![]() |
Düşlerimi izleyen sendin gözümde
Sonsuz imkansızlıklara tutuklu kaldık. Yaşadıklarımız kaldı bil ki özümde, Yazgıya bağlanarak acılara daldık. Senden tatlı bir buse kaldı yüzümde, Biz ayrılığı bir son bildik. Kalbim eskisinden hızlı çarpsa da, Biz bu aşktan alacağımızı aldık, Gerçekler, kayalar gibi sarpsa da, Biz ayrılığı bir son bildik. Aramayacağım bir kuytu ya da bir liman, Gidişleri biz son bildik, Yaşama yenilip ölüme varan, Biz ayrılığı bir son bildik. Alsamda nefes, bil ki acılar var bedeni saran, El eleydik bak yaşamın sonuna geldik. Deselerde dostlar ömür bitmedi, Felek bu aşka yetmedi, Acılarla yürekten gitmedi, Nedense biz ayrılığı son bildik. |
Denizlerim vardı tükenmeyecek sandığım,
Özlenen umutlarım, sahile vuran hasretlerim Bir de köşede bekleyen ölüm, üçünü ayıramadım. Ceplerimde bir kaç resmin cüzdan arasında durur, Birde avuçlarımda şiirlerin kaldı senden geriye, Diyorum ki; Işığım olsan, güneşin yerine, Bir kez çıksan karşıma, görünsen bana diyorum Aşkın yüreğimde yaşayacak, Sevmelerin yitik olduğunu bile bile Belki de son kez, konuşuyorum Gözyaşlarımı derelere bıraktım,bitiyorum.. Sahillerindeyim, kumlarınla savur cihana, Çokça hüzün kaldı senden geriye. Bırakılmış kuşlar gibi ağladım yüreğime, Artık yaşayamam sensizlik zor, Adını bağıramam Serap diye, Bir ben kaldım zemheri ayazında yüreksiz. Ben mutsuz sen umutsuz biliyorum.. Yüreğimi kapıda bıraktım, al senin olsun, Ne senden öncesi aklımda, ne senden sonrası, Duramam vakit geldi artık Serabım, Ecelin koynuna girdim, ölüyorum. Mevlana mı alır seni yanına, melekler mi, Bensiz Ankara sokakları mı? Bilemem. Bu aşk bedensel değil, buralarda kalamam, Gelirsen bir gün ruhunla, yanıma, Seni bekleyen bir filizlenmiş fidan bulacaksın |
Hasreti budadım körpe umutlarda,
Sallanıyorum bağ bozumu akşamlarda. Birleşirim hasretle rüyalarda, Seni çekerim sensiz ayazlarda. Bıçağım keskin ve acımasız, Saldırır uzayan hasret dallarına. Bir duman tüttürürüm tozlu yollara, Seni isterim sensiz dağlarda. Ne zor, ne acı, dayanamıyorum, Kolaylık bu ya hep ağlıyorum. Nafile dostum ne edersen et, Seni inlerim sensiz canlarda... |
Sen unut deyince,
Arkamı dönüp, Ağlayarak gideceğimi mi zannettin, Sen hayır deyince, Susup, Konuşmayacağımı mı zannettin, Sen öl deyince, Atlayıp, Öleceğimi mi zannettin, İnsan aşık olunca, Hiç bir şey yapamaz, Zannetme... |
Anlaşılmaz anlarda
Uçsuz bucaksız gibi Kör olduğum karanlığın Soğuk bir öpücükle, Gururuma dokunduğunda... Ve bomboş odalarda Yok olan bir ütopya gibi Beynime vuran gerçeğin Yaşattığı zelzelenin en alt katında... Ve tıpkı Kaybolmuş sokaklarda Çıldırtan bir uğultu gibi Sağır olduğum sezsizliğin Çekip gitmişliğin en son kapısında SENi ARIYORUM.. |
Rüyamda gördüm seni
tatlı yüzünle amansız bir korku gibi güçsüz bir umut gibi yaklaştın***8230; Nazlıydı adımların Narindi tutuşun beyazlar gizli tenine dokundum bir tutam gülücükle tarifsiz hasretler gibi sarıldım sana Dağ dağ deştim göğsümdeki tüm acıları Siyahlara bürünmüş gözlerini gördüm sonra Sonsuzluğa bürünmüş gibi. Ve öptüm sonunda doyasıya.. |
Sen miydin hasretiyle yandığım
kör bir ümitle ruyasında uyandığım vahasız çöllerde pınar diye aradığım ol can içinde can olan sen miydin sen miydin fırtına öncesi sessizliğim uzaklardan hasretle beklediğim ve sevebilme ihtimalini bile sevdiğim.... |
Neden yağıyorsun yağmur?
Nerelerı ıslatacaksın? Maksadın beni ıslatmaksa, Boşuna yağacaksın. Gerçekten baktığında, Gözlerimin ıslak olduğunu anlarsın Kalbimin ise ne denli yanmış olduğunun farkındasın Yağmurlu havaları sevmiyorum, yağma artık! Duymuyor musunuz? Hey sizler yağmur damlaları Değmeyin, dokunmayın tenime! Ayrıldığımız günü hatırlatıyor, soğuk ıslaklığınız Evet durun artık, gücüm kalmadı ağlamaktan Ayrılık çok zordur sevenlere, Gözyaşları sebepsiz süzülür yanaklarından. Gökyüzü ile birlikte ağlarlar hiç durmadan. Neden anlatıyorum ki bunları sana? Vaz mı geçeceksin yağmaktan? Yağma artık, herşeyin farkındasın Birilerinden habersizce, Daha kaç tane aşığı ağlatacaksın?... Bilemem ama bildiğim tek gerçek var, |
Gitmek lazım
Arkanı dönüp yaşadığın hayata Parçalamalı sınırlarını bir solukta Şahit olmalı farklı yerlerde günbatımına Bir sevgili bırakmalı her limana Tüm şehirleri kucaklayabilmeli kollarınla Hovardalığınla kafa tutmalı dünyaya. Giderken nokta koymalı, zamana Aynı kalmalı bıraktıkların arkanda Kapı açık olmalı, dönüş adımlarına Beklemeli evim, yüksek merdivenlerin üstünde Durmalı hayat, gittiğinde. Gidişleri kurban edip kalmaya Kalmak lazım Terk edemediğin coğrafyada Yaşamak, belki de korkakça Yaşamak, kaybetmeyi göze alamadıklarınla... |
Çılgınlığın sonu yok ki
Ben nereden başlayayım, Kimin kimden farkı var ki Ben kimleri taşlayayım Al birini vur birine Kimi doğru tanıyayım Hepsi birbirinden beter De kimlere inanayım İşte başı işte sonu Kimi kimden ayırayım Hepsi yedi aynı otu Daha nasıl dayanayım İşte koltuk işte makam Sucu kimde arayayım Meclis soydu biz soyulduk Hangisini anlatayım İşim yoktur aşım yoktur Kimlere avuç açayım İnsanlığın geldi sonu Cehalete mi uyayım Yeter ağam yeter beyim Çaresizim , kahrolayım İnsanlıktan çıktı şeklim Böyle nasıl yaşayayım Yılmaz der ki akıbetim Kendi yurdumda köleyim Buna yaşamak denirse Bırakın beni öleyim |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 08:48 . |
Powered by MJTurkiye
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Powered by Herkonu team