![]() |
Sevgiyle seslenis
Ah bir söyliye bilsem sana Seni ne çok sevdiğimi Uzanıp tutabilsem ellerini Yüreğim yüreğine kavuşsa Benden çok uzaklardasın sevdiğim Sen içime çektiğim nefesim Aldığım her solukta benimsin Düşlerimde yalnız düşlerimdesin Seni uzaktan sevmekte güzel Bana uzakken sevgin bu kadar güzel Ya benim olsan.. sevdiğim O zaman bu yürek dayanırmı Bu kadar büyük sevgiyi taşırmı İçimden bir çığlık kopuyor Kimsenin duymadığı bir çığlık Seni seviyorum diyor seni seviyorum... Hemde hiç kimsenin sevmediği Sevemeyeceği kadar Canımda can kadar Bir gün kara toprak olana kadar Bu yürek bu sevdayla kavrulur yanar..... Filiz Turan |
Söyleyemedim..
Tek taraflı bir sevgiydi,
beni sana bağlayan ve gözyaşına boğulan yüreğimdeki.. İki tarafına da dokunsan, hiçbir sonuç alamadığın, bir sevdaydı benimkisi.. Ben seviyordum ve içimden, bağıra bağıra söylüyordum. Ben sana aşıktım, ama sen hissetmiyordun.. Çıkaramıyordum içimdeki gücü. Anlatamıyordum ´seviyorum´lu biten o son sözü. Ve gözlerimle söylüyordum ve ben seni özlüyordum, ama sen görmüyordun...! Seviyordum çocuksu bakışını. Her yere ayak uyduran, o çılgın rahatlığını. Ve yerinde kullandığın, olgun tavrını seviyordum.. Her şeyinle hoşuma gidiyordun ve bana, her şeyinle çekici geliyordun.. Ben sana hayrandım, ama sen bilmiyordun.. Söyleyemedim sana.. Attığım her yeni adımda, risk alarak başlardım hayata. Ama, sana karşı kumar oynayamadım, rest çekemedim hayata. Seni kaybetmekti, sevginin yanında sevgimin yalnız kalmasıydı korkum ve ben bunu, bir türlü göze alamıyordum...! Sana söyleyemedim... Belki sen bunu, hiçbir zaman bilmeyeceksin.. Ama birgün öğrenirsen, suçu kendinde arama. Çünkü bütün suç benim.. Ve olur ya, birgün gelirsen bana, ben her zaman, her şeyimle seninim...! UMUT CAKMAK |
Kırmızı Gül Geçen yıl sonbaharda, Kırmızı bir gül, Bırakmıştım kapına, Onu alıp kokladın mı, Kurutup koynunda sakladın mı, Baktıkça beni hatırladın mı? Kırmızı gül aşkı anlatırmış, Aşkımı anlatabildim mi? Bu sonbaharda da, Kırmızı güllerle geldim kapına, Binlerce kırmızı gülle, Evini gül bahçesine, Yüreğimi aşk cennetine Çevirecektim... Kapın kapalıydı, Sen yoktun, Gitmiştin, Kırmızı güller kaldı elimde, Bir acı var yüreğimde, Kırmızı güller kurudu, Sahipsiz öksüz kaldı, Bense bi çare, Kapında nöbetteyim hala... Umut Gül |
Bugün; bütün ağaçlar yüreğimdeydi.
Bütün çiçekler gözlerimde. Güneş, ışıklarını dudaklarıma kondurmuştu. Neydi kanımı kaynatan bu güzelliğin adı? Mutluluk muydu? Bugün, Ne varsa hüzünden yana denize fırlattım az önce. Sanki beklermiş gibi hepsini, hop hop hoplatıverdi dalgalarında. En güzel maviliğiyle oynaşıp durdu. "Bak" dedi "fırlattığın hüzünlerine... İşte; onların bendeki hükmü sadece bu!" Sonra, şakalaşırcasına bir kaç tuzlu damlasını sıçratıverdi yüzüme. Gülümsedim mahcup mahcup, onun bu neşesine... Duruldu. Bir deniz yıldızı bıraktı avuçlarıma. Yoksa mutluluk bu muydu? Herkes kalabalıkken, içimdeki yalnızlığı alıp, gidiverdi sihirbaz martılar! Bir de arkasından o bildik şen kahkahalı bağırışmalar! Hiç bu kadar güzelini görmemiştim. Beyazmış meğerse beni, onlarla bütünleştiren mucize! Kanat çırpa çırpa, yüreğimdeki isyanları uçurdular... Yaşamaktan aldığım tad; işte buydu! Yoksa mutluluk bu muydu? "Sen mutluluğun resmini çizebilir misin Abidin?" Evet... Adım İNSAN... Ya, tabii ki, çizerim! Az önce; ağaç oldum, çiçek oldum, güneş oldum, deniz oldum, martı oldum, ölümsüzleştim... Meğerse, hep yanıbaşımdaymış bu güzel resim! Ben çizdim. Adı umudum'du! Yoksa tüm umutlarım beni hiç terketmeyen mutluluğum muydu? * * * Mutluluk, hepimize sadece kendi çizdiğimiz resimler ve uzaklıklar kadar yakındır! Nedret Türer |
Sensizliğin Ertesi Şimdi saat sensizliğin ertesi Alışmaya çalışıyorum yokluğuna; Yokluğun içimde büyük bir ürperti. İki damla yaş gözümde Sanki, sanki seni çağırırcasına Alışmışım bir tanem Olmuyor, olmuyor sensiz! Yapamıyorum Bir görsen şu halimi Aşkın aldı götürdü bütün benliğimi. Karşımda duran ayna bile, Bana, bana yalnız sensizliği yansıtıyor. Anla bir tanem seviyorum Söyle var mı daha ötesi? Sensizlik ölüm bana! Şimdi saat yokluğun ertesi Kahrediyor bu ayrılık içimi. Nefeslerin kesik kesik olmuş; İçimi çekercesine, Sanki, sanki her nefes alışımda sensizliği soluyorum. Olmuyor, olmuyor! Yapamıyorum sensiz. Göz yaşlarımla boğmaya çalışıyorum kendimi Ya sen, ya hiç dercesine. Anla bir tanem seviyorum, Ölesiye, ölesiye seviyorum, Söyle, var mı daha ötesi? Şimdi saat, ayrılığın ertesi Sensizlik büyük bir alev oldu içimde Ya sen söndürürsün bu alevi, Ya ölüm! Şimdi içimde kalan korku Bir Allah, birde sensizliğin korkusu! Anla bir tanem her şeyden vazgeçerim, Ama senden asla! Artık tek bir şey diyeceğim: Ya sen, ya sensizlik, Sensizlik ölüm bana! Murat Ak |
Sen gözlerimdin benim
Hiç tükenmeyen bir pınar misali Süzülürken damla damla sular Bazen ılık, yüreğinin sıcaklığında Bazen buz kesmiş, kartal bakışlarında Bakarken bazen, yıldız parlaklığında Sen gözlerimdin benim. Sen sözlerimdin benim Dilimden dökülen bir çağlayan misali Ve yatağına sığmayan bir nehir Bazen bir çığlık sessizliğimde Bazen bir sitem haykırışlarımda Dökülürken dilimden, uçurumdan dökülür gibi Sen sözlerimdin benim. Sen ellerimdin benim Rüzgarlarınla doldurduğun bir yelken misali Bir sağa çekersin beni, bir sola Bazen savurursun açık denizlere Bazen vurursun acımadan kıyılarına Başıboş dümensiz, kapılacakken girdaplara Sen ellerimdin benim. Sen yüreğimdin benim Ritimsiz çalan bir saat misali Çalışıyorsun tik tak tik tak Bazen ileri gidiyorsun koşar gibi, Bazen geri kalıyorsun, sanki yorgun Ha durdu, ha duracak hala sana vurgun Sen yüreğimdin benim. Sen herşeyimdin benim Düşlerim, ümitlerim,geleceğim Ellerimdin, gözlerimdin ve yüreğim Bazen kapılsamda umutsuzluklara Bazen kızsamda yüreğim alev alev Sen ne görürsün beni. ne duyarsın Yine de sen herşeyimdin benim Ve yine de herşeyimsin. Ayhan Akın |
Gökyüzü
Seni seviyorum demek, Hiçbir zaman bu kadar güzel olmamıştı. Hiçbir zaman böylesine, Sevip sevilmemişti bu yürek. Yüreğinde bana ve sevgime yer var mı? Yer var mı aşka ve umuda? O zaman yukarıya bak, Ben ordayım her zaman yanındayım. Gündüz güneşi'mle gece ay'ımla, Kimsenin kucaklayamayacağı kadar Kucakladım seni. Bazen bir umut olmalıyım yüreğinde Güzel yarınlarda gerçekleşmeyi bekleyen. Sonra bir hayal düşüncelerinde, Seni başka alemlere götüren. Karanlık düşüncelerindeki Son yaprak olmalıyım ben, Hiç solmayan bir yaprak. Seni yaşamalıyım duygularda, Seni hissetmeliyim her nefes alışında. Yağmur olup üstüne yağmalıyım, Her damla benim sana olan sevgimdir. Islanmalısın sevgi yağmurlarında. Aydınlığın olmalıyım sonra, Buğday sarısı güneşimle. Kar'a kartanesi'ne ne dersin Bembeyaz saf aşklar yaşamak için. Ben senin vazgeçemediğin Gökyüzün olmalıyım. Ne sen beni unutmalısın, Ne de ben sensiz evreni kucaklamalıyım. Seni seviyorum demek Hiçbir zaman bu kadar güzel olmamıştı. Hiçbir zaman böylesine Sevip sevilmemişti bu yürek. Şimdi ben o güzeli seninle yaşıyorum, Ve Seni çok seviyorum. |
Hiçbir şey sonsuza kadar sürmez... Hiçbir aşk da....)
Öyle bir gelip geçtin ki hayatımdan Kurtulmak mümkün olmadı hiç izlerinden Ne kadar duygu varsa yaşadım sonuna kadar yaşattın.... Sevdim seni biliyorsun hem de nasıl! Gözlerini kattım gözlerime seninle baktım herşeye seninle gördüm görülecek ne varsa görmek adına... Nefret ettim senden biliyorsun hem de nasıl! Sendin nedeni bana göre konulan bütün noktaların Ölmüştük biz artık İhanet ettiğimiz sevgimizle sevgilere layık değildik... Sana göreyse bendim arkasını dönen çekip giden hayatından Oysa ben yitirilmişlerimizi görmüştüm çoktan Onaramayacağımız yıkıntılarımızın farkındaydım sadece Gittim ama hiç unutulmuşum olmadın sen benim Senin gözyaşlarınla ağladım hep Her deniz kıyısında her köhne balık lokantasında Taksim, Beyoğlu, Anadolukavağı***8217;nda ve içtiğim her yudum rakıda acıdan öleceğimi sanarak senin şarkılarını söyledim Ne büyük aşklar dahil hiçbir şeyin sonsuza kadar sürmediğini ben ilk senden öğrendim... |
Yanıyorum
Bazan duman oluyorum bazan su. Bazan, kapkaranlık oluyorum gecelerce, sabahlara inat. Bazan, sapsarı bir yaprak yağmurlarca ıslak toprak oluyorum. Her günbatımında yanıyorum, sensizliğe yanıyorum. Uykusuz gecelere sığmıyor düşlerim. Bulutlar, gökyüzünden gözlerime iniyor. Gökgürültülü akşamlarda kıyametler kopuyor, mevsimler hazana döndü haberin varmı? Akşamlarım serin geceler, buz tututyor. Ben yanıyorum. Sensizliğe yanıyorum. Yağmur damlaları ateş olur düşer yüreğime. Yıllar, kar olur saçlarıma konarlar. Elbistan akşamlarının yıldızları söner, tozar yollarda hasretin. Düşünüyorum, hep seni düşünüyorum, içime ateş düşüyor, yanıyorum. Sensizliğe yanıyorum. Ruhumda, dört mevsimi bir anda yaşıyorum. Dünya dönüyor ya, hazana takılıyor. Boğuluyorum, boğazımı sıkıyor anılar bir türkü takılıyor dudaklarıma, sağır akşamlara inat, söylüyorum. Sana da ulaşmıyor feryadım, sen de duymuyorsun. Bir ateşin ortasına düştüm, yanıyorum. Sensizliğe yanıyorum. Gökyüzü delinsin, yer çöksün geceler, yıldızlarını döksün umurumdamı. Sensiz uykulara pas vermiyor gözlerim, saatler döndükçe ben de dönüyorum. Bir sigara çekiyor canım, seni anıyorum. Sigaramın ateşi yanıyor ben yanıyorum. Sensizliğe yanıyorum. |
Kovdum Kendimi Yüreğinden
Sevdanın denizlerinde rotasız bir gemiydim. Sana yolculuğa çıkmadan önce, Bütün aşklarımı, acılarımı, sevinçlerimi bir kenara koyup, Azıksız birtek yüreğimle baş koymuştum bu yola. Yolum uzundu, karmaşıktı ve tehlikeliydi... Tüm bunları biliyor, bile bile lades dercesine İstiyordum bu sefere çıkmayı... Ancak ben sana ulaşmaya çalıştıkça sen kaçıyordun. Senin yanında olmak, sesini duymak için Sarfettiğim bu çaba öylesine güzeldi ki... Bir gün ışığın göründü uzaktan, işte ordaydın! Arkamda bıraktığım bir nokta olarak kalmış Sen önümde büyüyordun, gülen gözlerinle beni çağırıyordun... Önce ellerini tuttum, sonra gözlerine daldım... Senden aşk dilerken, sen gerçekleri sundun önüme... Sevdalarımı sorguladın, rüyalarımı benden geri aldın. Bu fırtınalı denizlerde sana duyduğum ihtiyaç, Senin yüreğimi tokatlayan sevdan beni isyankar etti... Düşünemiyordum artık, geri dönülmez bir yola girdiğimi biliyor, Ancak bu yolda her pahasına yürümeye karar vermiştim. Kırgınlıklarımızla, hasretimizin koynundaki acıyla, Geceler boyu başbaşa kaldık, sorular sorduk kendimize... Nereden başlarsak orada bitirdik, bir çıkış yolu bulamadık! Ve sonunda bu denizin sonu görünmüştü... Daha karaya ayak basmadan, fırtınalar dalgaları çağırdı kükreyerek... Gücüm kalmamıştı, bilinmez bir yola doğru gittiğimi biliyordum! Çaresiz kollarımla birkez daha sana ulaşmayı denedim. Ancak sen duymuyordun, belki de duymak istemiyordun. Ancak beni görüyordun. Çaresizlik denizlerinde kayboldum sonra. Sana sevgiler getirmiştim oysa. Bu yaşamdan küçücük umutlar derlemiştim yüreğimde... Onları büyütmüş sana armağam edecektim, olmadı işte... Ne kadar istesem de senin o kapalı yüreğine girmeyi beceremedim. Şiirlerim, sevdalarım ve gecelerimle başbaşa kaldım. Bir kez daha yenildim aşka... bir kez daha yenildim çok sevmeye... Şimdilerde gönlümün yelkenlerini toplamaktayım. Tövbeler ettim, bu denizlere bir daha çıkmamaya... Bir daha hiçbir yüreğe girmemeye yeminliyim!!.. Seni kendim kovdum, yüreğinden... Bir daha girmemeye, bir daha sevmemeye söz veriyorum... Seni sevdiğimi, kurda, kuşa söylüyorum; Ama asla Aşk dilemiyorum. |
Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 18:06 . |
Powered by MJTurkiye
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Powered by Herkonu team