A-Z ye Herkonu

A-Z ye Herkonu (http://www.herkonu.eu/index.php)
-   Genel Konular (http://www.herkonu.eu/forumdisplay.php?f=12)
-   -   Özel - Siir (http://www.herkonu.eu/showthread.php?t=38)

masal_1 21.02.08 01:15

Beklerken Seni
 
Sen yoksan zaman yok saatler ilerlemiyor artık.Yokluğun dayanılmaz bir zamansızlık halinde işliyor içime.Dakikalara bir yılın ağırlığını yüklediğin yetmezmi?Beklendiğini ve nasıl olsa bekleneceğini bildiğin için gelmiyorsun değilmi?Çektiğim tarifsiz üzüntüler sana kim bilir nasıl bir tat veriyor.Yoksa gelirdin.Böylesine bekletmezdin beni.Zamanın çıldırtan karanlığına itmezdin beni.Bir an için olsa unutabileceğimi düşünsen gelirdin elbette.Ve bir daha ayrılmazdın benden.Gururun seni unutmama razı olmazdı.O zaman kendini unutturmak için gururunu bile ayaklar altına alabilirdin.Oysa şimdi seni unutamadığıma o kadar eminsinki bunları düşünmüyorsun bile.Bütün istediğin git gide artan bir güçle seni yalnız seni sevmem değilmi?

Yakınlarda biri bir şarkı söylüyor.'Bu bir yalan bu bir ceza.Bu bir talan gönlüm bu bir veda.Aşk değil keza.Ne bir tavır ne bir eda.Savur savrul gönlüm bu son elveda.'Zamansızlığımın ortasına hüzünlü bir ses karışıyor.Belki gelirsin diyorum.Böyle bir şarkı gibi girersin odama.Önceleri inanmam geldiğine.Kapıya doğru şüpheli gözlerle bakarım.Sonra sımsıcak bir heyecan sarar kalbimi.Ne söyleyeceğimi bilmem.Gözlerim gözlerine takılır kalır.Gelir yakınımda bir yere oturursun.Verdiğin mutluluğun büyüklüğünü anlarsın gözlerinin içi güler.Sevgiyle uzanır elin tam elimi uzatıp tutacakken yine bir şarkı gibi kaybolursun.Yok yok.Bir şarkı gibi gelme.Hiç bitmeyecekmiş gibi gel hiç gitmeeycekmiş gibi.


Bir gün mutlaka geleceğine inanmak iyi.Bütün bu ümitler güzel.Fakat bir ses var kulaklarımda bana hiç gelmeyeceğini söylüyor.Gelmek için seni unutmamı bekliyorsan,bu hiç gelmeyeceksin demektir.Yada çok geç gelmiş olacaksın.Benden apayrı bir ben olacak karşında.Kulaklarım sesini duymayacak.Gözlerim seni görmeyecek.Kokunu ta içimde hissedemeyceğim.Ellerin bir mermer parçasını tutar gibi tutacak ellerimden.Avuçlarımın soğukluğu yüzümdeki çizgilerin derinliği sana o zaman yaşamadığımı söyleyecek.Ne kadar uğraşsanda seni hatırlamayacağım.Camlaşan ve bütün canlılığını yitirmiş gözlerime korkuyla bakacaksın.Çok istediğin halde dudaklarım seni sevdiğimi söyleyemeyecek.Ansızın korkunç bir paniğe kapılacaksın.Kaçmaya alışkın ayakların seni uzaklaştıracak benden.İçindeki yaşama gücü seni alıp çok uzaklara çok Uzaklar a götürecek.Adımın anılmadığı çok uzaklara...

masal_1 21.02.08 01:20

O Benim Işte....
 
Simsiyah gözlerle süzdü süzeli,
Bir hülyaya dalmış... O benim işte.
Ahu gözlü bir güzeller-güzeli,
Kalbini mi çalmış? O benim işte.

Şerbet gibi sunmuş, zehir tasını.
Bir ömür çektirmiş, bitmez yasını,
Buğulu gözlerle ilk sevdasını;
Bir gönüle salmış... O benim işte.

Diyar-diyar gezmiş, varmış her yere.
Son bir defa görüp, aşkına ere.
Sönen umutlarla belki Bin kere;
Kader ''-Ah! ''ı almış...O benim işte.

Taht kurmuş kalbime, gönlüme sultan.
Hasretinle yanmış-yıkılmış Dört yan!
Bir Şiir yazılmış: ''-Sevgiye Destan.''
Efsane... Masalmış, O benim işte.

Başı göklerdeyken, düşmüş birisi,
Ufkunu kaplamış bir sevda sisi,
Hüzün deryasının, Hasret Gemisi...
Son yolcusu kalmış: O benim işte...

masal_1 21.02.08 01:29

gel....
 
Bir gecenin en sessiz anında
Yakamozların düştüğü
Siyah denizlerden
Siyah bir matemle gel

Koyu katmer gecelerde
Zifiriliğe bürünmüşken,
Tüm duygular
Tüm kötülüklerden arınarak gel

Öyle bir gel ki tüm karanlıkları aydınlat
Zifir, sadece saçların kalsın
Öyle bir gece olsun ki dönüşün
Beni aydınlatacak bir tek sen kal.

Ne yıldızlar var olsun
Ne yakamoz dalgalar
Nede ay görünsün
Ay yüzünün ışıltısıyla gel.

Gelince öyle gel ki,
Tüm belalardan uzak kal
Yeni doğmuş bir bebek gibi
Veya günahsız masum bir çocuk gibi gel.

Öyle bir gece gel ki
Sessiz sedasız olsun
Ben korkularımla başbaşa kalmışken
Karabasanlarla sarmaş dolaşken
Sen, şen şakrak türkülerle gel.

Geleceksen eğer öyle bir gece gel ki
Sana hasretken
İlk gün ki kadar seviyorken
Senden daha vazgeçmemişken gel.

Geleceksen eğer
Koyu katmer denizlerden geçeceksen
Tüm kötülüklerden arınarak,
Karanlıkları aydınlığa çıkaracaksan
Hiç bekleme artık gel***8230;

masal_1 21.02.08 19:37

Bu Son Veda Sana...
 
Bu son veda sana
Son kez bakıyorum gözlerine
Gitme demeni beklemiyorum
Sadece bir umut olur belki
Masum bakışların işliyor yüreğime
Bir şey söylemek istemiyorum
Gitmek son çarem
İçimdeki umutsuzluksa
Zaten bakışlarında saklı

Bu son veda sana
Son kez bakıyorum yüzüne
Yüzünde buruk bir tebessüm
Kızgınlık mı kırgınlık mı bilemiyorum
Alınma daha fazla artık gidiyorum
Veda ederken bir kerecik gül yüzüme
Biliyorum affetmeyeceksin ama
Son kez bir bak yüzüme
Son kez bakıyorum sana son kez
Sakın bir şey söyleme
Sus konuşma bitsin her şey böyle
Gözlerin konuşsun sadece benimle
Çünkü son kez bakıyorum gözlerine
Gidiyorum bakışların arasında
Bu veda son veda
Bu son veda son veda sana

masal_1 21.02.08 20:06

Aşk, Kör Karanlik Bir Kuyu Sevgili
 
Aşk, kör karanlık bir kuyu sevgili

Karanlığında sadece benim olduğum.

Bu öyle bir karanlık ki,

gözüm kapatıp uyuyamıyorum.

Çünkü benim karanlığımda sadece sen varsın sevgili

Bir karanlıkta kendimi,

diğerinde yitik sevdamı arıyorum.

Hayallerimi ise aynı karanlıkta kaybettim,

hakeza bulamıyorum..



Aşkın öylesine duruyduki sevgili

Kalp atışlarımın attığı noktam,

nefes almamı sağlayandı.

Sevginin resmettiği sevgili,

sevginin yöneltildiği sevgiliden farklıydı.

Aşk adresini yitirmiş bir sevgiydi bende

Sevgi ise benim sende fani olduğumdu.

Aşkın sahip olduğum tek şeydi sevgili..

Ama o tekşey.. O birşey, benim herşeyimdi.


masal_1 21.02.08 20:10

Vedasizca Ve Vefasizca....
 
Gittin
Haber bile vermeden,
Vefasızca ve
Vedasızca gittin!
Tıpkı gelişin gibi yaptın.
Kalır mısın demeden,
Gelir misin demeden.
Hatta
Oysa ki
Bir ihtimal daha
vardı.
***8220;ölür müsün***8230;***8221;
Diyebilirdin ama
demeden
gittin***8230;
Ne garip değil mi
(sensiz)
bana çok gördüğün seni
hayal ederek
yaşayamayacak kadar,
ben bana yetmezmişim
ve
güya
ben bunu bilmezmişim
Ne yazık ki bildiklerimi bilmeden gittin!

masal_1 22.02.08 17:26

YÜREK HÜCRESİNDEKİ Y(ARSIZLIĞIN)


Kırık' tı kanatları kalbimin,
önemli olan eylem değil,
Eylem'in üzerine yüklenen anlamdı.


Her biri keskinlikle ifade edilen,
En derin düşlerin,
Yamalı yırtık giyselerle kapatıldığı,
Yürek hücresindeki, y(arsızlığı)
yarıp geçen tümcelerde,


Bire bin çarpı sevmelerde kalan.
G(ecenin) çarpı, bal acısı gülüşü
Pratiğin g(öz) yaşları,
Önemli olan iyi olmak değil de,
İyiliği kime yapacağını bilmelerdi.


Ne sevdaya s(alınacak) bir beden,
Ne de,
Y(arsızın)
Dudak vuruşları.


Hiç bir şey etkileyemezdi beni,
Düşlerimden geçen,
Çığlık çığlığa bir tren.


Her kompartımanında ayrı bir sevda,
Sürekli yolda ve yeknesak bi salınma.
Düşlerin sabaha uyandığında , beni uyandırma!
Ha!
Bir de şu bedeninin bıraktığı serhoşluk,
Sürekli serhoşun olabilmeyi isterdim senin.


Uyu,
Uyan,
Ancak beni uyandırma sesinsiz sabahlara...

masal_1 22.02.08 21:03

Hayal Ve Gerçek...
 
Ay ışığı pencereden girende,
Senden yana hayal kurmak ne güzel.
Ya bir otobüste, ya bir trende,
Gurbet ilden sana varmak ne güzel.



Aşkın mayasını senden alıp da,
Şekillendim sevda denen kalıpta.
Evinizin kapısını açıp da,
İlk çıkandan seni sormak ne güzel.


Umudu yoksula bol verir Huda;
Bin tohuma can var bir damla suda.
Gerek uyanık ol, gerek uykuda,
Benden bakıp seni görmek ne güzel.


Kurumadan daha yolculuk teri,
'Gel' diye yanına çağırsan beni;
Bırakıp bir yana gamı, kederi,
Doya doya sarmak seni ne güzel.


Aşk deyince anlattığı her şeydir;
Öldürdükçe tadıgelen bir şeydir;
Azrail'e can vermesi zor şeydir;
Sen istersen, sana vermek ne güzel....

yildos 22.02.08 22:37

Ihlamurlar Çiçek Açtığı Zaman







Dilimde sabah keyfiyle yeni bir umut türküsü

Kar yağmış dağlara, bozulmamış ütüsü

Rahvan atlar gibi ırgalanan gökyüzü

Gözlerimi kamaştırsa da geleceğim sana

Şimdilik bağlayıcı bir takvim sorma bana

-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.



Ay, şafağa yakın bir mum gibi erimeden

Dağlar çivilendikleri yerde çürümeden

Bebekler hayta hayta yürümeden

Geleceğim diyorum, geleceğim sana

Ne olur kesin bir takvim sorma bana

-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.



Beklesen de olur, beklemesen de

Ben bir gök kuruşum sırmalı kesende

Gecesi uzun süren karlar-buzlar ülkesinde

Hangi ses yürekten çağırır beni sana

Geleceğim diyorum, takvim sorma bana

-Ihlamur çiçek açtığı zaman.



Bu şiir böyle doğarken dost elin elimdeydi

Sen bir zümrüd-ü ankaydın, elim tüylerine deydi

Sevda duvarını aştım, sendeki bu tılsım neydi?

Başka bir gezegende de olsan dönüşüm hep sana

Kesin bir gün belirtemem, n`olur takvim sorma bana

-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.



Eski dikişler sökülür de kanama başlarsa yeniden

Yaralarıma en acı tütünleri basacağım ben

Yeter ki bir çağır beni çiçeklendiğin yerden

Gemileri yaksalar da geleceğim sana

On iki ayın birisinde, kesin takvim sorma bana

-Ihlamur çiçek açtığı zaman.



Bak işte, notalar karıştı, ezgiler muhalif

Hava kurşun gibi ağır, yağmursa arsız

Ey benim alfabemdeki kadîm Elif

Ne güzellik, ne de tat var baharsız

Güzellikleri yaşamak için geleceğim sana

Geleceğim diyorum, biraz mühlet tanı bana

-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.



Ihlamurlar çiçek açtığı zaman

Ben güneş gibi gireceğim her dar kapıdan

Kimseye uğramam ben sana uğramadan

Kavlime sâdıkım, sâdıkım sana

Takvim sorup hudut çizdirme bana

Ben sana çiçeklerle geleceğim

-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman.


Alıntıdır................
?*??????

masal_1 23.02.08 02:01

Elveda....
 
Kuru bir merhaba getirmişsin
Aylardır hasret kaldığım dudaklarında
Gözlerinin rengi kayıp
Buz tutmuş ellerin
Gülüşünü okul kapısında unutmuşsun

İçimde ki fırtına dinmiş
Boşaymış yürekteki bekleyiş
Hayalimde uydurduğum şiir
Başlamadan bitmiş

Bir karalama sayfasında kalmış
Ellerinin beyazlığı
Gözlerinin parlaklığı
Sesinin yankısı, yanılgısı yüreğimin

Kimse bilmemiş seni
Duymamış adını ağzımda
Bu çizgiyi silemezdim ya alnımdan

Bir karalama sayfasında kalmış yüreğim
Ellerinin beyazlığında
Gözlerinin parlaklığında
Sesinin yankısında
Bir karalama sayfasında kalmış yüreğim

Kimse bilmemiş seni
Duymamış adını ağzımdan
YALAN!!!!
Güpegündüz sermişim yüreğimi ortaya
Saklayamamışım gözlerimdeki titrek bakışları
Sana gitmiş ayaklarım durduramamışım
Gözlerim seni aramış arka sıralarda
Kantin kapısında

Karşına geçip konuşamamışım
Yüreğimi kağıtlara anlatmışım
Kimse duymamış adını ağzımdan
Geceleri sana ağlamışım

Ve sen
Kuru bir merhaba getirmişsin bana
Aylardır hasret kaldığım dudaklarında
Gözlerimden süzülen bu son damla
Bu son şiir kalemimde ağlayan
Bu yoksul elveda sana.

masal_1 23.02.08 02:03

E mi
 
Kırık bir eylül güneşi gibi etkisiz,
Gözlerinden bana yayılan.
Gözlerime değdiğinde bütün günahlarının bedelini ödüyormuşcasına
Cehennemin narında yanan kalbim ,
Üşüyor şimdi gözlerinden.
Üşüyor bedenim.
Birazdan yattığım yerin kapısı açılacak,
Alıp yıkayacaklar beni,
Sonra,gözlerim ıslak ıslak gideceğim
Asla olmayacağın bir yere
Orada da olma
E mi....

masal_1 23.02.08 02:12

Elveda.......
 
bu son şiirim,
son bakışım sana...
hoşçakal sevgilim!
sonunda sana da elveda!
...
***8220;sev..!***8221; diye yalvarmıyorum,
bu sefer sana ***8220;..git!***8221; diyorum.
***8220;gel...***8221; demiyorum işte!
unutalım herşeyi bir darbede.
...
sandığım bir ömürdü belki,
sana saatler bile uzun geldi.
bana verdiğin birkaç dakika,
diğer aşklarını geciktirdi.
...
elveda!
avuçlarına sevgiler doldurduğum...
yüzüne vuran günışıgıyla,
mutluluklar gönderdiğim zalim...
elveda sana!
...
bana sevgi öğrettin,
bana gülmeyi öğrettin...
ellerimi tuttun,
yürümeyi öğrettin...
ama,
ama sen...
bugünden sonra çoğalan sevgimi...
bulmadan kaybettin...
...
sevgin kurumus bir çiçek şimdi,
sararmış bir kitap,
kağıtlarda kalan şiirler..
birkaç sözcük.
sevgin şimdi,
birkaç sözcük.
...
elveda!
boynumu büktüren sözlerine,
gözlerimi yaşartan gidişine,
sana...sana ve herşeyine elveda!
...
avuçlarımda eriyen,
yaşamadığım yıllarıma...
seni düşündükçe çoğalan kabaran sevgime,
özlemlerime,
elveda!
...
hoşça kal!
çektiğim acıları sana bırakıyorum,
bir ömür onlarla sarmaş dolaş kal,
hoşçakal!
hayatın boyunca,
ter****lişlerle
vedalarla kal..
elveda diyorum sana anlıyormusun!
***8220;hadi...kendini yalnızlık denizine Sal!***8221;

masal_1 23.02.08 02:20

Eğer....
 
O kadar da önemli değildir bırakıp gitmeler,
arkalarında doldurulması mümkün olmayan boşluklar
bırakılmasaydı eğer.

Dayanılması o kadar da zor değildir,
büyük ayrılıklar bile, en güzel yerde başlatılsaydı eğer.

Utanılacak bir şey değildir ağlamak,
yürekten süzülüp geliyorsa gözyaşı eğer.

Yüz kızartıcı bir suç değildir hırsızlık,
çalınan birinin kalbiyse eğer.

Korkulacak bir yanı yoktur aşkların,
insan bütün derilerden soyunabilseydi eğer.

O kadar da yürek burkmazdı alışılmış bir ses,
hiçbir zaman duyulmasaydı eğer.

Daha çabuk unuturdu belki su sızdırmayan sarılmalar,
kara sevdayla sarıp sarmalanmasalardı eğer.

Belirsizliğe yelken açardı iri ela gözler zamanla,
öylesine delice bakmasalardı eğer.

Çabuk unutulurdu ıslak bir öpücüğün yakıcı tadı
belki de,
kalp, göğüs kafesine o kadar yüklenmeseydi eğer.

Yerini başka şeyler alabilirdi uzun gece
sohbetlerinin,
son sigara yudum yudum paylaşılmasaydı eğer.

Düşlere bile kar yağmazdı hiçbir zaman,
meydan savaşlarında korkular, aşkı ağır
yaralamasaydı eğer.

Su gibi akıp geçerdi hiç geçmeyecekmiş gibi duran zaman,
beklemeye değecek olan gelecekse sonunda eğer.


Rengi bile solardı düşlerdeki saçların zamanla,
tanımsız kokuları yastıklara yapışıp kalmasaydı eğer.

O büyük, o görkemli son, ölüm bile anlamını yitirirdi,
yaşanılası her şey yaşanmış olsaydı eğer.

O kadar da çekilmez olmazdı yalnızlıklar,
son umut ışığı da sönmemiş olsaydı eğer.

Bu kadar da ısıtmazdı belki de bahar güneşleri,
her kaybedişin ardından hayat yeniden başlamasaydı eğer.

Kahvaltıdan da önce sigaraya sarılmak şart olmazdı belki de,
dev bir özlem dalgası meydan okumasaydı eğer.

Anılarda kalırdı belki de zamanla ince bel,
namussuz çay bile ince belli bardaktan verilmeseydi eğer.

Uykusuzluklar yıkıp geçmezdi, kısacık kestirmelerin ardından,
dokunulası ipekten bir o kadar uzakta olmasaydı eğer.

Issız bir yuva bile cennete dönüşebilirdi belki de,
sıcak bir gülüşle ısıtılsaydı eğer.

Yoksul düşmezdi yıllanmış şarap tadındaki şiirler böylesine,
kulağına okunacak biri olsaydı eğer.

İnanmak mümkün olmazdı her aşkın bağrında bir
ayrılık gizlendiğine
belki de, kartvizitinde "onca ayrılığın birinci
dereceden failidir"
denmeseydi eğer.

Gerçekten boynunu bükmezdi papatyalar,
ihanetinden onlar da payını almasaydı eğer.

Issızlığa teslim olmazdı sahiller,
kendi belirsiz sahillerinde amaçsız gezintilerle
avunmaya kalkmamış olsaydın eğer.

Sen gittikten sonra yalnız kalacağım.
Yalnız kalmaktan korkmuyorum da, ya canım ellerini
tutmak isterse...

Evet Sevgili,
Kim özlerdi avuç içlerinin ter kokusunu, kim
uzanmak isterdi ince parmaklarına,
mazilerinde görkemli bir yaşanmışlığa tanıklık
etmiş olmasalardı eğer!!

masal_1 24.02.08 22:30

Sen...
 
sen benim yaşadığım en güzel mevsimsin.
en güzel yağmurdur yüreğinden yüreğimin ateşine yağan.
en mükemmelidir güneşin günlerime doğan.
narin bir çiçek sevdan, gönül bahçemde mis kokan.
ve bir ömür solmayacak olan.
en güzel denizlerdir senin aşkın, içinde ümitlerimi yüzdürdüğüm.
ne hoştur bakışın, gözlerinde kaybolduğum.
bir sözün hazinedir sevgilim, en derinlerde bulduğum.

en harika manzaradır yüreğin bakmaya doyamadığım.
sen gözyaşımsın gözlerimde, akıtmaya kıyamadığım.
sen aslında bensin, içimden söküp atamadığım.
ah sevgilim....
sen bir şiirsin okumaya doyamadığım.
sen bir cümlesin, tarif etmeye kelime bulamadığım.

sen bir rüyasın, hiç bitmesini istemediğim.
en hoş melodisin, dilimden düşürmediğim
en tükenmezisin umutların, hayallerin.
sevinçsin.. neşesin...

sen bir mahkumun özgürlüğüne kavuşması gibi...
sen acıların bittiği nokta.
sen ışıksın kalbimin uçsuz bucaksız karanlıklarında.
sebepsin mutluluklara...

seni sevmek bir kardelen, kış günü açan aşarak karları...
senin tarafından sevilmenin ise tarifinin yok imkanı... yok... yok...
yok....

masal_1 24.02.08 22:44

Hicranname....
 
Aynalarda seni hissediyorum,
Hayal ırmağının çağıltısında
Umutların mecnun parıltısında
Rüyalarda seni hissediyorum...

Ey dost en güzelin nakışındasın,
Nurun karanlığa akışındasın,
Bir denizin şehlâ bakışındasın
Dalgalarda seni hissediyorum...

Şûledar eyleyip sundun elini,
Tayfuna çevirdin sevda yelini,
Tutuşturdun yüreğimin külünü,
Nevalarda seni hissediyorum...

Yürürken gecenin kalbine doğru,
Gönlümden beynime vuruyor ağrı,
Yalnızlık bir çöldür, ayrılık uğru,
Tenhalarda seni hissediyorum...

Akşamın renginde ay ışığında,
Bir gül yaprağının kırışığında,
Bulutta, yağmurda, gökkuşağında,
Semalarda seni hissediyorum...

Hüzün gözlerinden ruhuma düşer,
İçim acılarla yoğrulur pişer,
Ey hicran yıldızı ahsen-i beşer,
Dualarda seni hissediyorum

OsManLii 24.02.08 23:24

Tüm şehitlerimize
 
Şu Boğaz harbi nedir? Var mı ki dünyada eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi,
-Tepeden yol bularak geçmek için Marmara'ya-
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya.
Ne hayâsızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!
Nerde -gösterdiği vahşetle- "Bu bir Avrupalı!"
Dedirir: Yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi,
Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yâhud kafesi!

Eski Dünya, Yeni Dünya, bütün akvâm-ı beşer,
Kaynıyor kum gibi... Mahşer mi, hakikat mahşer.
Yedi iklimi cihânın duruyor karşısında,
Ostralya'yla beraber bakıyorsun: Kanada!
Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk;
Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.
Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...
Hani, tâ'ûna da zuldür bu rezil istilâ!
Ah, o yirminci asır yok mu, o mahhlûk-i asil,
Ne kadar gözdesi mevcud ise, hakkıyle sefil,
Kustu Mehmetçiğin aylarca durup karşısına;
Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına.
Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz...
Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz.
Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbâb,
Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harâb.

Öteden sâikalar parçalıyor âfâkı;
Beriden zelzeleler kaldırıyor a'mâkı;
Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;
Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin.
Yerin altında cehennem gibi binlerce lâğam,
Atılan her lâğamın yaktığı yüzlerce adam.
Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer
O ne müdhiş tipidir: Savrulur enkâz-ı beşer...
Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el ayak,
Boşanır sırtlara, vâdilere, sağnak sağnak.
Saçıyor zırha bürünmüş de o nâmerd eller,
Yıldırım yaylımı tûfanlar, alevden seller.
Veriyor yangını, durmuş da açık sinelere,
Sürü halinde gezerken sayısız tayyâre.
Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...
Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler!
Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;
Alınır kal'a mı göğsündeki kat kat iman?
Hangi kuvvet onu, hâşâ, edecek kahrına râm?
Çünkü te'sis-i İlâhî o metin istihkâm.
Sarılır, indirilir mevki'-i müstahkemler,
Beşerin azmini tevkif edemez sun'-i beşer;
Bu göğüslerse Hudâ'nın ebedî serhaddi;
"O benim sun'-i bedi'im, onu çiğnetme" dedi.
Âsım'ın nesli... diyordum ya... nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmeyecek.
Şûhedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar...
Vurulmuş tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş, asker!
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhid'i...
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
"Gömelim gel seni tarihe" desem, sığmazsın.
Herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb...
Seni ancak ebediyyetler eder istiâb.
"Bu, taşındır" diyerek Kâ'be'yi diksem başına;
Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;
Sonra gök kubbeyi alsam da ridâ namıyle,
Kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmıyle;
Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan,
Yedi kandilli Süreyyâ'yı uzatsam oradan;
Sen bu âvizenin altında, bürünmüş kanına;
Uzanırken, gece mehtâbı getirsem yanına,
Türbedârın gibi tâ fecre kadar bekletsem;
Gündüzün fecr ile âvizeni lebriz etsem;
Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
Yine bir şey yapabildim diyemem hatırana.

Sen ki, son ehl-i salibin kırarak salvetini,
Şarkın en sevgili sultânı Salâhaddin'i,
Kılıç Arslan gibi iclâline ettin hayran...
Sen ki, İslâm'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
O demir çenberi göğsünde kırıp parçaladın;
Sen ki, ruhunla beraber gezer ecrâmı adın;
Sen ki, a'sâra gömülsen taşacaksın... Heyhât!
Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât...
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana âguşunu açmış duruyor Peygamber.

masal_1 29.02.08 18:15

Aşk-ı Figan...
 
..
Gönlümü.. yakarken.. aşk-ı figanın,
Söylenen şarkılar hezeyandır bana..
Perli- perişanken bu ateş-i suzanın,
Her bir..özleyiş... bin ziyandır bana..
..
Kanayıp dururken bu aşk-ı hicranın,
Sensiz geceler birer nizandır bana..
Hülyası bitmezken vuslat-ı lahzanın,
Her yabancı sevda... fizandır bana..
..

masal_1 29.02.08 18:20

Aşık Kendi Kanını...
 
Helal kıldı ma'şuka aşık kendi kanını
Ma'şuk nakşından okur aşk eri Kur'anını

Yardan ayrı olunca asılıp ölmek yeğdir
Aşık kendi bırakır boynuna urganını

Gitmez aşık gözünden hergiz ma'şuk hayali
Nitekim zilha verir Yusuf'un nişanını

Dirlik budur aşıka ma'şuk yolunda öle
Sorarlar ise aydam aşıkın burhanını

Belkıys ile Süleyman aşka düştü bir zaman
İsteyip bulmadılar bu derdin dermanını

Gökteki Harut Marut aşk için indi yere
Zühre yüzün görecek unuttu Rahman'ını

Güzaf görmen siz aşkı kime oğradı ise
Sultanı iltir baştan yitirir hanmanını

Ferhat bu aşk yolunda başın külünge tuttu
Hüsrev Şirin derdinden dosta verdi canını

Leyli'yle Mecnun işi acebdür ( ür ) bu halka
Abdürrezzak terk etti aşk için imanını

Zemane vefaları cefa gelir yunüs'a
Bir doğru yer bulucak fidi kılar canını

deniz_25710 02.03.08 20:51

GİBİYİM

Tükenmek bilmeyen derdin elinden
Tıpkı yanıp tüten dağlar gibiyim
Aşkın ateşinden tufan yelinden
Tavada erişen yağlar gibiyim

Alem zevk ü sefa bir alem arar
Ben ise kılmışım elemde karar
Kendi dölüm kendi dalımı kırar
Direksiz desteksiz bağlar gibiyim

N'olacak böyle hicranla hep yan yan
Gönlümüz büryandır gözümüz giryan
El sanır ki hep de gülüp oynayan
Gamsız kasavetsiz sağlar gibiyim

Bülbülün feryadı fezayı deler
Kül kesilirdi gül duysaydı eğer
Zor ile güzellik olmazmış meğer
Gülsem de ben yine ağlar gibiyim

Başım kar bağrım kor sıcak mı sıcak
Korkarım ya dağ yada bağ kopacak
Yel çalsa gün değse hemen uçacak
Çıplak dağlardaki çığlar gibiyim

Zevraki'ye zar ile nale
Laleye yakışır üstünde Jale
Gönlüm bir göldür de gözüm şelale
Yaz güz gece gündüz çağlar gibiyim

sweettt 02.03.08 21:07

ONLAR
Nerede kaldı o anlar ki,
Analar kurt doğururdu.
Hilkat insan çamurunu
Destan ile yoğururdu.

Nerede o yiğitler ki,gür
Sesleri ülkeyi bürür,
"Yürü" dese dağlar yürür,
"Dur" dese kalpler dururdu.

Kopardılar ayı gökten,
Bir ipek dala astılar.
Yurt,dediler gölgesine,
Ayaklarını bastılar.

Yeryüzünün göbeğinde,
KurulduKurultayları,
Günleri sönmek bilmedi,
Yere düşmedi ayları.

Onlardan kaldı bu toprak!
Biz gezip tozmayalım mı?
Yabanlar kıskanır diye,
Destan da yazmayalım mı?

deniz_25710 05.03.08 10:06

geç kaldım gelmeye
gelip gözlerine bakmaya
gözlerinden yüreğine akmaya
yakmaya
geç kaldımseni sevebiliyor olmaya
aşk acısı ile yanmaya
yanıp kül olup savrulmaya
geç kaldım
her zaman ki gibi ki
geldim
gittin
ittin
ve ben bittim...

deniz_25710 07.03.08 10:47

Bazen özlüyorum seni
Sanki hiçbir şey olmamış gibi...
Giden çoktan giden,
Biten çoktan biten
Sanki ikimizde birbirimizi
Hiçliklerimize terk etmemiş gibi...
Uzaklardan çalan ,
Ve öylece aniden
Yanı başımda bitiveren
Birkaç melodinin
O birkaç kelimeye sıkıştırılmış nakaratlarında...
Fark etmeden gözlerimi ufukta bulduğumda...
Buz gibi bir soğukta...
Ve o hiç sevmediğin içini üşüten ayazlarda...
Birkaç yalan sözde ve gözde...
Belki de hiç istemiyorken,
Senden kalan tek bir kırıntıyı bile
Ve o nefretimde ve nefretimle bile;
İsminin sesini kulaklarımda
Tıpkı seni bildiğim gibi,
Tanıdığım gibi,
Apansız, zamansız ve hazin
Her duyduğumda,
Hiç tanımadığım yüzlerde ,
Ve yine hiç istemediğim halde,
Öylesine ararken, senden arta kalanlarda...
Bir eldeki sigarada...
Belki de bazen ince belli bir bardaktaki çayda...
Nasıl olurda giderim derken,
Ve asıl giden ben olmuşken ...
Gittiğim yerde kalan yokluğunda...
Sana yağan,
Yokluğunun yokluğuna yağan,
Damlalarda,
O inceden inceye sırılsıklam;
Ve buruk
Yağmurlarda,
Geceleri ordan oraya giderken,
Baktığım pencerelerde...
Bazen senin o çok sevdiğin türkülerde
Hiç sevemediğim halde,
Belki biraz ışıkta, biraz da karanlıklarda...
Geriye kalan hiçbir şeyin olmadığını hatırladığım zamanlarda,
Bazen nedenini hiç bilemediğim gözyaşlarımın bir tanesini de,
Kendimden gizli, senin için akıtırken nedense,
Ve nedense, o tüm içten gülüşlerimin izlerini silerken yüzümden,
Hep sebepsiz yazmak isteyip,
Bir türlü sonunu getiremediğim şiirlerimde ve hikayelerimde,
Sensizlik adına kendime verdiğim tüm yeminlerimde,
Biraz öfke, biraz yalan, biraz siyah, biraz gurur, biraz da acı olan sensizliğimde;
Her saniyeyle birlikte esasında benden bir adım daha uzaklaşan,
Ve yüreğimden uzaklaştıkça; biraz daha kaybolan gölgenin ardındaki,
Yaşamımda,
Kendimle baş başa kaldığımda,
Kendime rağmen;
Sensizlikle baş başa kaldığımda,
Sana rağmen,
Her şeye rağmen,
Bazen özlüyorum seni...
Özlemin sen de olanını sanki hiç yaşamamışım gibi,
Özlüyorum seni.

leonking90 07.03.08 12:24

Asrın Aşk Şiiri
Yaşanılanları Kontrol-S ile kaydedip,
Kontrol-Z ile geri yaşıyorum
Ben sevdamı download edip masaüstüne alıyorum.
En çokta ekranı kapladığın o anı özlüyorum

Italik yürüyüşlüm, Bold bakışlı sevdiğim...
Öyle bir halt yedim ki, sakın affetme beni

Simge durumuna küçült, saatlerce beklet beni
Tüm sistemlerimi çökert, Ziple sıkıştır ve parçala
Alt F4 ile kapat, Shift ile değiştir beni
****nin mousela oynadığı gibi oyna,
Manzaralı mouse pedinde gezdir beni
Yeni bir pencere açalım ve unutalım her şey
i Geri dönüşüm kutusuna gönderelim maziyi
Kısa yol oluştur fazla bekletme bu seveni
En çok Flash Animasyonlu halini özlüyorum
PC görünüşlü, Mac duruşlu sevdiğim
Kalpten kalbe bağlantım bağlantısı yapılır

Kapanır kapılar, ağa oturum açılır
Sevdamız monitöre saniyelerle yazılır
Disconnect olursam beni yine arar mısın?
Masaüstünde bulamazsan belgelerime bakar mısın?
Yokluğunda erişim paketi teselli olmasa da

Değişiklikleri kaydedip, yeniden bağlanır mısın?

dost 07.03.08 18:16

Cemal Safi nin şiirleri çok hosuma gider..Bir İki tane ekleyelim..

Hüzün Adres Değiştirir

Yakışmıyor cepheyi terk edişin,
Mert dayanır, namert kaçar sevdiğim.
Fazla sürmez hatanı fark edişin,
Hasret eken , hüsran biçer sevdiğim.

Adet ettin aşk dersini asmayı,
Hüner saydın sırra kadem basmayı,
Yetti artık çok denedim susmayı,
İsyan eden bayrak açar sevdiğim.

Nice avcı bende silah sınadı,
Geri tepti ,sineleri kanadı,
Kırılsa da yüreğimin kanadı,
Yine açar, yine uçar sevdiğim.

Bir resmimiz bile yoksa başbaşa,
Revamıdır ben yanayım,sen yaşa,
Aşk sunacak sakimi yok sarhoşa,
Yine bulur, yine içer sevdiğim.

Aynaların farkı kalmaz düşmanla,
Tanışırsın doğduğuna pişmanla,
Hüzün adres değiştirir zamanla,
Benden geçer ,sana göçer sevdiğim.

Üzerime yar sevdiğim sahi mi?
Kalp çalmakta senin gibi dahi mi?
Ağlama der dosta aşık Daimi,
Bu da gelir ,bu da geçer sevdiğim.

..Cemal Safi..


dost 07.03.08 18:17

İlahi GözLerin..

Medet bekliyorum vurduğu yerde
Oralı olmuyor siyah gözlerin.
Gönlümü dağlıyor gördüğü yerde
Kanıma susamış silah gözlerin.

Her yalan sözüne iftira ekler
Sayısız suçunu sırtıma yükler
Cenneti müjdeler ibadet bekler
Şeytanın taptığı ilah gözlerin.

Feryadım asılsız şikayet değil
Laf değil söz değil rivayet değil
Yetim hakkı değil cinayet değil
Korktuğum en büyük günah gözlerin

..CemaL Safi..

deniz_25710 09.03.08 18:37

Her şey "Yirmi Yıl Önce"
 
Sokakları dolaştım
Yağmur gibi sessizce
Hiç bir şey değişmemiş
Sanki yirmi yıl önce

Hani ilaçtı zaman
Diyordun ki tek çare
Bu gönlüm bu sokaklar
Hala yirmi yıl önce

Yine gözlerimden yaş
Akıyor yavaş yavaş
Gönlümde aynı telaş
Sanki yirmi yıl önce

Yıllarda körükledi
İçimde ki yangını
Kokun hasret salgını
Hala yirmi yıl önce

Kapanmış perdelerin
Belli burda değilsin
Sen yine ellerinsin
Tıpkı yirmi yıl önce

Gözlerim ağlamaklı
Dolaştı sokakları
Burada başlamıştı
Her şey yirmi yıl önce

Kadir Albayrak

deniz_25710 09.03.08 18:38

Yosun Kokan Sevdalar
 
Telaş etme bakarken içine gözlerimin
O gördüğün yangınlar, yıllar var ki sönmedi
Gizlenirken bu sevda bağrında sözlerimin
Başımdan giden aklım gayrı geri dönmedi

Şiirlere işledim ismini nakkaş gibi
Baş harfini gönlüme, elmas***8217;tan tek taş gibi
Yüzümde ki çizgiden yuvarlanan yaş gibi
İz bıraktı gözlerin, bir daha silinmedi

Suya susamış toprak, gibi sevmişim seni
Hayalle beslemişim, şekil şekil buseni
Koklamadım tenini, öpe öpe yar seni
Kokun sinmiş gönlüme, bir sır***8217;dı bilinmedi

Tenhalarda düşledim, seni içtim kanarak
Rahmetini aradım, için için yanarak
Gözlerine kitlenip, seni cennet sanarak
Takvimler değişti de, yüreğim değişmedi

Aklım da sende kalmış, bende kalmışım sende
Sen bu sevdaya bakıp, ***8220;masal gibi***8221; desende
Ben bülbülün olmuşum, sen bir gül***8217;sün, gülşen***8217;de
Sıkı sıkı sarılıp vuslata eremedi

Kadir Albayrak

deniz_25710 12.03.08 18:56

Neden Geldin
 
Yıldırım gibi düştü gözlerin içime
Bir damla göz yaşı boşluğunda yol alırken
Buz dağları bir bir eridi gülüşünle
Sel oldu taştı sevgin dudaklarımdan

Sonra özlemler başladı apansız benliğimde
Çöle düşmüş çiçek gibi saniye saniye kurudum
Günden güne sadece sen kaldı bende
Sensiz her anda biraz daha bittim

Ardından gel gitler olmaya başladı
Bir seviyorum dediysen iki sevmiyorum dedin
Üç günlük ömrüm vardı onu da sen yedin
Madem gidecektin söyle neden geldin

deniz_25710 16.03.08 21:32

benim için çook degerli olan birisi bu güzel şiiri benimle paylaştı bende size sunmak istiyorum;)


Annemle Hasbihal

Anne, zannetme ki günler geçti de değişti evvelki
huyum gitgide
Bir hırçın çocuğum, değişmez huyum
Seneler geçse de ben yine buyum
Senden umuyorum teselli yine
Bugün şefkatine, muhabbetine zanneder misin ki yok
ihtiyacım?
Belki eskisinden daha muhtacım
Dünyanın tükenmez kederlerinden kalbim kırılsa da
böyle derinden
Hayatım büsbütün ye'se kapılmaz
Teselli bulurum içimde biraz, o derin sevgini
hatırlarım da
Her gece hıçkıran dudaklarımda hasretle anılan senin
adın var
Anne, hayatımda bir tek kadın var.
Beni aldatmadı, sevdi daima
Gittikçe ruhumu saran bu humma başka sevgilerden
yadigar anne!
Sevmeyen sevenden bahtiyar anne!
Sorma ki başımdan çok şey geçti mi?
Ah... eğer anlatsam sergüzeştimi, nasıl ter****ldim
Nasıl atıldım
Anne aldatıldım, aldatıldım
Belki her zamankinden fazla severken, bir lahza
bahtiyar olayım derken
Bilmezsin kaç gece böyle ağladım
Şimdi tecrübem var artık anladım
Aşk, o bir masal, yalanmış meğer
Seven bir kalp için sığınılacak yer
Yalnız o kucakmış, yalnız o dizmiş
İnsanlar ne kadar merhametsizmi

KAYMAKAM 16.03.08 21:39

Baba tut elimden
 
Baba tut elimden
Beni çocukluğuma götür hadi...!


O küçük kıza götür beni baba!
Götür bir daha gelmeyeyim!


Tut ellerimden baba tut...
Uçurumun kenarındayım...
İtildim... Düştüm düşeceğim!


Baba yüreğim alazlarda
Yandı... Yanıyor!



Sevda çöl dedin... Dikkat et dedin...
Bir an için unuttum baba, sevdim!
Şimdi çöl ortasında yalnızlığımla susuyorum mutluluğa!


Baba tut elimden ...
Beni çocukluğuma götür hadi...


Acılar şımartmasın beni artık!
sen şımart!


Uzaktaki hayallerimide al...
Beni sallayarak uyut...
Hayallerimden bir oyuncak yapıp
Başucumda tut...
Kayıp giden tüm hayallerimi tut baba!


Olmayan hayallerin gölgesinde ağlamaktan yoruldum...
Çocukluk düşlerimi özledim...


Götür baba...
-Beni çocukluğuma götür

ErGiN_HH 16.03.08 21:41

muhabbetini bile cok özledigime gelsin...

Kulak vermelisin, şu hazin sese
Duyurma halimi, sakın herkese
Ilık bir meltem ol, gel ese ese
Gelip de bir görsen, ne haldeyim ben

Yabancı ülkede, dertli yaşarken
Sıla hasretiyle, yanıp coşarken
Hizmet için, sağa sola koşarken
Gelip de bir görsen, ne haldeyim ben

Buna hangi yürek dayanır böyle
Diner mi ağrısı bir çare söyle
Tez kavuşmak için hep dua eyle
Gelip de bir görsen, ne haldeyim ben

Garip gönül hayallere dalsa da
Bir gün hasret biter nasıl olsa da
İlkbahara olur sözü alsa da
Gelip de bir görsen, ne haldeyim ben

Hasreti boğan hıçkırıklı sese,
Bir meltem olup gelsen ese ese,
Özlem duyduğum şu bitmez hevese,
Gelip de bir görsen, ne haldeyim ben

Senden uzakta dertlerle yaşarken,
Çırpınır dilim sana haykırırken,
Ak mendilime yaşlar dökülürken,
Gelip de bir görsen, ne haldeyim ben

Acıya yürek dayanmıyor böyle
Dinmez ağrısı nasıl geçer söyle
Olmuyor gülüm sabret sen demeyle
Gelip de bir görsen, ne haldeyim ben

Bir gün bu hasret bitecek nasılsa
Hakka inancım ne kadar asılsa
Geçmek bilmeyen her günüm bir yılsa
Gelip de bir görsen, ne haldeyim ben

ASLI06 17.03.08 01:09

Bir Gün Baksam Ki Gelmişsin

Bir gün baksam ki gelmişsin..
Bir güvercin gibi yorgun uzaklardan yar.
Gözlerinde bir bitmez,bir tükenmez güzellik
Saçlarında ilkbahar..

Bir gün baksam ki gelmişsin..
Gülüşünde taze serin bir rüzgar
Ellerin yine eskisi kadar güzel
Çiçek açmış dokunduğun bütün kapılar..

Bir gün baksam ki gelmişsin..
Hasretin içimde sonsuzluk kadar.
Şaşırmış kalmışım birdenbire çaresiz.
Dökülmüş yüreğime gökyüzünden yıldızlar.

Bir gün baksam ki gelmişsin..
Ne yüzünde bir gölge,ne dilinde sitem var.
Tozlu pabuçlarını gözlerime sürmüşüm
Benim olmuş dünyalar. . .

Yavuz Bülent Bakiler

leonking90 17.03.08 08:59

AŞK

Ey aşk güzel ve körsün....

Güzel ve kısasın...

Güzel ve yalancısın...

Sürmeli gözlüsün aşk...

Bir avuç ateşsin...

Ey Aşk dikenlerle kaplı gülsün...

En etkili zehirsin...

En doyumsuz su sensin...

Ey aşk sen hayatsın...

Çölde serapsın...

Ey aşk güzel ve zorsun...

Yanağındaki gamzesin aşk

Su gibisin aşk...

geçtiği yeri kurutan bir su gibisin...

Küçüksün aşk...

İçime dünyaları sığdıracak kadar büyüksün...

sonundan emin olunan çelişkisin aşk

sonunu getirecek kadar zalimsin...

sesindeki nağmesin aşk...

kulakları yırtan çığlıksın

güzelsin aşk

güzel ve zorsun...

sevgim 17.03.08 11:45

Birbirlerini seven insanlarin kalpleri,
arasinda gözle görülmeyen ipler olurmus.
insanlar uzaklastikca ipler gerilir,
insanin canini acitirmis,
ama aslaaaaaaa;

KOPMAZMIS..

masal_1 17.03.08 13:00

Gülmez Olsaydım...
 
Zehir ettin, tat aldığım aşımı,

Sevdaya düşürdün garip başımı,

Saklarım herkesden gözyaşlarımı,

Gönül penceremi açmaz olsaydın.



Dert, sineme sığmaz olup taşarken,

Çileler yumağı, beni aşarken,

Aşka, muhabbete, küskün yaşarken,

Keşke, hiç karşıma çıkmaz olsaydın.



Çözemedim seni, sırların açmaz.

Doluya tutulan, yağmurdan kaçmaz,

Yanlışı görse de, aklından şaşmaz,

Başımı dertlere, salmaz olsaydın.



Renklerde çelişki, kabuller ayrı,

Yaşatmadın bana, yazı-baharı.

Bırak şu yakamı, azat et gayrı,

Keşke bir bakışa, kanmaz olsaydım***8230;

ASLI06 17.03.08 13:10

YAĞMUR GÜZELİ



Yağmurlar yağmıyor mu inceden ince

Rüzgarlar esmiyor mu serince

Bir sigara yakıyorum efkarlanarak

Çıkıp karşıma sen geliyorsun

Saçların ıslanmış oluyor

***8220;Gel***8221; diyorum duymuyorsun beni bir türlü

Seni böyle hayal meyal yaşamak çok zor

Uzanıp tutsam diyorum incecik ellerinden

Ellerim boşlukta kalıyor.



Bir gün çıkıp gideceksin

Sonra arkandan yine ince bir yağmur yağacak

Cadde cadde,sokak sokak

Sayıklar gibi dolaşıp seni arayacağım

Beni bir köşe başında ağlıyor bulacaklar.

Saklamak zor olacak,çaresiz kalacağım

Seni sevdiğimi anlayacaklar.

Üstüme yağmurlar yağacak

İnce bir dal gibi birden kopup kırılacağım

Kaldırım taşlarında sıcaklığım kalacak

Kahrolacağım.



Bu şiiri yağmur yağarken yazdım

Ezanlar okunuyordu minarelerden

Seni düşünmeseydim yağmurlu havalarda

Sokaklara çıkmayı göze almazdım.



Yağmurlar yağmıyor mu inceden ince

Rüzgarlar esmiyor mu serince

Bir sigara yakıyorum efkarlanarak

Çıkıp karşıma sen geliyorsun

Saçların ıslanmış oluyor

***8220;Gel***8221; diyorum duymuyorsun beni bir türlü

Seni böyle hayal meyal yaşamak çok zor

Uzanıp tutsam diyorum incecik ellerinden

Ellerim boşlukta kalıyor.

ASLI06 17.03.08 13:12

Sen Sen Sen



Bir dağbaşı yalnızlığı yaşıyorum yeniden.,

Dağbaşı yalnızlığı ölümden beter.

Hiç kimse aramasa sormasa beni

Sen gelsen yeter..



Huzur ellerinin güzelliğidir.

Gözlerin karşımda mutluluk denizi.

Her sabah soframızda ekmeğimizi

Sen bölsen yeter..



Yüreğim seninle yaylalar kadar serin

Ne bir çizgi hasret, ne bir nokta gam

Yayla dumanı gibi gözlerime her akşam

Sen dolsan yeter..



Bende çaresizlik sonsuz kördüğüm.

Bende sabır sende naz..

Gündüzünden vazgeçtim düşümde biraz

Bir yüz görümlüğü sen olsan yeter..



Duymasa da hiç kimse şâir gönlümün,

Sende karar kıldığını...

Ve içimin şerha şerha yarıldığını,

Sen bilsen yeter..



Bir gün duysan bittiğimi, tükendiğimi..

Çıkıp gelsen uzaklardan korkulu ürkek..

Bir incecik dal gibi üzerime titreyerek,

Eğilsen yeter...........

KAYMAKAM 17.03.08 20:48

KIRÇİÇEĞİNİN ÖLÜMÜ

Seni yolda buldum,
Hem koparıp, hem de atmışlar.
Oysa; ne canlı,
Pırıl pırıldı renklerin
Sen, koparılmadan önce.

Kaderi bana benziyen kır çiçeği
Gizleme n'olur gözlerini.
Ağlıyorsun...
Yokluğuna içerliyen
Dağ öksüz, arı kızgın.

Dokunmaya kıyamadım
Ama okşadım, sevdim.
Sessiz bir çığlık
Büyüdü yüreğimde.
Bir damla yaş,
Süzülürken yanaklarından
Söylenmemiş şeyler
Yarım kaldı dudaklarında.
Kimse de duymadı sesini
Dağdan, kelebekten ve benden başka.

Anlatılması zor, tarifi güç
Koptu benden birşeyler.
Kırçiçeğim, bir zamanlar
Sen de yaşıyordun
Sevgililerin
Eline geçmeden önce...

KAYMAKAM 17.03.08 20:56

BİTMESİN BU MASAL...

Bir geceyarısı sessizliğinde,
Martı kanatlarına adımızı yazdım,
Mavilerin sensizliğinde.
Sonra uçuşlarını seyrettim uzun uzun,
İçimde derin bir hüzün...
Kumsaldayım yine sevgilerin kimsesizliğinde,
Şimdi kimbilir kiminlesin, nerede?
Eğer düşmeseydim ayrılıklarla derde,
Seninle çok mutlu olurdum;
Olur, olmaz her yerde...
Ne olur gitme, kal!
Bitmesin bu masal...

sevgim 17.03.08 22:26

Ben seni öylesine sevmedim

Seni öylesine sevmedim, seni kanayan yüregin acisi yada,
yarina gebe bir annenin sancisi kadar sevdim.
Ben seni günesin batisindaki karanlik,
ve dogusundaki aydinlik kadar sevdim.
ben seni düsmanin düsmana nefreti kadar,
yada tutsakligin özgürlüge hasreti kadar sevdim.
Ben seni öylesine degil, ben seni ölesiye sevdim.


Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 10:16 .

Powered by MJTurkiye
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.

Powered by Herkonu team