A-Z ye Herkonu

A-Z ye Herkonu (http://www.herkonu.eu/index.php)
-   Genel Konular (http://www.herkonu.eu/forumdisplay.php?f=12)
-   -   Hayata dair.. (http://www.herkonu.eu/showthread.php?t=876)

Psikolog_08 22.05.08 10:31

22.05.08

Siz izin vermedikçe; hiç kimse mutlu olmanıza ve elinizden gelenin en iyisini yapmanıza engel olamaz...
Unutmayın ki; bir anın öfkesini bastırabilen bir insan, problemli bir günün önüne geçmiş olur...
Günlük hayatınızda karşılaşabileceğiniz küçük şanssızlıklar ve can sıkıcı imaların üzerine gidip büyütülürse
korkunç zararlara yol açabilirler...
Bunları dikkate almaz ve kafanızdan kovarsanız gittikçe üzerinizdeki etkilerini kaybedeceklerdir...
Her yerde kıskanç insanlar vardır...
Unutmayın ki kıskançlık solucan gibi, hep en güzel elmanın peşine düşer...

(...Mandino)

Psikolog_08 22.05.08 19:36

Yüreklilik; kendi hatalarına egemen olmaktır...
Onlardan acı çekmektir, ama onların altında ezilmemektir...
Ve yoluna devam etmektir... Yüreklilik hayatı sevmektir...
Ve ölüme dingin bir bakışla bakmaktır...
İdeale koşmak ve gerçeği anlamaktır...
Harekete geçmek ve evrenin çabamıza hangi ödülü ayırdığını veya bir ödül ayırıp ayırmadığını bilmeden büyük amaçlara kendini adamaktır...
Yüreklilik, gerçeği aramak ve onu söylemektir...
Geçici olarak muzaffer olan, yalanın yasasına boyun eğmemektir...
Ve ruhumuzu, dudağımızı ve ellerimizi, aptal alkışların ve fanatik yuhalamaların yansıması yapmamaktır...

(...Jean Jaures)

Psikolog_08 23.05.08 10:04

23.05.08

Kendinizle barışık mısınız?

Yıllar birliktelikleri yıpratmak yerine kuvvetlendirmeli. İki el tek
ele, iki kalp tek kalbe, iki gönül tek gönüle dönüşmeli. Ömür hay huy
içinde kavga gürültülerle bitip de geride sadece elem ve kederler
kalmamalı.

O gün yemeğe arkadaşlarını çağırmıştı. Çok kalabalık bir gruptu.
Misafirler gittikten sonra eşine: "Teşekkür ederim hayatım. Bugün çok
yoruldun. Ama beni çok mutlu ettin. Her şey mükemmeldi." dedi.

"Önemli değil canım. Bütün yorgunluğum dudaklarından dökülen o iki
kelimeyle geçti. İnsanın yaptığı güzel şeylerin karşılığını alması ne
güzel! Yan komşumuz Hatice Hanım ne yapsa eşine beğendiremiyor.
Zavallı kadın ağzıyla kuş tutsa eşi adeta 'neden tuttun' diyor."

Çevremizde eşlerinin iyiliklerine teşekkür edenler olduğu gibi; ne
kadar da fedakârlıklarının karşılığında koskoca bir "hiç" alan Hatice
Hanım'lar var!

Ne var ki, evlilikte mutluluğun yolu, güzellikleri görmekten,
kameraları kötülüklere kapatmaktan geçtiği halde kimi eşler,
kameralarını güzelliklere kapatıyor. Tatlı sözleri sinelerinde sır
gibi saklıyor. "Eğer ona mükemmel olduğunu söylersem şımarır" diye
düşünüyor. Ya da kendileriyle barışık olmadıklarından hiçbir şeyle
mutlu olmuyor. Bu vehimle kendine de eşine de hayatı zehir ediyor.
Oysa, evlilikte mutlu olmak için, kusur ve hataları gösteren
kameraları kapatmak gerek. İnsanın eşini, sırtında kambur, rakip ve
düşman değil, hayat arkadaşı görmesi gerek. Bazen bu arkadaş,
yorulabilir, hastalanabilir, yolda kalabilir. O zaman arka çıkmak,
arkalanmak, sırtlanmak, korumak ve kollamak anlamına gelen
arka(daşlık) devreye girmelidir. Hangi taraf hangi tarafı yıpratırsa o
taraf daha mutlu olmamalı. Başkasını mutsuz edenin kendisinin de
mutsuz, mutlu edenin de mutlu olduğu unutulmamalı.

Mutluluk çeşmesinin musluğunu sıkıca kapayanlar "Huyum kurusun ben
böyleyim ne yapayım?" diye sadece şikayette bulunmamalı. Esasen
evlilikte yaşadığımız sıkıntıların temelinde olaylara dünyevî
perspektiften bakmak yatıyor. "Şu dünyada bir kez bile rahat etmedim."
sözleri, bunun ifadesi olsa gerek. Niçin yaşadığını bilip kendisiyle
barışık olanlar, her şartta mutlu olur. Mutlu olmak için şartların
değişmesini beklemezler.

Her an ötelerden "gel" diye gelir haber. Postacı kapıyı çalıp "ötelere
sefer" mektubu getirmez. "Filan saatte filan yerde olacaksın"
davetiyesi uzatmaz. Çat diye çalar kapı. Öyleyse ötelerden haber
gelmeden hayırlı işlere imza atalım. Hizmette önce eşimizden
başlayalım. İyilikte eşimizle yarışalım. Onu memnun edelim. Onun
gönlünü alalım...

Psikolog_08 23.05.08 13:39

Dünyada üç grup insan vardır;

1- Bir şeyi ortaya çıkaran veya yapan ve birşeyler için savaşan küçük seçilmiş bir grup...

2- Bir şeyin yapılmasını seyreden ve sadece konuşup yerinde sayan büyükçe başka bir grup...

3- Ve neyin olup bittiğini bilmeden yaşayan muazzam bir kalabalık...

(... N. Murray Butler)

Psikolog_08 24.05.08 18:33

24.05.08

Hayat;
Kimi sevdiğin ve kimi incittiğindir.
Kendin için neler hissettiğindir.
Güven, mutluluk, şefkattir.
Arkadaşlarına destek olmak ve nefretin yerine sevgiyi koymaktır...
...
Hayat;
Kıskançlığı yenmek, önemsemeyi öğrenmek ve güven geliştirmektir.
Ne dediğin ve ne demek istediğindir.
İnsanların sahip olduklarını değil, kendilerini olduğu gibi görmektir.
...
Her şeyden önemlisi hayatı, başkalarının hayatını olumlu yönde etkilemek için kullanmayı seçmektir.
İşte hayat bu seçimden ibarettir...
İnsanların en acizi dost edinemeyen, ondan daha acizi ise dost kaybedendir...

(...Charles Eguone)

GüLce 24.05.08 19:17

aynen öyle..

Phoenix 24.05.08 23:13

guzel gercekten

Phoenix 24.05.08 23:20

guzel paylasımın ıcın sagol

Psikolog_08 27.05.08 11:58

27.05.08

Kapısından geçenlere Aşk***8217;ın sırları ve değeri sorulan kapıda durmuştum...
Ve önümden çok zayıflamış, yüzü hüzünlü yaşlı bir adam iç çekerek geçti ve şöyle dedi:
***8220;-Aşk bize ilk insanlardan beri bağışlanmış bir güçsüzlüktür...***8221;
Yiğit bir genç karşılık verdi:
***8220;-Aşk bugünümüzü geçmişe ve geleceğe bağlar...***8221;
Ardından kederli yüzlü bir kadın hıçkırarak şöyle dedi:
***8220;Aşk mağaralarda sürünen kara engereklerin ölümcül zehiridir... Zehir çiy gibi taze görünür, susuzlar aceleyle içer onu; ama bir kere zehirlenince hastalanır ve yavaş yavaş ölürler...***8221;
Ardından çatık kaşlı, kara giysili, sakallı bir adam geldi:
***8220;-Aşk gençlikte başlayıp biten kör cahilliktir...***8221;
Sonra yolunu asasıyla bulan kör bir adam konuştu:
***8220;-Aşk ruhlardan varlığın sırlarını gizleyen kör edici bir sistir... Yürek tepeler arasında sadece titreşen arzu hayaletlerini görür ve sessiz vadilerin çığlıklarının yankılarını duyar...***8221;
Çalgısını çalan genç bir adam şarkı söyledi:
***8220;-Aşk ruhun çekirdeğindeki yangından saçılan ve dünyayı aydınlatan bir ışıktır... Hayatı bir uyanışla diğeri arasındaki güzel bir düş olarak görmemizi sağlar...***8221;
Ve paçavraya dönmüş ayaklarının üzerinde sürüklenen güçsüz düşmüş çok yaşlı bir adam titrek bir sesle şunları söyledi:
***8220;-Aşk mezarın sessizliğinde bedenin dinlenmesi, sonsuzluğun derinliklerinde ruhun huzura ermesidir...***8221;
Ve onun ardından gelen beş yaşındaki bir çocuk gülerek dedi ki:
***8220;-Aşk annemle babamdır, onlardan başka kimse bilmez aşkı...***8221;
Ve böylece Aşk***8217;ı tarif eden herkes kendi umutlarını ve korkularını bıraktı önüme sır olarak...
O anda bir ses duydum:
***8220;Hayatı iki yarıya ayrılmıştır; biri donar, biri yanar... Yanan yarı, Aşk***8217;tır...***8221;

(...H.Cibran)

Psikolog_08 27.05.08 12:06

Bırakma beni... Gitme...
Gece iniyor çünkü;
Yol karanlık ve ıssız...
Kıvrımlarında uzayıp kayboluyor...
Toprak, asası olmayan bir kör,
Yorgun ve sessiz...
...
Seninle olmak için, bütün zamanlar içinde,
Hep bu zamanı bekliyorum...
Fenerimi yakıyorum ve sana sunuyorum çiçeklerimi...
İşte, aşkımla ben, bu akşam;
Kıyıları bilinmeyen o denizin kıyılarına eriştim
İçinde yüzmek ve sonsuza kadar kaybolmak için...


(...R.Tagore)


Bütün Zaman Ayarları WEZ +2 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 17:02 .

Powered by MJTurkiye
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Powered by Herkonu team