![]() |
Al***305;nt***305;:
|
güseldi
|
07.08.08
Belki de bugünkü kadar hiç duyumsamadık avuçlarımızda bize özgürlük getiren kızarmış ellerin sıcaklığını... ... Henüz yitmedi kulaklarımızda daha yıpranmış silahlarının uğultusu. Sokaktaki insanlarımızın kolları gene açık eskisi gibi kucaklamaya... ... Yüzünüzde bunca gerçek gözyaşları, kucak açtığında ölülerine toprağımız, hâlâ sıcak ve yakıcı gözyaşlarımız. Evet, söylüyorum bunu bütün dünyaya! ... Ve bütün yüreğimle haykırıyorum size: Yaralamayın n***8217;olur bu sevdayı!... Hayalleri paramparça olan ülkemizde bir o kaldırabilir bunca acıyı... (...J.Seifert) |
11.08.08
Gideceksin***8230;. gideceksin biliyorum***8230; sık sık ***8220;alışmalısın***8221; deyişinden belli***8230; bavulunun her zaman toplu duruşundan, gözlerini, gözlerimden kaçırışından belli***8230; bir gün ***8220;ben yokum***8221; diyeceksin***8230; sen yoksan, benim de olmadığımı bilmeyeceksin***8230; ***8230; gideceksin biliyorum***8230; içimdeki garip hüzünden belli***8230; dizlerimdeki yorgunluktan, şiirlerin kıtasından, şarkıların notasından belli***8230; hiç acımadan, arkana bakmadan***8230; ***8230; gideceksin biliyorum***8230; gün ışığını bodrumlara taşımanın hüznünü bırakacaksın, yatağa mutsuzca girmenin***8230; yokluğunu hatırladıkça yüreğime saplanan sancıyı iliklerimde hissedeceğim***8230; gözlerin kalacak aklımda***8230; bir de saçların***8230; ***8230; gideceksin biliyorum***8230; ne beynimize kazıdığımız yazılar kalacak, ne de sevimli şakalarımız***8230; kimsenin çıkmasını beklemeyeceğim köşe başından***8230; kimseyi korkutmayacağım***8230; ***8230; gideceksin biliyorum***8230; bir kırık kalp bırakacaksın arkanda, bilgisayar programlarından***8230; bir çift de kısık göz***8230; her akşam gittiğin saatte yola bakacak ama seni görmeyecek***8230; ***8230; gideceksin biliyorum***8230; ninni söyleyerek uyuttuğunu unutarak***8230; ***8220;rüya bitti***8221; diyeceksin, ***8220;uyan***8221;***8230; ***8220;uyan hadi be adam***8230; geç kalıyorsun gerçek hayata***8230;***8221; uyanacağım***8230; ***8230; gideceksin biliyorum***8230; ne bir bayram sıkıştıracağız adı belli olmayan sevdaya***8230; ne bir yılbaşı***8230; ne de ***8220;iyi ki doğdun meleğim***8230; anne-babana teşekkürler***8221; diyebileceğim***8230; gideceksin***8230; ***8230; gideceksin biliyorum***8230; senden sonra kimse acımayacak bana, ***8220;yorma kendini***8221; demeyecek***8230; kollarına düşecek kadar halsiz olacağım***8230; kolların olmayacak***8230; ***8230; gideceksin biliyorum***8230; ne bir reklam repliği kalacak akıllarda, ne de konusu belli olmayan rüyalar***8230; ne büyük mutlulukları küçük an***8217;lara sığdırma çabası ne küçük anlara büyük sürprizleri***8230; ***8230; gideceksin biliyorum***8230; buğulu gözlerinle ferahlattığın bu kalbi bir veda ile paramparça edeceksin***8230; ***8220;yaram derinde***8221; diyeceğim; Güleceksin, ***8220;buz koy***8221; diyeceksin***8230; ***8230; gideceksin biliyorum***8230; artık kilometrelerce uzaktan hissettirmeyeceksin kokunu***8230; saçlarındaki şelaleyi, ellerindeki müziği dinletmeyeceksin***8230; bir taş atımı uzakta olsan da, incecik belinin sırrını çözemeyeceğim***8230; tavlanın ustasını öğrenmeden gideceksin***8230; ***8230; gideceksin biliyorum***8230; hayatımı değiştirdiğini bilmeden gideceksin***8230; vakit dolsun diye yaşayan adama, saniyelere yalvarmayı öğrettiğini görmeden***8230; bir bestecinin eserini göremediği gibi***8230; ***8230; gideceksin biliyorum***8230; tek günlük ayrılığına dayanamazken, bir öğün yemeğin lezzeti hatırına senelere isyan ettirerek***8230; bir sigara içimi kaçamağa her şeyden vazgeçerken bir kelimene, bin yılın sevincini sığdırarak gideceksin***8230; ***8230; gideceksin biliyorum***8230; yasakladığın kalbime söz geçiremeyeceğim***8230; beynim uyuşacak***8230; ayrılığın içimi kemirecek***8230; geriye birkaç şiir, bir de resmin kalacak sana söyleyemediğimi, ona söyleyeceğim; gideceksin***8230; (...Ömer Söztutan) |
Arzularımı ve korkularımı ortadan kaldırdığımızda bizim için hiçbir zalim kalmayacaktır***8230; Allah, bütün insanları mutlu olmaları için yaratmıştır; bedbaht oluyorlarsa kendi hataları yüzünden oluyorlar***8230;
Bardağımızı kırdıklarında, komşumuzun bardağı kırıldığı zamanki kadar sakin olmalıyız***8230; Düşmanlarımızı düşünmek için ayıracağınız bir dakika bile düşmanlarımızdan daha değerlidir. Nefret ve intikam hissi bize büyük zararlar verir. Kader eninde sonunda şöyle veya böyle günahlarımızın bedelini önümüze koyar. Görünen ya da görünmeyen zaman içinde herkes günahlarının bedelini öder. Bunu bilen adam kimseye kızmaz, gücenmez, kimseyi aşağılamaz, kimseyi itham etmez, kimseden nefret etmez, kimseye kin tutmaz***8230; Bunu bilen adam karşılaştığı aksiliklere şaşmaz***8230; Önüne çıkan maddi-manevi engellerin kendi günahlarından başka bir şey olmadığını bilir***8230; (***8230;Epiktetos) |
Aile üyelerine karşı her zaman dürüst olun***8230;
Anne, babalar ve çocuklar hiçbir zaman, ama hiçbir zaman birbirlerine isteyerek yalan söylemeyecekleri konusunda anlaşmış olmalıdır***8230; Evinizde birbirinize dürüst davranıyorsanız, güven ve saygı da eksik olmayacaktır***8230; Çocuklar söylediklerimizle yaptıklarımız arasındaki çelişkileri öyle çabuk yakalarlar ki, şaşarsınız***8230; Tutarsızlıklarımız onların gözündeki saygınlığımızı azaltır***8230; Özellikle ergenlik çağına gelip de otoritemize başkaldırmaya başladıklarında, onları terbiye etmemizi zorlaştırır***8230; Söylediklerimizle yaptıklarımız arasında büyük bir uyum varsa, çocuklarımız kısa sürede sonuçları olumlu ya da olumsuz da olsa söylediklerimize güvenmeyi öğreneceklerdir***8230; (***8230;Paula Fellingham) |
Bütün mesele hazır olmakta***8230;
Serçenin ölmesinde bile bir bildiği vardır kaderin!.. Şimdi olacaksa bir şey yarına kalmaz, yarına kalacaksa bugün olmaz***8230; Bütün mesele hazır olmakta***8230; Madem hiçbir insan bırakıp gideceği şeyin gerçekten sahibi olmamış, Erken bırakmış ne çıkar, ne olacaksa olsun***8230; (...Shakespeare) |
Belki de bugünkü kadar hiç duyumsamadık avuçlarımızda bize özgürlük getiren kızarmış ellerin sıcaklığını***8230;
***8230; Henüz yitmedi kulaklarımızda daha yıpranmış silahlarının uğultusu. Sokaktaki insanlarımızın kolları gene açık eskisi gibi kucaklamaya***8230; ***8230; Yüzünüzde bunca gerçek gözyaşları, kucak açtığında ölülerine toprağımız, hâlâ sıcak ve yakıcı gözyaşlarımız. Evet, söylüyorum bunu bütün dünyaya! ***8230; Ve bütün yüreğimle haykırıyorum size: Yaralamayın n***8217;olur bu sevdayı!***8230; Hayalleri paramparça olan ülkemizde bir o kaldırabilir bunca acıyı***8230; (***8230;J.Seifert) |
Einstein konferaslarina hep özel soförü ile giderdi. Yine bir konferansa gitmek üzere yola çiktiklari bir gün soförü Einstein***8217;a ; ***8220;Efendim, uzun zamandir siz konusmanizi yaparken ben de arka siralarda oturup sizi dinliyorum ve artik neredeyse söyleyeceginiz her seyi kelimesi kelimesine biliyorum***8221; dedi. Einstein gülümseyerek ona bir öneride bulundu: ***8220;Peki, simdi gidecegimiz yerde beni hic tanimiyorlar***8221; dedi. ***8220;O halde bugün palto ve sapkalarimizi degistirelim, benim yerime sen yap konusmayi, ben de arka sirada seni dinlerim.***8221; Soför, gercekten cok basarili bir konusma yapti ve sorulan tüm sorulari dogru yanitladi. Tam yerine oturacagi sirada bir kisi, o güne kadar konferansta sorulmamis bir soru sordu. Soför, hic duraksamadan soruyu soran kisiye döndü ve ***8220;Böylesine basit bir soruyu sormaniz gercekten cok garip***8221; dedi. Sonrada Einstein***8217;i isaret ederek söyle devam etti: ***8220;Simdi size arka sirada oturan soförümü cagiracagim ve sordugunuz soruyu, göreceksiniz, o bile yanitlayacak... :) |
HAYATINIZDA BÖYLE BİRİ VAR MI?
Sizi sizin kadar tanıyan biri; sizi düşünen, düşünmeyi öğrenmiş, sakin, uslu, efendi, oturmayı kalkmayı bilen, sevmeden edemediğiniz biri. Size sizi anlatmayı seven, sizi başkalarına anlatmayı her şeyden çok seven,sizin için çok şey yapmaya hazır biri. Bazen biraz fazla konuştuğundan yakındığınız ama ne söylediğini bildiğinden hep emin olduğunuz,sizi tanıdığı kadar kendini ve hayatı da tanıyan biri. Bazen düşüncesine şiddetle ihtiyaç duyduğunuz biri. Sabahın üçünde ayıp olur mu diye endişelenmeden arayabildiğiniz ve üçüne beşine bakmadan size duymanız gerekenleri söyleyen,gecenin o karanlığında kalkıp ışığı yakan,masanın başına geçen biri; kaleminiz-kağıdınız, aynanız, saatiniz, kravatınız olan bazen gölgeniz olan biri, ve bazen vicdanınız, eh bazen de uykusuz bıraktığınız için, vicdan azabınız olan biri***8230; Hayatınızda böyle biri var mı? Varsa kıymetini bilin... :) |
Haftanın kaç günü kafanıza bir şey takmıyor ve
keyfinizce yaşıyorsunuz? Hiç diyenler, kaybetti. İki gün diyenler,yaklaştı. Cumartesi ve Pazar diyenler, bilemedi. Gerçekten böyle iki gün var! Bir tanesinin adı, dün. Hatalar, acılar, yanlış anlamalar. Oysa onlar geçti, gitti, geçmişte kaldı. Zamanı geriye döndürmeye imkan yok. Dünyanın bütün parasını yan yana getirin, bir dakika önceye dönemezsiniz. Yaptığınız hiç bir hareketi aynen geri alamazsınız. Ettiğiniz hiç bir lafı silemezsiniz. Dün dündü bitti. Kafanıza takmayacağınız ikinci günün adı, yarın!Yarını bugünden kontrol altına alamazsınız. Yarın güneş doğacak elbette. Ama pırıl pırıl mı doğar, bulutların arasından mı çıkar, bugünden bilemezsiniz. Geriye tek bir gün kalıyor. Bugün! Bir gün hayatla mücadele edecek güç, hepimizde var. Güç ne zaman tükeniyor? Dünü ve yarını işin içine kattığınızda. Günü yaşayın... :) |
Gözlerinin eğrisi dolanıyor yüreğime
Bir dans, bir dinginlik çemberi Zamanın aylası, gece beşiği ve güvenli Ve eğer hiçbir şey kalmadıysa aklımda yaşadığımdan Gözlerinin her zaman görmediğindendir beni Yaprakları günün ve pembe şarabın köpüğü Rüzgarın sazları, kokulu gülücükler Işık dünyasını saran kanatlar Gökyüzü ve deniz yüklü gemiler Gürültü avcıları ve renk kaynakları Tanların kuluçkaya yattığında doğan kokular Yıldızların samanı üzerinde yatan Saflığa bağımlı gün gibi tıpkı Dünya da bağımlıdır senin tertemiz gözlerine Ve akar bütün kanım bakışlarında senin ( ***8230;Paul Eluard ) |
12.08.08
Yolunu yitirdiğini, şaşırdığını hissettiğin zaman ağaçları düşün... Onların büyüme biçimini hatırla... Unutma ki; yaprağı gür ama kökü zayıf bir ağaç ilk güçlü rüzgarda devrilir... Oysa kökü güçlü ve az yapraklı ağaçta can suyu binbir güçlükle dolaşır... Kökler ve yapraklar aynı ölçüde gelişmelidir, olayların içinde ve üzerinde olmalısın, ancak böyle gölge ve sığınak sunabilir... Ancak böyle doğru mevsimde çiçekler ve meyvelerle donanabilirsin... Ve sonra, önünde pek çok yol açılıp sen hangisini seçeceğini bilemediğin zaman, Herhangi birine, öylece girme, otur ve bekle... Dünyaya geldiğin gün nasıl güvenli ve derin derin soluk aldıysan, öyle soluk al... Hiçbir şeyin senin dikkatini dağıtmasına izin verme... Bekle ve gene bekle. Dur, sessizce dur ve yüreğini dinle... (...Susanna Tamaro) |
:(
Al***305;nt***305;:
|
14.08.08
Bu bir paylaşım yazısıdır... İster kişisel gelişimde kullanın, ister şirket yönetiminde... Hatta bununla kulüp bile yönetebilirsiniz... :) ... Japonlar taze balığı hep çok sevmişlerdir. Fakat Japonya sahillerinde bol balık bulmak mümkün olmamaktadır. Balıkçılar, Japon nüfusu doyurabilmek için daha büyük tekneler yaptırıp daha uzaklara açılabilmişlerdir. Balık için uzaklara gidildikçe, geri dönmesi de daha çok vakit alır olmuştur. Dönüş bir-iki günden daha uzarsa, tutulan balıkların da tazeliği kaybolmaktadır. Japonlar tazeliği kaybolmuş balığın lezzetini sevmemişlerdir. Bu meseleyi çözebilmek için balıkçılar teknelerine soğuk hava depoları kurdurmuşlardır. Böylece istedikleri kadar uzağa gidip, tuttuklarını da soğuk hava deposunda dondurulmuş olarak saklayabileceklerdi. Ancak Japon halkı taze ile donmuş balık lezzet farkını hissedebiliyordu. Ve donmuş olanlara fazla para ödemek istemiyorlardı. Balıkçılar bu defa teknelerine balık akvaryumları yaptırdılar. Balıklar içeride biraz fazla sıkışacaklardı, hatta, birbirlerine çarpa çarpa biraz da aptallaşacaklardı, ama yine de canlı kalabileceklerdi. Japon halkı canlı olmasına rağmen bu balıkların da lezzet farkını anlayabiliyorlardı. Hareketsiz, uyuşmuş vaziyette günlerce yol gelen balığın, canlı, diri hareketli taze balığa göre lezzeti yine de etkilenmişti. Balıkçılar nasıl olacak da Japonya***8217;ya taze lezzetli balığı getirebileceklerdi? Japonlar da balıkları yine teknelerindeki akvaryumlarda tuttular, ancak içine küçük bir de k öpek balığı attılar... Bir miktar balık, k öpek balığı tarafından yutulmuştu, ama geride kalanlar son derece hareketli ve taze kalabilmişlerdi. Buradan da görüleceği üzere problemlerden kaçmaktansa, onların içine dalıp, boğuşmak ve çözümler üretmek gerekir... Mesele çok ve çeşitli olabilir. Ümitsiz olmayın. Onları tanıyın, organize edin, kararlı olun, daha çok bilgi ve yardım desteği ile onları amacınız doğrultusunda çözülmeye zorlayın. Kafanızın içine bir k öpek balığı atın ki, problemleriniz ve çözümleriniz yenilenip diri kalsınlar; bu da hayatın kendisi oluyor zaten... |
(...Ne zaman âşık olmuşuzdur)
* Haber alamadığımızda, sinirlenmek yerine, başına bir şey gelmesinden korkuyorsak... ... * Çevremizden ***8220;Yüzüne renk gelmiş***8221;, ***8220;Seni iyi gördüm***8221; türü sözler duyuyorsak... ... * Biz onu aramayı düşünürken, onun bizi arama tesadüfleri çoğaldıysa... ... * Birkaç kilo almış olmasına rağmen, ***8220;Sanki bugünlerde biraz zayıfladın***8221; diyebiliyorsak... ... * Birbirimizin kredi kartı, telefon, e-posta şifrelerini biliyorsak... ... * Yemeği tuzlu sevdiğimiz halde, onun için tuzsuz yiyorsak... ... * Cep telefonumuzun şarjı kitapçığında yazdığından az gidiyorsa... :) |
Kim başkasını severse, kendisi de sevilecektir...
Başkalarını kazandırmış olan kendisi de kazanmış olacaktır... Tüm insanlar kendileri arasında karşılıklı bir sevgi hissederlerse, güçlüler zayıfları avlayamazlar, sayıları çok olanlar daha az sayıdakileri, baskıları altına alamazlar... Zenginler yoksulları asla baskıları altına alamazlar, usta olanlar da beceriksizlerle alay edemezler... Sevgide tarafsızlık, kişisel sevgide yanılmayı önler; tarafsız sevgi kişisel sevginin de güvencesidir... (...Mu-Ti) |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
15.08.08
Çocuğun gördüğü düştür barış... Ananın gördüğü düştür barış... Ağaçlar altında söylenen sevda sözleridir barış... Akşam alacasında, gözlerinde ferah bir gülümseyişle döner ya baba elinde yemiş dolu bir sepet; ve serinlesin diye su, pencere önüne konmuş toprak testi gibi ter damlalarıyla alnında... barış budur işte. ... Evrenin yüzündeki yara izleri kapandığı zaman ağaçlar dikildiğinde top mermilerinin açtığı çukurlara, yangının eritip tükettiği yüreklerde ilk tomurcukları belirdiği zaman umudun, ölüler rahatça uyuyabildiklerinde, kaygı duymaksızın artık, boşa akmadığını bilerek, kanlarının, barış budur işte. ... Barış sıcak yemeklerden tüten kokudur akşamda yüreği korkuyla ürpertmediğinde sokaktaki ani fren sesi ve çalınan kapı, arkadaşlar demek olduğunda sadece. Barış, açılan bir pencereden, ne zaman olursa olsun gökyüzünün dolmasıdır içeriye; gökyüzünün, renklerinden uzaklaşmış çanlarıyla bayram günlerini çalan gözlerimizde. Barış budur işte... (...Yannis Ritsos) |
16.08.08
Kötü günümde yanımda olmadığın zaman vazgeçtim... Canım sıkıldığında benimle paylaşmadığını, kırılacak veya tedirgin olacak olsam bile düşüncelerini açıkça söylemediğini anladığım zaman vazgeçtim... Bana yalan söylediğini anladığım zaman vazgeçtim... Gözlerime baktığında kalbinle bakmadığını ve bana hâlâ söylemediğin şeyler olduğunu hissettiğimde vezgeçtim... ... Her sabah benimle uyanmak istemediğini, geleceğimizin hiçbir yere gitmediğini anladığım zaman vazgeçtim... Düşüncelerime ve değerlerime değer vermediğin için vazgeçtim... Ağrılarımı dindirecek sıcak sevgiyi bana vermediğinde vazgeçtim... ... Sadece kendi mutluluğunu ve geleceğini düşünerek beni hiçe saydığın için vazgeçtim... Tablolarımda artık kendimi mutlu çizemediğim ve tek sebep sen olduğun için vazgeçtim... Bencil olduğun için vazgeçtim... Bunlardan sadece bir tanesi senden vazgeçmem için yeterli değildi... Çünkü sevgim büyüktü... Ama hepsini düşündüğümde senin benden çoktan vazgeçtiğini anladım... Bu yüzden ben de senden vazgeçtim... (...Frida Kahlo) |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
![]() |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 00:06 . |
Powered by MJTurkiye
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Powered by Herkonu team