![]() |
Benden gittin gideli
Kaç gün geçti bilmiyorum En son sayabildiğim kırkaltıncı gündü Yoruldum sensiz günlerimi saymaktan, Ucu bucağı olmayan birşey bu Ne zamana kadar sayabilirim ki söyle Saydıkça sensiz geçen günlerimi Ömrümden birer gün eksiliyor sanki Yoruldum artık saymaktan sensizliğimi, Ben hep böyle sensiz,çaresiz mi yaşayacağım? Her yeni gün doğduğunda Acaba bugün mü dönecek diye bekleyeceğim? Yoruldum anlıyor musun Sensizlikten,çaresizlikten Dön artık geri Bıraktığın yerde bıraktığın gibi Bekliyorum seni!... |
Düş sokaklarına daldım dün gece
senden habersiz... Umudum vardı ve heyecanlanmalar yerli yersiz... Her ara sokakta tükeniyordu umudum ve ben boynu bükük,çaresiz... O an anladım;çıkmaz sokaklar mahkumuydum, sensiz,yalnız,kimsesiz... Hakimi de sendin üstelik verilmiş hükmün, benden,düşlerimden habersiz... |
Sorarlarsa birgün beni de sana,
Anlatırken sakın birtanem ağlama, Sığmadı dersin aşkı fani dünyaya, O çok sevdi ama gülmedi dersin... Dersin ki benim için deli olurdu, Baktıkça resimime ağlar dururdu, Sonunda çareyi gitmekte buldu, Yalnızın biriydi göç etti dersin.. |
İşte bir gün o an gelecek,
Herşeyin sonu, herşeyin başlangıcı o an. Biliyorum o anı anlayacağım geldiği an... Farkında olacağım, Ve herşey hayal ettiğim gibi olacak. Nasıl olacak biliyorum, Arabada olacağım, direksiyonda... Yağmurlu bir gün olacak, Ve ben yabancı yollarda... Üstümde kazak olacak, biliyorum, Kalın örgülü krem rengi bir kazak. O an uzaklarda olacağım Çok uzaklarda buralardan. Kimsenin içinde olduğumu bilmediği bir yerlerde. Arabada olacağım, direksiyonda... Kendi arabamda, küçük ama içinde sadece benim hakim olduğum kraliyet sınırlarında. BMW olacak arabam. Nasıl diye sorma, biliyorum işte. Arabamın teybi olacak, Ve tabi ki o olacak yanımda. Duygusal, olgun, naif. Işıltı olacak gözlerinde, zerafet akacak bakışlarından... Herşeye, herkese inat, o farklı olacak diğerlerinden. Saç rengini kestiremiyorum ama... Anaç olacak, verecek çok sevgisi olacak, anlayacak... O anlayacak. Ne olursam olayım, kral olduğumu hissettiricek benim. Ne yaşandıysa yaşansın, ne yaşanacaksa yaşansın, Çöpçü de olsam, bir kral gibiymişim gibi hissetiricek bana benim kraliçem. Ve o anın geldiğini hissedeceğim. Binbir duygu uyanacak içimde, Anlayacağım, O anın gelmiş olduğunu. Bir Sezen Aksu çalacak teypten, İliklerime kadar işlemesine izin vereceğim o an. Sezen Aksu'nun sesi olacak, bir çağın kapandığını müjdeleyen çan. Hangi şarkı olduğunu sorma, bilemem çünkü... Bir dünya yıkılacak o an, Eski, yaşlanmış, zalim bir dünya. Geride bırakacağım herşeyi. Yakama yapışamayacak benim, Silkeceğim hepsini bir anda, Bir anda ve sonsuza kadar. Ama hakkını vereceğim bütün geçmişin, En yoğun halinde ve bir anda yaşayacağım hepsini Ellerinden geleni yapmalarına izin vereceğim bana o hatıraların, Son bir kere. Ruhumda hissedeceğim hepsini, Böyle onaracağım kendimi. Gözlerim dolacak bir anda, Bütün kederlerim gözyaşlarımı kullanacak bedenimi terk ederken. Dilimi değil. Akacak hepsi, Keder somutlaşarak akacak yanaklarımdan. Son bir kere. Geride kalacak, Bana değip giden bütün hayatlar, İz bile bırakamayacaklar bende, İşte onlardan intikamımı böyle alacağım. Sefillikleri, iz bırakamamalarıyla kanıtlanacak bir kez daha benim üzerinde deneyler yapılmış ruhumda... O an bir zaman tünelinden geçeceğim, beni geçmişten geleceğe püskürten. Vermediğim kararların sonuçlarına katlanmanın hıçkırıkları arasında boğulacağım o an. Seçmeden esiri olduğum hayat akıp gidecek üzerimden, Kalp krizinde nasıl beş kilo kaybederse vücut, Tonlarca ağırlıktan azad edilecek ruhum bu krizde, Hafifleyeceğim. Kendi hatalarımın sonucunu büyük bir gururla yaşayacağım. Ama son defa, Sadist bir yabancı gibi davranacağım kendime. Doğum sancısı çeken bir kadın gibi, Çekeceğim bütün acıyı bir anda, kendime yeni bir hayat bahşederken... Kısa olacak saçlarım o an biliyorum. Yeni traş olmuş olacağım hem de. Eski bir parfümün kokusu sinmiş üzerime. Yanımdaki meleğin buğulu sesi kulaklarımda, Algılayamıyorum henüz kanatlı laflarını... Arabayı çekmiş olacağım bir köy yolunun kenarına. Gözlerim yolda... Yaşlar gözlerimde... Cesur yeni bir dünya var önümde... Yeni bir Atlantis yükseliyor hayatımda. Hem de geçmişe inat. Sadece istediklerimi taşayacağım geleceğe. Eskiyi çağrıştırmayanları, Her zaman yeni olmayı başaranları... Arkamdan alıp, mancınık gibi fırlatacağım onları da geleceğime... Kendimle birlikte. Unutmak en büyük cezadır bence... Hatalar yapacağım, Hatta göz göre göre. Bundan zevk alacağım üstelik. Yeni bir hayat yükseliyor önümde... Eski kıyafetlerimi, eski parfümlerimin alkolü ile yakacağım. Sevdiğim kıyafetleri de... Tıpkı eskiye ait herşeyi, içimdeki intikam ateşiyle yakacağım gibi, Sevdiğim şeyler de yanacak, Ama hatalar, acılar ve pişmanlıklarla birlikte. Sezen Aksu'nun sözleri çınlamaya başlayacak aniden, yeniden... Yanımdaki meleğin de... Titreyeceğim sıtma nöbetindeki gibi. Terleyeceğim... Geçmişe dair herşey terle akacak üzerimden. Gözlerimde daha önce hiç oluşmamış bir ışıltı oluşacak, Artık baş aktör olmanın verdiği gururla. Gözyaşlarım yeni bir dünyayı müjdeleyecek, Hıçkırıklarımın sesi onu dış dünyaya ilan edecek. Sonra algılarım yeniden güçlenecek. "Her şey geride kaldı." diyecek yanımdaki yumuşak ses. Başımı okşayacak dizlerinin üstünde, Barbisini seven bir ufak bir kız çocuğu gibi. "Bitti artık, hep yanındayım, her zaman yanında olacağım." diye tatlı bir ezgi duyacak kulaklarım. Gözyaşlarım dizini ıslatacak, Ama o bundan mutlu olacak. O beni, ben olduğum için sevecek. Nereli olduğunu söyleyemem, Ama mor olacak üstünde... Ve onyıllar akacak bir anda üstümden, Doğum sancıları çekecek ruhum, Ve işte o an, Herşey yıkılacak, Herşey yeniden başlayacak... |
Geçmişi yaşasak o yıllarda yeniden
Seninle düşsek şöyle Boğaz'a Kalender'e binsek eski köprüden Akşamın nefesi inmeden suya... Bir başkaydı o yıllar, her şey bambaşka İnsanlar bir başkaydı, doğa bambaşka Sevgiler içtendi, yapmacıksız, saf, temiz Bir başkaydı o yıllar, her şey bambaşka... " Köprüdeki insanlar oltaları salmışlar Akşama istavrit var, çapari salkım salkım. Az ötede sandalla ağ atan balıkçılar Martılarla yarışıp nafaka avlıyorlar. Önümüzden geçeni***8230; Dur ! Yadırgama hemen. Yandan çarklı o işte, Sahilbent onun adı. Zarif görüntüsüyle süzülüp giden Halâs Üsküdar'dan başlayıp bulacaktır Kavak'ı... İçinde bildik yüzler kibar bir tebessümle Selâmla sarılırlar saygı dolu sohbete. Şu mahcup delikanlı belli ki çok sevdalı. Ön sırada oturan o yemyeşil gözlere. Yanaşılan iskele yaşadığımız yerdi. Şu kahkaha taşan yer İsmet'in Meyhanesi. " Ah ! O eski Kuzguncuk nasıl değişti böyle Ne kadar köhneleşti ! Sanki silinmiş gibi... İlk aşkımla ilk defa buluştuğum iskele Tanınmaz halde şimdi, kimlerin eseri bu ? Dostlarla toplanılan o eski çınar altı Keyif vermez bir halde, nerde eskinin tadı ? Vazgeçtim yolculuktan, koş inelim burada Görmeye dayanamam bir sonraki durağı Eski Beylerbeyi'ne ağıt yakmamak için Dönelim bir taksiyle, gözlerimiz kapalı... Bir başkaydı o yıllar, sana gösterecektim Yüreğim elvermedi sen de kahrolma diye. Ah ! O eski günleri bir daha bulmak için Çok şeyleri bırakır, dönerdim ben geriye. Bir başkaydı o yıllar her şey bambaşka Balık ekmek başkaydı, doğa bambaşka Sevgiler değişikti, yapmacıksız, saf, temiz Dostluklar pek sıcaktı, semtler bile bambaşka... |
Utanırım gözlerine bakmaktan,
Utanırım ellerini tutmaktan, Utanırım sevdamı anlatmaktan, Dayanamam üzülmene yanarım. Korkarım inan seni üzmekten, Korkarım bu halime gülmenden, Korkarım belki de kızıp gitmenden, Dayanamam hasretine yanarım. Belki de acı benim kaderim. Ne olacak söyle şimdi halllerim? Sen üzülme ben derdide çekerim. Dayanamam gidişine yanarım. Anlatamam bu derdi mi ben sana Anlatsam da çok geç oldu baksana Utanırım gözlerine bakmaya Dayanamam gülüşüne kanarım |
Hep üşürüm bu zaman işte başlıyor yağmurlar
Rüzgardaki uğultulu hasatla geldi sonbahar Parçalı bulutlarla yaklaştı elinde gri bir gül Kucağında yağmur külleriyle kapımda eylül Hep solarım bu zaman kuru dallar daha bir kuru Karanlık bir mevsim geldi gece kelebeklerinin buluştuğu Mevsim dediğin yeşille sarı arasında ince bir tül Üç perde yeter hiç gelmesin sarı dantelli eylül |
Bir vapur çığlığı geçiyor içimden
Ürkek martılar ansızın havalanıyor Bir liman beliriyor hemen yanıbaşımda Karanlık kendi kuytularına saklanıyor Biliyormusun akşamları bıktırdı varlığın Geceler ölesiye bezgin senden Kusura bakmayın geceler başka güneş yok bana Gün sevalle geçiyor tenimden Işıkları kapattıktan sonraydı geldiğin Hiç gitmediğim yerlere gittik birlikte Salıncaklar kurduk göl kıyılarına Evler yaptık el değmemiş düşlere Hani olur ya rüya işte Düşünkisaçlarını okşuyormuşum Sayıkladığımı duymuş annem Seni seviyorum günışığım diyormuşum Bir an için çıksan diyorum aklımdan Kimbilir kimler çalardı benden gözlerini Başka gözlere değmesin diye gözlerinin izi Sıkıca kilitleyip karantinaya aldım hayalini Kaçamak bakıyorum gözlerine Dalıp gitmiş oluyorsun bazen Uzun uzun süzüyorum Haftalar sana haftalar kimya derslerine bölünüyor Nefesimde nefesinle uyanıyorum salı sabahlarına Ah aklımdan gülümseyişin geçiyor Kırmızı bir gül oluyor dudakların dudaklarımda |
Fırtınaları gezdim bütün gün
Rüzgarları adımladım Tenimde kara bulutlar Ellerimde yıldırımlar var Ölü bir kadının saçları gibi Kaldırma yığıldı akşamım Yok gelme bu gece Beni böyle soğuk böyle karanlık bilme Uzansan sararıp döküleceğim Beni bu poyraz nefesimle bu eylül yüzümle görme Dokunsan lodosa keseceğim bak Ölü yapraklarım çarpacak yüzüne Hayır gelme bu gece Sana yazdığım sakin akşamlarda kal Gözlerinde yıldızlarını gezdirdiğin... Bu şairi hatırla hayal meyal Dizelerinde ay ışığını giyindiğin... |
Üzdüler,
Kırdılar, İncittiler, Asla verdiğim değeri vermediler Yalnızlığımla boğuşurken bir ara Hayatıma girdiler Bilmemki benim gibi iyi niyetli bir insandan Ne istediler. Varsın şimdi mutluluk onların olsun Yeterki canları sağolsun Payıma düşeni aldım merak etmeyin Yaşayana rahmetli denir mi bilmem ama Dostunuzu yaşarken öldürdünüz Başınız sağolsun Yürüdüğünüz yol açık Başınız dik Çalacagınız kapınız olsun Allah hepimizi yalnızlıktan korusun. |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 21:58 . |
Powered by MJTurkiye
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Powered by Herkonu team