvisi. En üstüne bi puding daha. Ve renkli şekerlerle yüzü çiziLirmiş.. Ben de yapmaya çaLıştım.. GüzeLde oLdu hani. "Yüzünü sana pek benzetemedim ama idare et "..diyip kaşığı ağzına götürecektim,sen Yoktun !! Ve okuLa ilk başladığım gün benimle gelecektin. Elimden tutacaktın.Ve ben herkese gururla gösterecektim seni. Diğer çocuklar gibi ağlayıp rezilde etmeyecektim seni. Hayran hayran bakacaktım zeytin gözlerine.Ve sana önümdeki onaltı yıl boyunca hep çalışacağıma ve sonunda doktor oLacağıma söz verecektim. Tüm hastaLarı ücretsiz iyiLeştirecektim.Belki senide.. SöyLeyecektim,yemin edecektim.. Sen yoktun !! Çoktan gitmiştin evimizden. Uzaklara çok uzaklara gittin hemde. Annem ''Baban gökyüzünden bizi izLiyor'' diyor.. Tamam diyorum anneme , tamam.. Ama ben buna inanacak kadar çocukmuyum baba.Ben jelibonun gerçekten aslanın küçültülmüşü olmadığınıda biliyorum.. Ve bayramLarda sırf sen bul diye saklıyorum şekerlerimi.. SöyLe baba söyLe.. ben senin öLdüğünü anlayamayacak kadar çocukmuyum.. Ve muzLu pastalarıda sevmiyorum aslında ben baba.. Sırf yerken ağzıma yüzüme bulaşan kremaları parmağınla alıp yalayışını seviyorum.. Ve bana o eşsiz gülüşünle sarılışını.Ve ben sensiz devam eden hayatımın en önemli günündeyim bugün.. Herkes babasıyla gelmiş.. Ben yalnız.. Annem meşguL zaten biLirsin.. Pudingli pastamı yaptım bugün baba.. Gelip kutlama yapmamızı ve bana aldığın kırmızı elisemle karşına geçip sana sakldığım şekerLerimin yerini söylemek istiyorum..Ve sevginle şımarmak istiyorum baba.. Bana öğüt vermeni ve daima benimle beraber muzlu pastalar yiyeceğine söz vermeni istiyorum.. Ayrıca jelibonların küçültülmüş ******cıklar olduğunu söyleyip beni korkutmanı,sonrada bana gülmeni istiyorum.. Ve hayatım boyunca beni koruyacağını senin ağzından bugün duymak istiyorum.. Küçük ellerimin ellerinin arasında kaybolmasını ve gece korktuğumda yanıma gelip bana hikaye okumanı istiyorum.. Sen gittin baba.. Ben jeLibonlarada küstüm.. Ve muzLu pastayıda aldatıyorum brovnilerimle.. Sen gittin baba.. Ve ben yalnızım.. Ben öldüğünü anlamayacak kadar çocukmuyum baba.. Çocuğum.. Puding pastamı yapıp üstüne seni çizdim şekerlerimden.. Gel baba.. Ben hala o bıraktığın jelibonlardan korkan çocuğum.. Aylin Bilgin |
ßeni YormayIn! --> çOk ü$engeCim..
ßana yaLan söyLemeyin ! --> Nefret Ederim! ßana ßi$ey sOrmayIn! --> ßiLmiOrum! Ciddi oLmayIn --> ßen güLüyorum... iÇeLim Demeyin! --> DayanamIyorum!.. GideLim Diyin! --> GeLiyorum!... Dalga geÇeLim. --> ßayıLıyorum !.. Derdinmi var ¿ --> DinLiyorum ... çOk mu zOr¿ --> Ugra$Iyorum!.. ßana a$Ik oLma! --> ßen oLamIyOrum !!! >>kim ne derse desin ben böleimm degisemiyorum<< |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 00:06 . |
Powered by MJTurkiye
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Powered by Herkonu team