A-Z ye Herkonu

A-Z ye Herkonu (http://www.herkonu.eu/index.php)
-   Genel Konular (http://www.herkonu.eu/forumdisplay.php?f=12)
-   -   Özel - Siir (http://www.herkonu.eu/showthread.php?t=38)

SAHmerdan 16.09.07 20:38

Aklıma geldikçe vefasızlığın
O an yaşamayı istemiyorum,
Sancılarla acıları yaşarken,
Çaresizliğimden utanıyorum.

Yüreğim almıyor, yapamıyorum
İçimden silip de atamıyorum
Aşk kapısı mı, ecel kapısı mı?
Sevgine bir yargı koyamıyorum.

Ben ki sana böylesine düşkünüm
Ben ki sensiz böylesine müşkülüm
Aşkına tutsak mı, yoksa kölemi,
Akıbetim nedir bilemiyorum

sevdigin derki aşkın, ecel şerbetim
Hayalinle süslü kalsın düşlerim,
İçime aktıkça kanlı göz yaşım.
Aklıma geldikçe ölemiyorum.

SAHmerdan 16.09.07 20:39

bir sevgi vardı adı olan ulaşılmayan
bir sevgi vardı her zaman var olup istediğimde bulunmayan
bir sevgi vardı elini tutacak kadar yakın olan ve o kadar uzak olan
bir sevgi vardı her zaman güldüren bazende üzen
bir sevgi vardı senin yokluğunla tükenen

SAHmerdan 16.09.07 20:40

Bende sensiz,
kırık bir merdivendir hayat..

Tırmanacakken,
tepetaklak düştüğüm

SAHmerdan 16.09.07 20:41

Yürü yürü yalan dünya
Yalan dünya değil misin
Yedi kez boşalıp yine
Dolan dünya değil misin

Bir od bıraktı özüme
Duman girdi gözüme
Bu gözle bugün yüzüme
Gülen dünya değil misin

Bir od bıraktın vay dile
Tutuştum yandım dert ile
Kıyamete bir kurt ile
Kalan dünya değil misin

Nide idim dağlar aşıp
Dağlar aşıp sular geçip
Havanın önüne düşüp
Yelan dünya değil misin

Yunus Emre'm sür sefayı
Sür sefayı çek cefayı
Ol Muhammed Mustafa'yı
Alan dünya değil misin

Yunus Emre

SAHmerdan 16.09.07 20:42

Yine özlem ırmağım isyanda
Kıyılarına yaklaşmak bile yetiyor
Kapıp alıyor kucağına
Ve kanımı kaynatan şeyler fısıldıyor kulağıma...

Seninle birlikte eskitmek ayaklarımı
Mutluluk yollarında,
Yağmuru sevişirken izlemek
Toprakla,yaprakla,kainatla,
Seninle birlikte tatmak mutluluğu ve hüznü
Hercai yağmur damlalarında...
Birlikte dinlemek rûzigârın kan kaynatan melodisini
İçli bir sevdâ türküsü tutturduğunda.
Onurlu dağların dikbaşlılığına tanık olmak
Bir erdek tablosunda,
Bir bülbülü seyre dalmak sessizce
Gonca güle dadandığında,
Ve öyle özümsemekki seni
Bir duvar bile girse aramıza
Hasretine düşmek o an
Sen geldin sanmak her kapı çaldığında...

Seninle aynı gecenin kollarında binmek
Uyku salıncağına
Aynı rüyâ ikliminde el ele olmak,
Ve seninle doğup hayata her gün
Birlikte nefes almak...
Aynı şafağın gizemli kucağında
Birlikte şükür sunularıyla yönelmek yaradana,
Seninle aynı yatakta uyanmak
Güneş göz kapaklarımızı tıklattığında

Birlikte açmak her günün sayfasını
Seninle birlikte kapamak sonra,
Ve birlikte örmek ilmik ilmik
Hayat dantelasını

Birlikte mendil sallamak güneşe
Grubla kucaklaştığında,
Coşkusuna birlikte şahit olmak
Ufku araladığında,
Ve gece çaldığında tüm gizemiyla kapımızı
Birlikte tanık olmak
Ay ve bulutun iki sevgili gibi oynaşına...
Âh nazlı yâr!
İzlerine yüz süreydi dudaklarım
Dudaklarıyın dokunduğu su bardağında,
Bir âb-ı hayat olurdu inanki
O bûseden artakalan boynu bükük su bana...

Seninle aynı damarda kan,
Aynı hücrede can,
Yâni sen olmaktır dileğim,sen.
Anlasana!...

SAHmerdan 16.09.07 20:43

Yüregim

derimi kalınlaştıran
her buruk vedanın ardından
gözyaşı biriktiririm yüreğimde
mevsimlik işçidir benim yüreğim;
her bahar aşık olup
yazları mesaiye kalan

SAHmerdan 16.09.07 20:43

sen duymasnda

şehir içi vapurlarının
kıtalar arası sefer yaptığı
bir kentten sesleniyorum sana;
bir türlü yalnız bırakmıyor
yalnızlığım beni
deniz aşırı aşkların
yürek yoran girdabında

SAHmerdan 16.09.07 20:44

İstanbul ey İstanbul ey
Ey acıların gözyaşlarının kraliçesi
İstanbul ey İstanbul ey
Ey bozgunların garip çiçeği
Bu akşam yemin ettim
Seni bir daha öpmemek için
Benki bütün duvarlarını, afişlerle donatıp
Yumruğumla kanatmıştım
Rezil bir aşktı
Bütün arkadaşları miting alanlarında
Ve mezarlıklarda bırakmıştım

İstanbul ey İstanbul ey
Acılar kraliçesi
Umudun ve direncin yorgun anası
Ve ey çıldırmak üzere olmanın çamurlu ikonası
Tırnaklarım kopuyor, Görmüyormusun
Bir benmiyim kapılarını şaşıran her yokuşun başında
Bir benmiyim ekmek arasına canına doğrayıp doğrayıp yutan
Bir **** bile sağarken yüreğini
Telaş içerisinde yavrusuna
Ey acımasız acuze!
utan şu türbelerinden
Minarelerinden utan
İstanbul ey İstanbul ey
Acılar kraliçesi
Savaşın ve bozgunların gariban çiçeği
Ve ey teslimiyete düşmenin o hazin gerçeği
Bayraklarım kanıyor, Sormuyormusun
Kadınlarınki;
Omuzları hicran, saçları ihanet sarısı
Çocuklarınki;
Yağmur emiyor yıkılası kaldırımlarından
En ücra genlerime, alyuvarlarıma,
Kılcal damarlarıma, ruhuma kadar.Bıktım
İliklerime, gömlek ceplerime kadar sızan
Bu Allahsız yağmurundan
İstanbul ey İstanbul ey
Acılar kraliçesi
İhtişamın ve sefaletin çaresiz bacısı
Ve ey çürümenin yok olmanın amansız sancısı
Ciğerlerim çatlıyor, Duymuyormusun
Hangi pencerene çıksam
O salya sümük pezevenk suratları
Hangi caddene dökülsem
O şangur şungur düş kırıkları
Bütün bu ezginler, tükenenler, yerlere serilenler, tutunamayanlar
Sarsmıyormu seni hiç
Bunca infilak
Bunca isyan çığlıkları
İstanbul ey İstanbul ey
Acılar kraliçesi
Aldanışların ve hüznün yalancı tanrıçası
Ve ey ruhu kirlenmiş gecelerin cilveli yosması
İntihar anı geldi, beni öpmüyormusun,
Ağlamak istemiyorum, yenildim sana
Hikayenin özeti bu
Bir istimlak gibi ödedim ve çiğneyip geçtin maceramı
Şimdi ben suçlarımı didikleyen bu martı sürüsüyle
Şimdi ben hangi şehirde soğulturum zonklayıp duran bu yaramı
İstanbul ey İstanbul ey
Acılar kraliçesi
İhanetin ve ihbarların arkadan dolaşan bıçağı
Ve ey ödeşmelerin, yüzleşmelerin, erkekçe vuruşmaların kaçağı
Beni harcadın ulan!
Beni sattın
Utanmıyormusun

YUSUF HAYALOĞLU

SAHmerdan 16.09.07 20:45

Gecelerin sessizliğinden
Günün çaresizliğine
Ve yalnızlık
Parklarda, otobüs duraklarında,
kalabalık meydanlarda
Adın tek feryadım

SAHmerdan 16.09.07 20:45

Annem annem!
Ettiğin dualar kabul oldu,
Bak aslan oğlun geldi, annem.
Yalnız ben değil arkadaşlarım da geldi,
Onlara seni anlattım, elini öpmek istediler, annem.
Kaçamak bir bakış da sevdiğime,
Bak sana papatyalar da getirdik, annem.
Kardeş kardeşe silahlarla çelik çomak oynadığımız kırlardan,
Biraz benim biraz da kardeşimin kanıyla sulanan papatyalar,annem.
Sen üzme tatlı canını,
Oyun kalleş olsa da yüreklerimiz kardeş, annem.
Ah! Neden ağlarsın ki
Dedim ya oyun kalleş, annem.
Bak babama, beyazlar içinde ne de şen,
Koklasana beni, yavrum, yusufum desene, annem.
Oh! Şöyle,seni ne çok özledim,
Hep bu anı beklemedik mi! daha çok sarıl,annem.
Sarıl ciğeri yanık annem sarıl,
Gidiyor herkes, kıskandılar bizi, annem.
Ağacın duldasındaki utangaç sevdamı da çağır,
Artık ayrılık yok, hep burdayım annem.
Ağlama, bak artık kanımda akmıyor,
Bak bir elimi babam tutmuş, gülümsüyor annem.
Hadi diğer elimi de sen tut,
Çocukluğumdaki gibi, annem.
Ağlama, bak artık zaman da akmıyor,
Hadi gülüm gülümse, gülümse annem.
Annem annem..


Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 09:35 .

Powered by MJTurkiye
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

Powered by Herkonu team